Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Gıda fiyatları artıyor. Bundan çiftçinin büyük kazanç elde etmesi gerek. Ama gerçek farklı. Üretim düştüğü için köylü de sıkıntı çekiyor. Üstelik bu arada maliyetler de hızla artıyor.
Tarımda girdiler belli. Sürmek için mazot, atmak için gübre ve tohum. Su genellikle Cenabı Allah’tan. Emek de kendinden. Zaten tarla küçük. Ziraat odaları sorunları haykırıyor. Duyan yok. Ne de olsa tarımın milli gelir içinde payı yüzde 11’e düşmüş. Düşmüş de neden? İlgisizlikten. Tabii bir de bilgisizlikten.
Tarımda satın alınarak kullanılan girdilerin toplam maliyet içindeki payı son derece önemli. Çünkü tarımda işçi çalıştırma hâlâ çok yaygın değil. Kaldı ki, belli ürünler hariç toplam maliyet içinde küçük bir paya sahip.
Fakat son aylarda gübredeki fiyat artışları gerçekten dudak uçurtacak düzeyde. Örneğin, geçen ekimde 20-20-0 (Azot-Potas-Fosfor) içerikli gübrenin kilosu 40 kuruştu. Şimdi 96 kuruş. Yani yüzde 140 artmış.

Haberin Devamı

Tarlalar gübresiz kalıyor
Bir başka çok kullanılan gübre de üre. Geçen sonbaharda 60 kuruş olan bu girdinin şimdiki fiyatı 94 kuruş. Artık göreli olarak az olsa da kendi içinde çok yüksek, yüzde 56! Keza toprağa ekimden sonra atılan amonyum sülfatın kilosu da aynı sürede 38 kuruştan 62 kuruşa çıkmış: Artış yüzde 63. CAN 26 diye bilinen (Kalsiyum-Amonyum-Nitrat) gübrenin fiyatındaki artış ise en makulü: Yüzde 46.
Mazottaki fiyat artışı bir yılda yüzde 33. Daha da artacağını öngörebiliriz. Ancak tohumluktaki sıkıntı daha da büyük. Tohumdaki fiyat artışının mazottan aşağı kalır yanı yok. Geçen yıl bazı tohumlukların fiyatı yüzde 80 artmıştı. Bu yıl da artacağı görülüyor. Tohumun pahalı olmasını bırakın bir yana, kaliteli tohum bulunmuyor bile.
Şimdi kimileri diyebilir ki, tarımın maliyetleri hızla artsa da tarımsal ürünlerin de fiyatları artıyor. Doğru. Ama küçük köylü yine de bundan sıkıntı çekiyor. Çünkü unutmayalım ki, küçük çiftçinin finansman sorunu sürüyor. Köylü yıl boyunca hem yer içer hem de tarlasına masraf yapar.
Ürün ortaya çıktığında da parasını peşin alamaz ve tüccara piyasanın altında bir fiyata (hemen para isterse) verir.

Haberin Devamı

CHP’nin tarım kurultayı
Türkiye’nin bugün en büyük sosyal sorunlarından biri tarımın yok sayılmasıdır. Gençler işsiz ordusuna katılmak için kentlere göçmüşler, köyler ise sanki huzurevlerine dönüşmüştür. Eldeki işgücü budur. Toprak büyüklüğü de yetersizdir. Çiftçi yaşlıysa, bilgisizse ve yeniliğe kapalıysa, hele parasal sermayesi yok ve girdi fiyatları uçmuşsa tarım nasıl ayağa kalkacak?
Devletin tarımı daha verimli ve daha cazip hale getirmek için müdahaleci olması şart. Dünyanın her yerinde tarım destekleniyor. Oysa Türkiye’de IMF ve Dünya Bankası’nın yanlış telkinleriyle tam tersi yapıldı. Gerçek reform yapılamadı.
Köylünün bu iktidar partisine ne denli yoğun oy verdiği malum. Ama şimdi büyük bir hüsran içinde olduğu da görülüyor. Yani bir umut dalı bulsa isyanını sandıkta dile getirecek. CHP de bunu görerek 4 Haziran’da Urfa’da bir tarım kurultayı topluyor. Doğru teşhis, doğru zamanlama, doğru hareket. Çünkü çiftçi bir sahip arıyor.