Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

AHMET Davutoğlu sigara içmez ama bir gece “4 saatte 4 paket sigarayı paylaştığını” da eklemeliyim.
Kiminle mi?
Anlatayım:

2010 yılında Ahmet Davutoğlu Balkanlar’da yoğun uçuş trafiğindeydi.
Amaç Boşnakları Sırplara karşı “barış temelinde” güvenceye almaktı.
Bunu başardı.
Sırbistan parlamentosu 30 Mart 2010’da -bütün dünyayı hayretler içinde bırakan- bir karar aldı; bu kararla Sırp parlamentosu, Sırpların Bosna’da gerçekleştirdiği Srebrenitsa Katliamı’nı kınıyordu.
Bir Sırp Dışişleri Bakanı’nın “Balkanlar’da hiçbir sorun Türkiye’siz çözülmez” diye konuşmasını da not edin.
Balkanlar’daki “savaş rüzgârları” yerini “barış esintilerine” bırakıyordu.

DAVUTOĞLU, ‘VER BİR SİGARA’

BALKANLAR’DA bu sonucu elde etmek hiç de kolay olmadı.
Günler ve geceler boyu süren müzakereler yürütüldü.
Davutoğlu’nun uçağı Saraybosna ile Belgrad arasında az sefer yapmadı.
Hatta bu mekik diplomasisi sırasında bazı kritik görüşmeler Saraybosna havaalanında gece yarısından sonra yapıldı.
Ahmet Davutoğlu’nun ağzına sigara sürmüşlüğü yok.
Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı Haris Sladziç ise bir sigara tiryakisi.
Sırbistan ile normalleşme sürecinde son derece stresli geçen müzakerelerin birinde Sladziç bir kenara çekilip yine sigarasını yaktı.
Davutoğlu, Sladziç’in sıkıntısını paylaşmak için yanına geldi, “Ver bir sigara da ben içeyim” dedi.
O gece 4 saat süren müzakereler bittiğinde 4 paket sigara da bitmişti.

BUGÜN BAŞKAN, YARIN BAŞBAKAN

AHMET Davutoğlu dün AK Parti Genel Başkanı seçildi.
Başbakanlığa bir adım kaldı.
Davutoğlu’na ve Türkiye’ye hayırlı olsun.
Yukarıdaki satırlara dönelim.
Davutoğlu’nun başbakanlığıyla yeni süreç hayli zorlu geçecek.
İçeride “Kandil’in de devrede olacağı” çözüm için yol haritası... Güneydoğu ve Doğu sınırlarımızdaki yangın kıvılcımlarının Türkiye’ye sıçramasını önlemek... ABD Federal Bank’ın küresel ekonomiyi karıştırması beklenen kararının dalgalarında dümeni sağlam tutmak...
Davutoğlu sigara içen çalışma arkadaşlarına “Ver bir sigara da ben içeyim” diyecek mi zaman zaman?
Hatta “paketler tüketilecek mi?”
Bilemem...
Ama çetin bir yolun başında.

KONGREDE BİR BAŞKA DAVUTOĞLU

GENEL Başkan seçildiği AK Parti kongresinde bugüne kadar alışmadığımız bir Davutoğlu vardı kürsüde.
O sakin, yüzünde sürekli çeyrek gülümseme taşıyan, sesini yükseltmeyen Davutoğlu yerine diplomasi masası kadar seçim otobüsü üzerinden miting alanlarında da belagat sınavını geçeceğini gösteren bir Davutoğlu.
Siyaset gömleğini giyince ses, duruş, beden dili de değişiyor.
Recep Tayyip Erdoğan kendisine “halef” seçerken diğer ölçütlerin yanı sıra bu özelliği de dikkate alarak karar vermiş olmalı.
Çünkü...
Hedefi daha uzun soluklu bir sürecin uç noktasında.
Davutoğlu yönetiminde AK Parti 2015 genel seçimlerinde en az 330 milletvekili çıkarmalı hatta “garanti” için 5-10 fazlasını.
Bu sayı ile “Türkiye’ye başkanlık ya da yarı başkanlık sistemini düzenleyen yeni bir anayasayı referanduma götürebilecek” tabandır.
Davutoğlu’nun Başbakan olarak icrayı, parti Genel Başkanı olarak örgütü hedefe taşımak yükü omuzlarında.
Davutoğlu yeni dönemde “Çankaya’yla aralarında kimsenin ayrışma beklememesi gerektiğini” güçlü ifadelerle vurguladı.
Gene de “Cumhurbaşkanlığı sistemi” diyebileceğimiz -bir bakıma- “birlikte yönetim” henüz geleneği, örfü, âdeti olmayan bir “ilk.”
AK Parti ve devlet yönetimi ötesinde bir de “muhalefet” penceresinden bakılırsa siyaset sahasında “çift santrforlu” bir rakiple oynayacaklar bu defa.
.......................
(*) Gürkan Zengin’in “HOCA” kitabından, sayfa 441-443