Sezen Aksu, Kafa dergisinin son sayısı için yakın dostu Müjde Ar’ı yazdı. Ar’ın doğum günü nedeniyle Aksu’nun kaleme aldığı “Her insanın hayatında bir Müjde Ar olmalı” başlıklı yazının girişi özetle şöyle:
“Kavga dövüş tüm paramı elimden alıp, beni ev sahibi yapmasaydı, bugün bir bakım evinde kendi ‘Sefiller’imi yazmam işten bile değildi. Sağ olsun, var olsun. Kendisinin tek kusuru vardır; o da beni deli, kendini akıllı zannetmesidir.”
Bu satırlar bildik, ama yazının ilerleyen kısmında iki sanatçı arasında bilinmeyen bir gerçeğin ayrıntıları da var.
Müjde Ar, annesi Aysel Gürel ölmeden önce, şöyle bir laf söyler Sezen’e:
“Aysel’in mumyasını yaptırmak istiyorum.”
Telefonu “Hallederiz” deyip kapatan Sezen, sonrasında başlar bu işin nasıl yapılacağını araştırmaya.
Türkiye’de bu işin uzmanı olmadığını, aranan “mumya profesörü”nün Rusya’da olduğunu öğrenen Aksu’dan öğrenelim devamını:
“Mumyalama işlemi için Aysel’i Rusya’ya götürmek zorunda olduğumuzu anlattım. Allah esirgesin uçakta Aysel’e bir terslik olursa, mumyalama işine ciddi zeval gelebileceğini, bir tarafımdan uydurduğum tıbbi terminoloji ve delillerle destekledim. Konuya hakimiyetim ve konuşma şeklim, Müjde’nin bu konuyla ilgili başkalarını da taciz etme ihtimalini yok edecek derecede ikna ediciydi.
Bizimki vazgeçti, çok şükür! Yoksa o kapı senin, bu kapı benim nerede iyi mumya yapılıyor diye dolaşıyor olurduk.”
Minik Serçe’nin Müjde Ar için yazdığı makaleden benim çıkardığım ders şu:
Her insanın hayatında Sezen Aksu gibi bir ‘dost’ olmalı!
‘OLUR İNŞALLAH’ FİLMİ VE ‘OFLU’NUN KADERİ
Kurucularından olduğum ve yıllarca yönetiminde yer aldığım Magazin Gazetecileri Derneği’nin (MGD) ‘Altın Objektif Ödül Töreni’nin yapıldığı gece, Mesut Yar’a önceden verdiğim söz gereği Antalya’daydım. Çünkü Mesut Yar’ın ‘belediye başkanı’nı oynadığı filmin galası vardı ‘turizmin başkenti’nde. Salı akşamı gittiğim Antalya’dan çarşamba sabahı döndüm İstanbul’a…
Cuma günü vizyona giren ‘Olur İnşallah’ın galasının Antalya’da yapılma sebebi, filmin, hikayenin geçtiği şehirde çekilmiş olması.
Aynı akşam 19.15 uçağıyla gidersem rahatlıkla galaya yetişirim diye düşündüm. Uçak yarım saat rötarlı kalktı. Galanın yapıldığı Deep Outlet Center, Antalya Havalimanı’na yakındı ve ucu ucuna da olsa yetiştim 21.00’deki galaya. Filmin oyuncuları Çetin Altay, Arzu Yanardağ, Mehtap Bayri, Sümer Tilmaç, Ayhan Rüzgar, Müfit Kayacan ve Mesut Yar’ın yanı sıra Şafak Sezer, Eda Özerkan ve Sedat Peker’in de misafir olarak izlediği ‘Olur İnşallah’, şahane bir Akdeniz komedisi…
Yönetmen Tolga Baş’ın çekimin yapıldığı Yaylaalan köylülerini de oynattığı film, Akdeniz kadar sıcak ve temiz bir iş…
Galadan sonra Belek’te yeni açılan Sueno Deluxe Otel’e geçtik. Mesut Yar, CNN Türk’teki canlı yayınını havuz başında yaparken, film ekibiyle sohbet ettik. Canlı yayın bittikten sonra Çetin Altay, “Ben dönüyorum” deyip izin istedi.
Adem Kılıç’ın çektiği ‘Oflu Hoca’nın Şifresi’nde başrol oynattığı Altay’a “Nereye?” diye sordum.
Altay, “Bulgaristan’a sete gitmem lazım. ‘Ali Baba ve 7 Cüceler’de Cem Yılmaz’ın canlandırdığı karakterin kuzenini oynuyorum” deyince takılmadan edemedim ona:
Geçen hafta Trabzon’a gittiğimde görüştüğüm Adem Kılıç, bu yaz Trabzon’da bir dram ve ‘Oflu Hoca’nın Şifresi’nin devamını çekeceğini söyledi. Sen de o filmin bel kemiğiydin. Cem Yılmaz’ın filminde kuzenini oynadıktan sonra ‘Oflu Hoca’nın Şifresi 2’ filminin akıbeti meçhul olmasın sakın.
Altay’ın yanıtı, “Olur mu? Bulgaristan’dan döner dönmez başlayacağız onun çekimlerine” dedi.
Çetin Altay’la vedalaştıktan sonra Adem Kılıç’ın çektiği dizi ve filmlerle, kimlerin yıldızını parlattığını düşündüm.
Oktay Kaynarca, Fikret Kuşkan, Alper Kul ve Çetin Altay, aklıma gelen ilk isimler oldu…
STARLARA GÖRE ‘ANADOLU ATEŞİ’
Kremlin Sarayı’ndaki dördüncü gösterisini izlemek için Moskova’ya gittiğimde kuliste Anadolu Ateşi’nin tanıtım kitapçığı geçti elime…
Moskova’dan İstanbul’a dönüşte kitapçığı inceleyip ‘Anadolu Ateşi’ hakkında ünlülerin ve köşe yazarlarının neler yazdığını okuyunca kızdım kendime…
Çünkü bugüne kadar ‘Anadolu Ateşi’ hakkında doğru dürüst bir yazı yazmadığımı fark ettim.
‘Anadolu Ateşi’ hakkında bir şeyler yazmış olsam genel sanat yönetmeni Mustafa Erdoğan, o satırları ‘kayda değer’ bulup, alıntı yapar mıydı?
Bilemiyorum.
Hiç bilet almadan, Allah’tan büyük ikramiyenin kendisine çıkmasını isteyen Salamon’un durumuna düşmek istemem.
O yüzden çuvaldızı hep başkalarına batıran biri olarak, iğne acısını tatma sırası bende.
Şimdiye kadar dünyanın 93 ülkesinde 3 binden fazla gösteri yaparak, yaşadığımız topraklarda iz bırakmış kültürlerin danslarını çağdaş bir formda sahneleyen ve Türk bayrağını dalgalandıran ‘Anadolu Ateşi’, gerçeğini görmezden gelmiş olmak gibi bir eksiğimin olduğunu itiraf etmeliyim.
Britney Spears, Celine Dion ve Shakira gibi starların bile ‘Anadolu Ateşi’ne dair sözleri var kitapçıkta, benim gibi yıllardır popüler kültür üzerine yazı yazan birinin yok!
Bu kusur da bana yeter!
Dünyaca ünlü starlar ‘Anadolu Ateşi’ için neler mi dedi?
Britney Spears: Oldukça güzel ve muhteşem bir dans gösterisi. Çok etkilendim.
Celine Dion: Muhteşem bir şov.
Shakira: Görülmeye değer muhteşem bir doğu - batı sentezi.
