İdil Yazar

İdil Yazar

idil.yazar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Seversiniz sevmezsiniz orası ayrı, ancak kitap olacak hikayesi var Şeyma Subaşı’nın. Genç yaşında TV’de katıldığı bir programda kendi prensine aşık oluyor. Herkesi ve her şeyi karşısına alarak, kulaklarını tıkayıp gözünü karartarak uzun süre yasak aşk yaşıyor. Sosyal medyayla kiminin sevgisini, kiminin nefretini daha da çok kazanıyor. Geziyor, tozuyor, gülüyor, dans ediyor ve seneler boyunca birlikte olmak istediği prensiyle sonunda evleniyor.

Gerek sosyal medya, gerek geleneksel medya sağ olsun, Şeyma ve Acun Ilıcalı’nın hikayesine hepimiz hakimiz. Ve bu kadar kısa sürede bitmesine de şaşkınız! Nedeni, niyesi, nafakası ve Miami’deki evi beni ilgilendirmiyor. İlgimi çeken, bir insanın hayallerinin gerçekleştiği an, önemini nasıl yitirdiği. Senelerdir birbirlerine kavuşmaya çalışan bir çiftin, kavuştuğu an nasıl ayrılabildiği?

Haberin Devamı

HAYALLERİMİZ GERÇEKLEŞİNCE, ONLARA  NE OLUYOR

Yanlış hayaller mi kuruyoruz?

Cinsiyetçi yaklaşıma hayır!

Tabii bu çiftin boşanması köşe yazarları tarafından çok yazıldı, çizildi.

Boşanmanın faturasının, Subaşı’ya kesilmesi, “Sürekli partide, festivalde, bu iş böyle olmaz” denmesi, beni çok rahatsız etti. Efendim bir kadın evlenince evinde oturmak zorunda değildir. Parti, festival seviyorsa, tabii ki gitmeye devam edecek. Bunun boşanmayla ne ilgisi var? Lütfen yazılarınızda “Evli çocuklu kadın kırar dizini, oturur” gibi cinsiyetçi mesajlar vermeyin.

Bir köşe yazarı da, “Ha Acun da eğlenceyi sever ama bunun Türkiye’de medyada görünmeden yapılması gerektiğini bilir” diye yazmış. Bu cümleye hiç anlam veremedim. Eğlenmek ayıp bir şey mi, gizli saklı yapılsın?

“Ben daha çok küçüğüm, bana Instagram vermeyin!”

Haftanın ikinci gündemini ise Demet Akalın’ın beş yaşındaki kızı belirledi. Hira, geçtiğimiz hafta tüm tatlılığıyla kendisine ait sosyal medya hesabından, “Annemle babam tatile gitti. Havaalanındalar, bana oyuncak alıp gelecekler” dedi. Böylelikle Akalın’ın eski eşiyle barıştığını da tüm Türkiye’ye duyurmuş oldu. Zannediyorum Hira, bu açıklamasıyla aynı zamanda ailesine “Ben daha çok küçüğüm, bana Instagram vermeyin” demek istemiş. Bu açıklama, Akalın ve Okan Kurt’un planladığı bir iletişim çalışması da olabilir, onu bilemiyoruz.

Haberin Devamı

Şarkıcıya eski eşiyle barışması sorulunca, “Evlilik yok, sevgiliyiz. Böylesi daha iyi” diyor.

Evlilik kurumuna neler oluyor?

Gündem böyle olunca insan ister istemez sorguluyor, ‘Evlilik kurumu nereye gidiyor?’ diye...

Senelerce aşkını anlatıp, bir yılda pat diye boşananlar...

Boşanıp, ilişkilerine sevgili kalarak devam etmek isteyenler...

Buyrun size evlilik kurumunun güncel istatistikleri;

- İlk evliliklerin yüzde 50’si boşanmayla sonuçlanıyor.

- İkinci ve üçüncü evliliklerin daha başarılı olacağını düşünebilirsiniz ancak, boşanma oranı gittikçe yükseliyor.

- Boşanmaların en büyük sebebi aldatma! İkinci en büyük sebebi para, üçüncü ise iletişim kopukluğu.

- İlk boşanmalarını yaşayan insanların ortalama yaşı, 30...

- Boşanmayla sonuçlanan bir evliliğin ortalama süresi, sekiz yıl.

- İkinci evlilikten önce ortalama bekleme süresi, üç yıl.

- Boşanmaların yüzde 69’unu kadın istiyor.

Haberin Devamı

- Çift terapisinin başarı oranı, yüzde 50.

- Boşanan bir çiftin tekrar birbirleriyle evlenme oranı, yüzde 6.

- Evlenmeden önce en az üç sene birlikte olmak, boşanma oranını yüzde 50 azaltıyor.

- Dünyada evlenme oranı git gide azalırken, boşanma oranının arttığını görüyoruz.

- En çok boşanma oranı olan ülke, yüzde 87’yle Lüksemburg.

- Ardından yüzde 65’le İspanya ve yüzde 55’le Fransa geliyor.

- En düşük boşanma oranıysa, yüzde 0.24’le Libya.