EkonomiDemirel: ABD’de ev alan kişinin bankaya olan kredi borcunu ödememesinden bana ne diyemezsin

Demirel: ABD’de ev alan kişinin bankaya olan kredi borcunu ödememesinden bana ne diyemezsin

16.10.2008 - 13:50 | Son Güncellenme:

.

Demirel: ABD’de ev alan kişinin bankaya olan kredi borcunu ödememesinden bana ne diyemezsin

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye’nin yıllık 9 milyar dolarlık makine ihraç ettiğini belirterek, "Dün iğneden ipliğe her şeyi satın alan Türkiye bugün 134 ülkeye sanayi ürünü satıyor. Bu, sevinilecek bir şey" dedi.
Süleyman Demirel, DSİ Kongre Salonunda başlayan ve üç gün sürecek 6. Pompa-Vana Kongresi’nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin bugün vana-pompa yapar, makine ihraç eder hale geldiğini, bunun çok önemli bir olay olduğunu belirtti.
Demirel, "Bundan mutluluk duyuyoruz. 1950’li yıllarda devlet hizmetine girdiğimde ağabeylerimiz buldozer görmekten mutluluk duyarlardı. Ben derin kuyu tulumbasını o yıllarda gördüm, kelebek vanayı Seyhan barajının inşasında tanıdım. Bunlar ülkemize lazım olan şeylerdi" diye konuştu.
İğneden ipliğe her şeyi satın alan bir Türkiye’nin müstemleke olacağını, bunun için cumhuriyetle birlikte atılımlar yapıldığını, ancak Büyük Önder Mustama Kemal Atatürk’ün cumhuriyetin kuruluşundan sonra başlattığı hamlelerin 2. Dünya Savaşı nedeniyle durma noktasına geldiğini hatırlatan Demirel, şunları kaydetti:
"1950’lerde ülkeyi derleyip toparlamak ülkeyi kalkındırmak lazımdı. Her şeyi dışardan satın alarak ülkeyi kalkındıramazdık, uygar ülkeler seviyesine de çıkamazdık. Sanayileşmemiz lazımdı. Sanayileşme eşittir uygarlık. Barış ve refah istiyorsak sanayiyi geliştirmek zorundayız. Sanayide çalışan bir kişi tarımdaki 7 kişi kadar kazanç sağlıyor. Sanayi, bir liradan aldığın demiri bin liraya satmaktır. Yani İsviçre’dir, İsviçre bunu saat satarak yapıyor. 1950’lerde mesele, bir şeyi olmayan Türkiye’yi her şeyi olan Türkiye haline getirmekti. Türkiye bugün 9 milyar dolarlık makine ihraç ediyorsa bu sevinilecek bir şeydir. Dün iğneden ipliğe her şeyi satın alan Türkiye bugün 134 ülkeye sanayi ürünü satıyor. İhracatın büyük bölümü sanayi ürünü, yani Türkiye artık tarım ülkesi olmaktan çıkmıştır."

"DÜNYA BİR KURTLAR SOFRASI"
"Türkiye sanayileşmesini güçlendirmeye devam etmelidir" diyen Demirel, şunları söyledi:
"Sanayileşme her alanda mutlaka farklı şekilde ele alınmalı. Türkiye bir sanayi ülkesi olmak zorundadır, hem kendisi hem dünya için. Burada küresellik çıkar karşınıza. Dünya bir kurtlar sofrası, buradan aç kalkmamak için yüksek teknolojiye sahip olmak zorundasınız. Eğer bir ülke teknoloji üretmiyor, ithal ediyorsa bir süre sonra teknoloji müstemlekesi haline gelir. Bu yüzden, teknoloji üretme için araştırma-geliştirme çalışmalarına önem verilmeli, bunlara ayrılan pay artırılmalıdır."
Üniversite-sanayi işbirliğinin de şart olduğunu ifade eden Demirel, Türkiye’de halihazırda kurulma aşamasındakiler dahil 134 üniversite bulunduğunu, buralardaki teknokentlerin "fevkalade önemli" olduğunu, bunlardan yararlanılması gerektiğini belirtti.

KÜRESEL MALİ KRİZ
Konuşmasında, dünyada yaşanan ABD kaynaklı küresel finans krizine de değinen 9. Cumhurbaşkanı Demirel, dünyanın bugün karşı karşıya olduğu krizin "ekonomik kriz değil, para krizi olduğunu" söyledi. Demirel, şöyle konuştu: "Eğer para krizine bir çare bulunmazsa o zaman ekonomik krize gider. Ekonomik kriz, işsizliğin artması, yolsuzluğun artması, halkın bankalardaki parayı çekmeye başlamasıdır. Umarım oraya varmaz. Oraya vardığı yerde bütün dünya bundan zarar görür. ’ABD’de ev alan kişinin bankaya olan kredi borcunu ödememesinden bana ne’ diyemezsin. İşte 55 bin civarında dolaşan İMKB endeksin 28 bine inmiş. Her gün dolar ne olmuş diye bakıyorsun. Komşuda yangın varsa, bu yangın mutlaka sana da geliyor."

DSİ GENEL MÜDÜRÜ KOÇAKER
DSİ Genel Müdürü Haydar Koçaker de, enerjinin toplumsal kalkınmada önemli bir role sahip olduğunu, enerjinin bir ülkenin "olmazsa olmazları" arasında bulunduğunu söyledi.
Enerji verimliliğinin, artan kullanım ve azalan kaynaklar dikkate alındığında çok daha önem kazandığını ifade eden Koçaker, çıkarılan Enerji Verimliliği Kanunu, enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve israfın önlendirilmesi çalışmalarının bu konuda atılan önemli adımlar olduğunu kaydetti.
Yapılan çalışmalarla özel sektörün enerji piyasasına dahil edildiğine dikkati çeken Koçaker, "Bu sayede boşa akan su kaynakları ekonomiye kazandırılmıştır. Şu ana kadar özel sektör tarafından yapılan bin 500’e yakın HES başvurularıyla yaklaşık 22 bin megavat kurulu güçteki tesisler ülkemize kazandırılmış olacak. Bu da Türkiye’nin en büyük barajı olan Atatürk barajının neredeyse 10 katıdır" diye konuştu.
DSİ olarak suyun verimli ve en ekonomik şekilde son kullanıcıya ulaştırılması için büyük çaba sarf ettiklerini ifade eden Koçaker, "Suyun AB standartlarında halka ulaşması için gerekli teknoloji ve altyapıları hazırlıyoruz" dedi.
Koçaker, enerji verimliliğinde pompa ve vananın da önemli olduğuna işaret ederek, kendilerinin yaptıkları çalışmalarda buna dikkat ettiklerini, üretimde de bu yönde hareket edilmesi gerektiğini belirtti.