ÇIRAĞAN KEMPİNSKİ’DE 25 YIL

ÇIRAĞAN Kempinski Hotel’in 25’inci yıl dönümü için Saray kısmındaki “Sultan Suit”teyiz. Osmanlı Hanedanı’ndan Osman Osmanoğlu ve eşi Candan Osmanoğlu ile tatlı bir sohbet... Osman Efendi kültürlü, iyi eğitim almış yıllarca “finansçı” olarak uluslararası firmalar için Londra’da çalışmış. Artık Türkiye’de emekliliğin tadını çıkarıyor. Bir ara dedesi Sultan Abdülaziz’in yeğeni 5’inci Murad’ı şöyle andı: “Sultan Abdülhamid dedem 5’inci

Murad’ı 28 yıl işte bu sarayda hapsetmişti. Dedem bu sarayda öldü.”

Yıl 1910, 5’inci Murad’ın kütüphanesi ve Sultan Abdülhamit’in büyük sanat koleksiyonundan “Rembrandt” ve “Ayvazovski”nin tabloları ile değerli pek çok eser binanın çatı katında çıkan ve bütün binayı saran yangında kül olmuştu.

İLK MECLİS

MEŞRUTİYET’in ilanından sonra Çırağan Sarayı 14 Kasım 1909’da Osmanlı’nın ilk yasama meclisi

olarak kullanılmaya başlanmıştı.

Bir de Çırağan’ın “karanlık yüzü” var.

Birinci Dünya Savaşı sonunda İstanbul’un işgal altında bulunduğu dönemde artık

yangın nedeniyle harabe halindeki Çırağan Sarayı Fransız işgal kuvvetleri tarafından

“Bizo Kışlası” adıyla kullanıldı.

Sonraları ağaçlar kesilerek “Şeref Stadyumu” adıyla Beşiktaş kulübüne tahsis edildi. Ayrıca oradaki havuz haftada bir

“halk günü” adıyla halka açılırdı.

LALE DEVRİ

BİRAZ daha geriye gidelim... Çırağan’ın bugün Beşiktaş ve Ortaköy arasında bulunan yeri “Kazancıoğlu Bahçeleri” diye bilinirdi. 18’inci yüzyılda Beşiktaş kıyılarını süsleyen denize nazır saraylar yapıldı.

Bahçeler oluşturuldu. “Lale Devri” diye bilinen “çiçek ve müzik aşkı” döneminin simgelerinden biriydi. 3’üncü Ahmet buradaki mülkünü kızının eşi Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’ya hediye etti.

Ve saray ilk kez İbrahim Paşa’nın eşi Fatma Sultan için inşa ettirildi.

Burada “Çırağan Şenlikleri” denilen meşale gösterileri düzenlenirdi.

Çünkü “Çırağan” Farsçada “ışık” anlamına geliyordu. Sultan 2’nci Mahmut yalıyı yıktırıp yerine bir ahşap saray yaptırdı. Abdülmecit ise Sultan Mahmut’un yaptırdığı sarayı yıktırdı, yerine bir saray yaptırmak istedi ama tamamlayamadı. Yeni Çırağan Sarayı Abdülaziz tarafından tamamlandı. Dünyanın her yanından mermerler, sedefler getirildi. Çok değerli iki kapısından biri Sultan 2’nci Abdülhamit tarafından dostu Almanya İmparatoru Kayzer

2’nci Wilhelm’e hediye edilmişti.

.......................

1910 yılından itibaren 80 yıl virane haldeki Çırağan otel olarak kullanılmak üzere 1990’da yeniden yapıldı ve 1992’de hizmete girdi. Uluslararası Kempinski oteller zinciri tarafından başarıyla işletiliyor. İstanbul’un simgelerinden biri.

‘Gen’lerden sanatçılar...

Vizyona yeni giren komedi filminin başrollerinde Ali Sunal, Alper Kul, Özge Borak, Erdem Yener, Doğa Rutkay, Onur Buldu, İrem Sak, Onur Atilla, Uğur Bilgin ve Ayşen Gruda gibi isimler yer alıyor.

Film Malatyalı “Çirci Ailesi”nin miras serüvenini konu alıyor. Şeffaf Oda konuklarım filmin oyuncularından Doğa Rutkay, Ali Sunal ve Özge Borak ile başarılı şarkıcı Aydın Kurtoğlu.

........................

Dördü de “sanatçı geni” taşıyor. Aziz Rutkay, Kemal Sunal, Selçuk Borak, Cengiz Kurtoğlu’nun çocukları... Dördünün de babası sanatçı. Onlar da babalarının izinden gidiyor. “Sanatçı olunur mu, doğulur mu?”sorusunun “Doğulur” yanıtlarından...

Filmde Ali Sunal, Sıratve Fırat karakterlerini canlandırıyor. Doğa Rutkay dedenin hemşiresini, Özge Borak ise Almanya’da yaşayan gelini
oynuyor. Şeffaf Oda’da keyifli set anılarını paylaşıyorlar.

Aydın Kurtoğlu’nu Köle şarkısıyla tanıdık. O Cengiz Kurtoğlu’nun “popçu” oğlu. Babasından bir şarkı söylemesini istiyorum. Başlıyor ve hemen hava değişiyor. “Duyanlara duymayanlara, soranlara sormayanlara... Ben onu seviyorum çok...”

Tüm konuklar eşlik ediyor. Aydın, konserlerinde de babasından şarkı söyleyince aynı durumu yaşıyormuş.

Özge’nin de sesinin güzel olduğunu duymuştum. Şeffaf Oda’da “Düşünme Hiç”i söylüyor. Harika bir sesi var.