Eğitim "Meslek liselerine ek puanda yeni düzenleme yapılmalı"

"Meslek liselerine ek puanda yeni düzenleme yapılmalı"

05.01.2012 - 10:43 | Son Güncellenme:

Farklı katsayı uygulamasının, kamuoyu tarafından tam olarak anlaşılmadığı ifade edilen raporda, uygulamanın seyri hakkında bilgilere yer verildi.

Meslek liselerine ek puanda yeni düzenleme yapılmalı

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından yayımlanan raporda, YÖK’ün "katsayı kararı" ile "ek puan hesaplamasında kullanılan 0,06’nın değiştirilmediği belirtilerek, sınav sisteminin daha eşitlikçi olması için ek puan uygulamasında da bir düzenlemeye gidilmesi" önerildi.

Haberin Devamı

SETA tarafından yayımlanan, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektör Yardımcısı, eski ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu tarafından hazırlanan "Yükseköğretime Geçişte Katsayı Uygulaması" raporunda, YÖK’ün 30 Temmuz 1998 tarihinde aldığı kararla sonraki yıl uygulanmaya başlanan "farklı katsayı uygulaması"nın kamuoyunda önemli bir gündem maddesi olduğu belirtildi.

Farklı katsayı uygulamasının, kamuoyu tarafından tam olarak anlaşılmadığı ifade edilen raporda, uygulamanın seyri hakkında bilgilere yer verildi.

"1999’a kadar katsayı eşitti"
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun yükseköğretime geçişle ilgili 45. maddesi uyarınca Ortaöğretim Başarı Puanı’nın (OBP), yükseköğretim kurumlarına giriş sınav puanlarına eklenmesinin öngörüldüğü anımsatılarak, bu düzenlemenin temel nedeninin, öğrencileri sadece bir sınavla ölçmek yerine uzun zamanlı öğrenci değerlendirmelerini de dikkate alarak daha sağlıklı bir ölçme işlemi gerçekleştirmek olduğu kaydedildi.

Haberin Devamı

Söz konusu düzenleme uyarınca öğrencilerin diploma notlarından istatistiksel yöntemlerle elde edilen OBP’nin, belli bir katsayıyla çarpıldıktan sonra yükseköğretim kurumlarına giriş sınav puanlarına eklenerek, yerleştirme puanlarının elde edildiği belirtildi.

1999 yılına kadar OBP’nin yerleştirme puanı içerisindeki ağırlığını belirleyen katsayının, öğrencilerin okul ya da alan mezuniyetine bakılmaksızın yaptığı bütün tercihlerde eşit olarak uygulandığı anımsatılarak, adayın, ister kendi alanıyla doğrudan ilgili (alan içi), ister alanıyla doğrudan ilgili olmayan (alan dışı) tercih yapsın, tek bir katsayı uygulandığı için tercihten kaynaklı herhangi bir puan kaybının söz konusu olmadığına işaret edildi. 1999 yılına kadar sınavın iki basamaklı olarak uygulandığına da işaret edildi.

"Alan dışı yerleşmek zorlaştı"
Prof. Dr. Kemal Gürüz başkanlığındaki YÖK’ün 1998 yılında aldığı bir kararla üniversite giriş sisteminde kapsamlı bir değişikliğin yaşandığı belirtilerek, 1999 yılından itibaren yeni düzenlemelerle iki basamaklı sınavdan tek basamaklı sınava geçildiği, OBP yerine Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı’nın (AOBP) getirildiği kaydedildi. AOBP, ortaöğretim başarı puanının ortaöğretim kurumlarının ÖSS ortalamalarına göre ağırlıklandırılmasıyla elde ediliyor.

Haberin Devamı

AOBP’nin yerleştirme puanı içerisindeki ağırlığını belirleyen katsayı, alan içi ve alan dışı tercihler için farklılaştırıldığı, buna göre adayların alan içi tercih yapmaları durumunda AOBP’lerinin 0,5, alan dışı tercih yapmaları durumunda ise 0,2 ile çarpılarak, ham puanlarına eklenmeye başlandığı anımsatıldı.

Raporda, YÖK’ün 2003 yılından itibaren farklı katsayı uygulamasını daha da katılaştıracak bir revizyona gittiği, alan içi ve alan dışı tercihlerde AOBP’nin yerleştirme puanı içerisindeki ağırlığını belirlemek için kullanılan katsayıları sırasıyla 0,8 ve 0,3 olarak değiştirdiği belirtildi.

2006 yılında ise YÖK’ün, ÖSS’nin içeriğini ve puan hesaplama yöntemini değiştirmesi ve ÖSS’de ortaöğretim alanıyla ilgili yükseköğretim programlarını daraltması (alan içini yeniden tanımlaması) sonucu alan dışı yerleşmenin daha da zorlaştığı ifade edildi.

Haberin Devamı

"Müfredat, öğrenciler gözünde önemsizleşti"
Üniversite giriş sınavının tek basamağa indirilmesi ve sınavda üst sınıfların müfredatının kapsam dışında bırakılmasının, ortaöğretim müfredatını öğrenciler gözünde önemsizleştirdiği ileri sürülerek, ortaöğretim kurumlarında özellikle son sınıflarda devamsızlığın arttığı, lise mezunlarının üniversitelere daha hazırlıksız gelmeye başladığı değerlendirmesine yer verildi.

AOBP’nin bireysel başarıdan ziyade grup başarısını öne çıkardığı eleştirisinde bulunularak, "AOBP ile birlikte iyi bir lisede okumak avantajlı hale geldiği için sınavla öğrenci alan ’başarılı’ ortaöğretim kurumlarına olan rağbet daha da artmıştır. Bu ise yükseköğretime geçişte yaşanan sınav baskısının, daha erken yaşlara çekilerek, ilköğretimden ortaöğretime geçişte de yaşanmasına sebep olmuştur" ifadeleri kullanıldı.

"Farklı katsayı düzenlemesinin, 28 Şubat döneminin laiklik eksenli tartışmalarında, rejimi kurtarma operasyonu olarak ele alındığı ve özellikle imam hatiplere olan toplumsal yönelimi azaltmak için YÖK tarafından bir tedbir olarak başarılı bir şekilde uygulandığı" görüşünün yer aldığı raporda, "konunun bir eğitim meselesi olmaktan ziyade bir rejim meselesi olarak değerlendirildiği, bu bakış açısının eğitim sisteminde sorunlara yol açtığı" ifade edildi.

Haberin Devamı

"Meslek lisesine kayıt oranları giderek düştü"
Raporda, farklı katsayı uygulamasıyla birlikte sadece imam hatip liseleri veya meslek liseleri mezunlarının değil bütün liselerde okuyan öğrencilerin öğrenme özgürlüklerine kısıtlama getirildiği yorumu yapılarak, şunlar kaydedildi: "Böylece, yükseköğretime geçişte ortaöğretimde eğitim aldığı alan dışında tercih yapan öğrencilerin, yerleştirme puanları, AOBP’leri düşük katsayıyla çarpıldığı için kırılmıştır. Farklı katsayı uygulamasıyla meslek liseli öğrencilerin yükseköğretim hakkı, büyük ölçüde meslek yüksekokulları ve mesleki ve teknik eğitim fakülteleriyle sınırlandırılmıştır. Buna bağlı olarak meslek liseleri yükseköğretime devam etmek isteyen öğrenciler açısından cazip olmaktan çıkmıştır. Farklı katsayı kararının alınmasından hemen önce 1996-1997 yılında ortaokul mezunlarının yaklaşık yarısı (yüzde 49,4) meslek lisesine kayıt yaptırırken, bu oran yıllar içerisinde giderek düşmüş ve 2000-2001 yılında yüzde 34,4’e kadar gerilemiştir."

"Sınavsız geçiş, cazibesini kaybetti"
Hükümetin ve iş dünyasının mesleki eğitime önem vermesinin ve değişen YÖK yönetiminin 2009 yılındaki katsayıyı kaldırmaya dönük girişimlerinin bir yansıması olarak, mesleki eğitime yönelimin 2010–2011 yılında, 1998 öncesi seviyesine oldukça yaklaştığına işaret edilen raporda, 2001 yılında meslek lisesi mezunlarının meslek yüksekokullarına sınavsız geçişini öngören düzenlemenin yasalaştığı hatırlatıldı.

Bu yasanın 2002’de uygulamaya konulduğu anımsatılarak, "sınavsız geçiş kararının, farklı katsayının yol açtığı sorunları çözmek bir yana, beraberinde yeni bir problemi getirdiği" değerlendirmesinde bulunuldu. Öğrencilerin MYO’lara hiçbir gayret göstermeden hazırlıksız gelmesi dolayısıyla MYO’larda verilen eğitimin niteliğinin ve öğrencilerin başarı oranlarının düştüğü yorumu yapıldı.

Yıllar içerisinde öğrencilerin sınavsız geçişe taleplerinin azaldığı ifade edilerek, 2002 yılında 158 bin kişinin sınavsız geçişe başvurduğu, 2010 yılında ise bu sayının 75 bine gerilediği bilgisi aktarıldı.

Raporda, şu görüşlere yer verildi: "Gittikçe artan sayıda mezun verildiği de düşünüldüğünde, sınavsız geçişin zaman içinde cazibesini kaybettiği daha net görülmektedir. Örneğin 2002 yılında mezun öğrencilerin yüzde 76’sı sınavsız geçiş için başvururken, bu rakam 2010 yılında yaklaşık yüzde 28’e kadar düşmüştür. Özellikle 2009’dan itibaren lisans kontenjanlarının artmasıyla sınavsız geçişe başvuranların oranlarında keskin bir düşüş gözlenmektedir. MYO’lardan gelen şikayetleri dikkate alan YÖK, sınavsız geçişin kaldırılması yönünde bir tavsiye kararını 2009 yılında MEB’e iletmiştir. Ancak, sınavsız geçişin kaldırılması yönünde henüz somut bir gelişme yaşanmamıştır."

2004, 2009, 2010 ve 2011 katsayı düzenlemeleri
Farklı katsayı uygulamasına dönük ilk yasal girişimin, AK Parti Hükümeti döneminde 2004 yılında gerçekleştirildiği hatırlatılarak, hazırlanan yasa taslağının TBMM’de onaylandığı, ancak dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edildiği kaydedildi. Bu yasal girişimin, 2008 yılında Yargıtay Başsavcılığınca AK Parti’ye karşı açılan kapatma davasına konu olduğu ifade edildi.

Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan başkanlığında YÖK’te konuya ilişkin somut çalışmalar başladığı anlatılarak, YÖK’ün 21 Temmuz 2009 tarihindeki genel kurul toplantısında farklı katsayı uygulamasına son verildiği, yükseköğretime geçişte tekrar iki aşamalı bir sınav sistemi getirildiği hatırlatıldı.

Eşit katsayı düzenlemesinin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştaya dava açıldığı belirtilerek, YÖK’ün bu düzenlemesinin yürütmesinin durdurulduğu, YÖK’ün de 17 Aralık 2009’da, katsayıyla ilgili yeni bir düzenleme yaptığı, AOBP’nin alan içi tercihlerde 0,15 ile alan dışı tercihlerde ise 0,13 ile çarpılmasını kararlaştırıldığı kaydedildi.

Böylelikle farklı katsayı uygulamasına geri dönüldüğü, YÖK’ün bu düzenlemesinin de iptal istemiyle Danıştaya taşındığı ve YÖK’ün bu ikinci düzenlemesinin de durdurulduğu anımsatıldı. YÖK’ün, ikinci düzenlemesinin yürütmesinin durdurulması üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna itirazda bulunduğu, ancak Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, 18 Şubat 2010’da YÖK’ün itirazının oy çokluğuyla reddedildiği belirtildi.

Bunun üzerine YÖK’ün, 17 Mart 2010 tarihinde, yeni bir karar alarak, alan içi ve alan dışı tercihlerde uygulanacak katsayıyı sırasıyla 0,15 ve 0,12 olarak belirlediği, bunun üzerine Danıştayın iptal istemiyle kendisine başvuran iki velinin talebini, 21 Nisan 2010 tarihinde oy çokluğuyla reddettiği ifade edildi.

Raporda, 2010 kararlarıyla birlikte katsayı farkının tamamen kaldırılamasa bile önemli oranda azaltıldığı, 1 Aralık 2011 tarihinde yapılan YÖK Genel Kurulu’nda ise konunun tekrar gündeme alınarak, farklı katsayı uygulamasına tekrar son verildiği ve bütün adayların AOBP’lerinin 0,12 katsayısıyla çarpılmasının kararlaştırıldığı kaydedildi.

"Çözüm bekleyen sorunlar var"
Raporda YÖK’ün 2011 düzenlemesinin, yükseköğretime girişteki önemli bir sorunu çözdüğü ifade edildi.

Üniversiteye giriş sistemiyle ilgili çözüm bekleyen sorunların olduğu ileri sürülen raporda, şunlar kaydedildi:"Başarılı okullardan gelen öğrencileri ödüllendirdiği ve başarısız okullardan gelenleri cezalandırdığı için mevcut AOBP düzenlemesi gözden geçirilmelidir. Daha eşitlikçi ve adil bir düzenleme ihtiyacı vardır.

Farklı katsayı uygulamasının kaldırıldığı son düzenlemede, alan içi ve alan dışı puan hesaplamasında kullanılan katsayı 0,12’ye eşitlenmiş, ek puan hesaplamasında kullanılan 0,06 katsayısı ise değiştirilmemiştir. Böylelikle, ek puanın yerleştirme puanı içindeki etkisi daha da artırılmıştır. Yükseköğretime geçişte kullanılan sınav sistemini daha eşitlikçi bir yapıya kavuşturmak için ek puan uygulamasında da bir düzenlemeye gidilmelidir."

Bir mesleğe yönelik program uygulayan ortaöğretim kurumlarının mezunları, Yükseköğretim Kurulunca saptanacak alanlarda bir yükseköğretim programına yerleştirilirken, AOBP’sinin 0,06 katsayısıyla çarpımından elde edilecek ek puanlar, yerleştirme puanlarına ekleniyor.