Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

EKRANLARA DA ‘FiLTRE’ LAZIM




İnternetteki ‘zararlı içerik’ten koruduk çocukları, peki televizyonlardaki ‘zararlı yayınlar’ için bir ‘filtre’ var mı? Sözde ‘akıllı işaretler’ var. Programın başına birkaç saniye ‘+ 7’ veya ‘+ 13’ yazmakla bitiyor mu her şey?



Kamuoyunda ‘internette filtre’ diye adlandırılan uygulama başladı.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) ‘küçükleri internetteki zararlı içerikten korumak’ için Türkiye’nin hizmetine sunduğu bu uygulama, her internet kullanıcısını bağlayan bir şey değil.
‘Güvenli internet’ bir tercih meselesi.
Çocuklarınızı sanal alemdeki zararlı içerikten korumak istiyorsanız BTK’nın ‘güvenli internet’ hizmetinden biri olan ‘Aile Profili’ni seçtiniz mi, işlem tamam.
Aksi bir komut verinceye kadar çocuklarınız internetten gelecek zararlı içeriklere karşı güven altında. İnternet mi daha yaygın ve etkili bir iletişim aracı yoksa televizyon mu?
Çocukların hangisine daha kolay ulaşması mümkün?
Tabii ki televizyona.
İnternetteki ‘zararlı içerik’ten koruduk çocukları, peki televizyonlardaki ‘zararlı yayınlar’ için bir ‘filtre’ var mı?
Sözde var: ‘Akıllı işaretler.’
Programın başına birkaç saniye ‘+ 7’ veya ‘ + 13’ yazmakla bitiyor mu her şey?
Hayır.
Programının başında bu tür uyarıcı işaretler olmadığı halde, içeriği ‘+ 18’i gerektirenlerden kim koruyacak izleyiciyi?
Hayal adlı bir kadın Seda Sayan’ın programında çıkıp Kamer Genç için “Sünnetli değil” dedi.
Kamer Genç de hem ona, hem Seda Sayan’a cevap verdi:
“Gelsin, sünnetli olup olmadığımı göstereyim.”
Televizyon kanallarının çoğu da bunu yine çocukların izlediği saat dilimlerinde haber olarak ekrana getirdi.
Gel de çık işin içinden şimdi?
RTÜK ve ‘akıllı işaretler’ sorunu çözmediğine göre, iş televizyon üreticilerine düşüyor demek ki!
Bir televizyon üreticisi çıksa ve “Çocuklarınızı zararlı yayınlardan mı korumak istiyorsunuz? Artık kumanda sizde! Bir tuşla yayınları filtreleme hizmeti uzaktan kumandayla emrinizde” dese, kesin satış rekoru kırar.
Çünkü buna o denli ihtiyaç var.


AVNİ?AKER TIKLIM TIKLIM AMA?TEZAHÜRAT ZAYIFTI


Hafta sonu Antakya ve İskenderun’daydım. Pazartesi gece İstanbul’a geçtim, salı sabahı ‘Arım Balım Peteğim’in canlı yayını için İkitelli’deydim.
Stüdyodan çıktım, doğru Sabiha Gökçen’e, oradan uçakla Trabzon’a.
Trabzonspor-Inter maçını Avni Aker’de izlemek gibi bir planım yoktu aslında.
Arkadaşlarım Tayyar Yıldız ve Dursun Karadağ’la İstanbul’dan Trabzon’a uçakla, oradan da karayoluyla ‘Atatürk’ün Fedaisi Topal Osman’ın film seti için Giresun’a gidecektik.
Baktık Trabzonspor-Inter maçı var bizim memlekette, mecburen bir maç molası verdik.
Maçtan önce Şampiyonlar Ligi’nde bizimle aynı grupta olan CSKA Moskova’yla Lille arasındaki maçı seyrettik evde.
O maç biter bitmez, doğru Avni Aker’e.
Biraz önce Star TV’den izlediğim Moskova’daki maçın tribünleri yalnızları oynuyordu, Avni Aker’in tribünleri tıklım tıklımdı.
Futbolda ‘12’nci Adam’ın önemi büyük.
Tribünler tıklım tıklımdı, ama taraftarın tezahüratı zayıftı.
Maçın başında birkaç dakika ‘12’nci Adam’ın varlığı hissediliyor, sonrasında herkes seyirci.
Bu durum Faroz tarafındaki kalenin arkasındakileri rahatsız etmese “Taraftar uyuma, takımına sahip çık” diye slogan atarlar mıydı?
Trabzonspor camiası, Avni Aker’in tribünlerini tıklım tıklım dolduranları en kısa sürede ‘seyirci’likten çıkarıp takımını ateşleyen, rakibeyse “Cehennem dedikleri bu olmalı” dedirten ‘12’nci Adam’ durumuna getirmeli.