Sinemada bir filmi seans saatinde izlemeniz imkansız. Çünkü çoğunda filmden önce dakikalarca reklam yayınlıyor. Sinemayla TV arasındaki bariz fark ne?
Biri bedava, diğeri paralı.
Sinema da TV gibi bedava olsa bitmek bitmeyen o reklamları yayınla...
Ama değil.
O zaman bırakın da insanlar, parasını verdikleri filmi zamanında izlesin.
Sinema sahipleri veya işletmeciler daha fazla para kazansın diye, seyirciye bu reklam işkencesi niye?
5 – 10 dakika neyse de, 25 – 30 dakika reklam, seyirciye işkence!
Sinema salonlarına dair bir başka sorun da şu:
Bir film, vizyona girmeden önce Kültür Bakanlığı’nın görevlendirdiği kurul üyelerince izlenir ve seyirci yaş grupları belirlenir.
Yaş sınırı olmayan bir filme giden aileler, 18 yaşından küçüklere izlettirilmeyecek reklamlarla karşılaşıyor.
Sinema Genel Müdürü Erkin Yılmaz’la konuştum bu sorunları.
Yılmaz, eli kulağındaki yeni Sinema Yasası’nda sadece bu iki sorunu değil, birçok film yapımcısının şikayetini de ortadan kaldıracak maddeler olduğunu söyledi.
Neler mi bunlar?
Yeni yasa çıktığında, sinema salonları 15 dakikadan fazla reklam gösteremeyecek.
Her sinema salonu asgari 5 dakika, vizyona girecek yeni filmlerin fragmanlarını yayınlamak mecburiyetinde olacak.
Salonlarda gösterilecek fragman ve reklamların içerikleri, seyircinin bilet aldığı filmin yaş sınırına uygun olacak.
YANIMIZDAKİ CENNETLER
Birkaç aydır Trabzon’a gidip, memleket havası alamadım, ama Atlas dergisinin İğneada gezisi sayesinde bolca Karadeniz havası soludum hafta sonu...
Daha önce sayelerinde Türkiye’nin birçok cennet köşesini keşfettiğimiz Atlas ekibiyle bol yağmurlu bir havada çıktık İğneada Basın Gezisi’ne...
Her gezide farklı bir otomobil şirketini sponsor alan Atlas ekibinin bu kez tercihi Ford Kuga’ydı.
CNN Türk’ten Bünyamin Sürmeli de ekipteydi. Sürmeli, bir gün önceden Trakya’nın Karadeniz sahiline yapacağımız gezinin bol yağmurlu ve soğuk olacağını söyledi. İstanbul’dan uzaklaştıkça yağmur arttı. Bu yüzden Cehennem Şelaleri turu iptal edildi, ama diğer cennet köşelerini gezdik Kırklareli’nin...
Kıyıköy, Demirköy ve İğneada’ya daha önce gittim, Dupnisa Mağarası’nı ve 2007’de Milli Park ilan edilen Longoz ormanlarını ilk kez gördüm. Yazın gezenlerin sineklerden şikayetçi olduğu ormanlar, sonbaharda başka bir güzel...
Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu, “İğneada’ya deniz otobüsü seferleri yapılsa İstanbullular bayılır buralara” dedi. Bence de yerinde bir öneri. Yapılacak yeni yollar ve kolaylaşacak ulaşımla hak ettiği ilgiyi görür İstanbul’un yanı başındaki cennet köşeler.
GÜNÜN SÖZÜ
Bir kadına doğru ayakkabıları verirseniz dünyayı bile keşfedebilir. (Marilyn Monroe)
