Siyaset AB’den hem övgü hem eleştiri

AB’den hem övgü hem eleştiri

18.04.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

.

AB’den hem övgü hem eleştiri

AB Komisyonu’nun Türkiye raporunda, Ankara, mültecilere yönelik faaliyetleri ve ekonomik büyüme konularında övüldü. Buna karşın temel haklar konusunda “ciddi geriye gidiş” olduğu savunuldu.

Haberin Devamı

FETÖ’ye terör örgütü diyemediler

PKK’nın AB’nin terör örgütü listesinde yer aldığı anımsatılan raporda, FETÖ ise terör örgütü olarak tanımlanmadı. Raporda, 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye için “travmatik bir süreç” olduğu belirtilerek, “AB’nin darbe girişimini hemen ve güçlü biçimde kınadığı ve Türkiye’nin böylesi ciddi bir tehdide karşı orantılı ve süratli meşru tepki verme ihtiyacını tanıdığı” belirtildi. Bununla birlikte, raporda 15 Temmuz sonrasında görevden almalar eleştirildi, hukukun üstünlüğünün ihlal edildiği savunuldu. Türkiye’nin terör örgütü olarak yoğun bir mücadele yürüttüğü FETÖ, AB tarafından 2016’daki raporda olduğu gibi “Gülen hareketi” olarak nitelendirildi.

OHAL ve temel haklar

Türkiye’de “hukukun üstünlüğü, kamu reformları, temel haklar ve ifade özgürlüğü” husularında “ciddi geriye gidiş” olduğu öne sürülen raporda, “Türkiye’nin AB’den ciddi bir uzaklaşması söz konusu” ifadelerine yer verildi. Raporun siyasi kriterler bölümünde 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında hızlı ve orantılı adım atılmasının Türkiye’nin meşru ihtiyacı olduğunu vurgulayan AB, OHAL kapsamında alınan önlemlerin ise “orantısız” olduğunu iddia etti.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, yaklaşık 1.5 yıl aranın ardından aday ve aday adayı ülkeler hakkındaki raporunu yayımladı. Raporu basına, AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve AB Komisyonu’nun Genişlemeden sorumlu üyesi Johannes Hahn duyurdu. Eski adıyla “İlerleme Raporu” yeni adıyla “Türkiye Raporu”nda övgülerin yanı sıra bazı eleştirilere de yer verildi.

‘Stratejik görev’

Türkiye’nin sığınmacı ve göç politikasında “iyi ilerleme” kaydettiği vurgulanan raporda, “Türkiye, 2016 mutabakatının hükümlerini kararlı bir şekilde uygulamayı sürdürüyor” denildi. Türkiye ve AB arasında imzalanan Mart 2016 sığınmacı mutabakatının olumlu ve somut sonuçlar vermeye devam ettiği ifade edildi. Türkiye’nin 3.5 milyon Suriyeliye ev sahipliği yaparak “stratejik görev” üstlendiğine dikkat çekilen raporda, vize serbestisine ilişkin Türkiye’nin bir çalışma planı sunduğu ve AB Komisyonu tarafından değerlendirildiği kaydedildi.

Haberin Devamı

Büyüme takdir edildi

Raporda Türkiye’nin 2017’de kaydettiği ekonomik büyümenin altı çizilirken, darbe girişimi sonrasındaki ekonomik küçülmenin başarılı bir şekilde güçlü büyümeye çevrilmesi takdir edildi. Ekonomi alanında Avrupa Birliği mevzuatına uyum sağlanması konusunda da ilerleme kaydedildiği aktarılan raporda, Türkiye’nin enerji sektörü ve doğalgaz piyasasında ilerleme kaydettiği vurgulandı. -AA

'Objektif ve dengeli değil’

Dışişleri Bakanlığı, AB’nin Türkiye raporuna sert tepki gösterdi. Dışişleri’nden yapılan yazılı açıklamada, özetle şöyle denildi: “Ne yazık ki AB Komisyonu, içinden geçmekte olduğumuz dönemin zorluklarını anlamak istemediğini bu raporda da göstermiştir. Defalarca tüm belgelerle anlatmamıza rağmen Komisyon objektif ve dengeli olamamıştır. Türkiye başta PKK, DEAŞ ve FETÖ olmak üzere aynı anda birçok terör örgütüyle mücadele etmektedir. Raporda FETÖ tehdidine değinilmemesini vahim bir eksiklik olarak görmekteyiz. Ülkemiz, kendi vatandaşlarının demokratik hak ve özgürlüklerini korumak için aldığı OHAL tedbirlerin mahiyetini muhataplarına açıkça iletmektedir. Hal böyleyken, Rapor’da ülkemize yöneltilen birtakım genel nitelikli iddia, itham ve yorumların kabul edilmesi mümkün değildir.”

Açıklamada, “AB’nin yaklaşımındaki tüm olumsuzluklara rağmen, AB’ye üyelik, stratejik önceliğimiz olarak kalmaya devam etmektedir” denildi. -ANKARA Milliyet

‘AB’nin en sert raporu’

CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, AB’nin Türkiye raporuna ilişkin, “AB müzakere sürecinin başladığından bu yana en sert rapor. Bu rapor, bu hükümetle bir şey olmayacağına ilişkindir. Rapor Türkiye’nin AB sürecinin bu hükümet tarafından fiilen bitirildiğinin tescilidir” dedi.