Adli kontrolle serbest kaldı

2010’daki KPSS’de usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla başlatılan soruşturmada, dönemin ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, görevi kötüye kullanmak, devlet memurunun resmi belgede sahteciliği ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçlamalarıyla tutuklanması istemiyle sevk edildiği hâkimlikten adli kontrol kararıyla serbest kaldı. Dosyadaki YÖK Denetleme Kurulu’nun raporunda, sınavdan önce yedek soru kitapçıkları poşetinin açıldığı ve sehven açıldığına dair tutanak düzenlendiği ortaya çıktı. Yarımağan’ın, ifadesinde, “Sınav sırasında yedek kitapçık ihtiyaç duyulduğunda açılır. Sehven açılmış olabilir. Bu durum başkana intikal eden bir olay değildir. Bana bu konuda bir tutanak gelmedi” dediği öğrenildi.
Avukatıyla birlikte geldi
32 kişinin tutuklandığı, 2010’daki KPSS’de kopya çekildiği iddiasıyla yürütülen soruşturma ÖSYM’ye sıçradı. Kopya iddiasının ortaya çıkmasından sonra ÖSYM Başkanlığı görevinden istifa eden Prof. Dr. Ünal Yarımağan, dün avukatıyla birlikte Ankara Adliyesi’ne geldi. Yarımağan’ın ifadesi, savcı Yücel Erkman tarafından alındı.
Erkman, “şüpheli” sıfatıyla ifadesini aldığı Yarımağan’ı, “görevi kötüye kullanmak, devlet memurunun resmi belgede sahteciliği ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçlarından tutuklanması istemiyle nöbetçi sulh ceza hâkimliğine sevk etti. Yarımağan, hâkimlikteki ifadesinin ardından adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Adliyeden çıkan Yarımağan’ı ailesi karşıladı. Yarımağan, gazetecilere açıklama yapmadan adliyeden ayrıldı.
Bir numarayla bağlantılı iddiası
Alınan bilgiye göre Yarımağan’ın, soruşturmanın bir numaralı şüphelisi olarak aranan Turgut Özal Düşünce ve Hamle Vakfı kurucusu Mehmet Hanefi S. ile sınavdan önce bağlantılı olduğu iddia edildi. Savcılık soruşturması kapsamında Mehmet Hanefi S.’nin kullandığı telefonun HTS kaydı incelemesinde, sınavdan önce üç kez Yarımağan’ın makam odasındaki telefonun arandığı, Yarımağan’ın makam telefonundan da Mehmet Hanefi S.’nin dört kez arandığı anlaşıldı. Yarımağan, ifadesinde, Mehmet Hanefi S.’yi tanımadığını söyledi. Savcı Erkman, kayıtları gösterince Yarımağan’ın, danışılmak üzere makam telefonundan Mehmet Hanefi S.’yi aramış olabileceğini söylediği öğrenildi.
Savcı Erkman, Yarımağan’ı, ÖSYM başkanı olduğu dönemde savcılığa gönderilen yazılarda “sahtecilik” yapmakla da suçladı. Yarımağan’ın, ÖSYM başkanı olduğu dönemde, “kapalı devre” tabir edilen dönemde sınav sorularının hazırlandığı bilgisayarların dışarı ile bağlantısı olmadığı yönünde savcılığa resmi yazı yazdığı belirlendi. Savcılık dosyasındaki raporlarda ise sınav hazırlama biriminde görevli bazı çalışanların bilgisayarların dışarıyla bağlantısı olduğu yönünde ifade verdikleri öğrenildi.
Yarımağan’ın, ÖSYM TAB biriminde hazırlanan sınav sorularının kaydedildiği CD’yi, soruların basımını yapan METEKSAN’a kopyalama işleminden üç gün geç göndermekle de suçlandığı anlaşıldı. Yarımağan’ın, soruların güvenliğini sağlayamayarak, “görevi kötüye kullandığı” iddia edildi.

Çuval sehven açılmış olabilir

2010 KPSS sınavında kopya çekildiğini, sendikaların yaptığı açıklamanın ardından öğrendiğini söyleyen Yarımağan, “Önce böyle bir olaya ihtimal vermedik. Ancak bir kısım bulgular, sınavı iptal etmemize neden oldu” dedi. Sınavlarda güvenlik açığı bulunduğuna ilişkin herhangi bir bilgisi olmadığını söyleyen Yarımağan, YÖK’ün sınav güvenliği konusunda komisyon oluşturmasını da etik açıdan doğru bulmadığını kaydetti.
Yarımağan, “Bizim sistemimizde sorular kapalı kutularla gider. Odada kilitli tutulur ve kapıda nöbetçi bulunur. Böyle bir şey mümkün değildir. Sınav sırasında yedek kitapçığa ihtiyaç duyulduğunda açılır. Ancak o zaman sehven açılmış olabilir. Bu durum başkana intikal eden bir olay değildir. Bana bu konuda bir tutanak gelmedi” dedi.
Raporda, ÖSYM’de görevli test geliştirme uzmanı Erkan Dündar ise, tutanak olmadığını söyleyen Yarımağan’ı yalanladı. Dündar, 27 Eylül 2010’da verdiği ifadesinde, “Birimimizde işlemler tamamen insana dayalı bir sistemle yürütülmektedir. Soruların sızmasını önleyecek güvenlik önlemleri yeterince alınmamıştır. Birimimiz dışında matbaa veya il sınav yöneticiliklerinden de böyle bir sızma gerçekleşmiş olabilir. Örneğin bazı illere sınavdan 2-3 gün önce sorular gönderilmektedir.
Ben nöbetçi olduğum zamanlarda yedek soru kitapçıkları poşetinin açılmış olduğunu, konu ile ilgili sehven açılmış olduğuna dair tutanak düzenlenmiş olduğunu görmüşümdür” dedi.