Gündem Çift cinsiyetli çocuğun dramı

Çift cinsiyetli çocuğun dramı

26.03.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Erzurum Yakutiye’de gecekonduda yaşayan, at arabası ile kâğıt toplayarak ailesinin geçimini sağlayan Orhan A. kızı A.’yı (13) hipertansiyon, adrenalin yetmezliği, astım, panik atak, göz damarında yırtılma, kalpte iki kaçak ve romatizma nedeniyle bir yıldır hastaneye götürdüklerini söyledi.

Çift cinsiyetli çocuğun dramı

İki ay önce duydukları karşısında şok olduğunu belirten Orhan A. şunları anlattı: “Doktorlar, ‘çocuğunuz çift cinsiyetli’ deyince annesi ile ne yapacağımızı şaşırdık. Yavrumun çektiği onca hastalık yetmiyormuş gibi bir de bu çıktı. Bu durum onu da perişan etti. Okulun en başarılı öğrencilerinden birisiydi. Ama o çok sevdiği okulunu da bıraktı. Kızımın psikolojisi bozuldu. Erzurum’daki doktorlara götürdüm ama burada yapılacak bir şey olmadığını, İstanbul veya Ankara’ya götürmemi söylediler. Sefalet içinde bir hayatımız var. Kızımın ilaçlarını bile alamaz durumdayım. Artık çocuklarıma bakamaz oldum.”

Haberin Devamı

Akraba evliliği

Büyük kızları 19 yaşındaki Sedanur’un da yüzde 25 zihinsel engelli olduğunu ifade eden anne Nejla A. ise “Çocuklarımız akraba evliliğinin kurbanı. Çift cinsiyetli olan kızım, ağrılarından geceleri uyuyamıyor. Evladım gözlerimin önünde eriyip gidiyor. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Ona hiçbir şey yapamamak beni kahrediyor. İmkânım olsa, canımı veririm. Başta Sağlık Bakanımız olmak üzere devlet büyüklerimizden yardım elini uzatmalarını istiyoruz. İnşallah gelinlik giymek ona da nasip olur” dedi.

Arkadaşları öğrenince okulu bıraktı

Çift cinsiyetli yaşamanın zor olduğunu ve bu durumdan çok utandığı için ortaokulu bıraktığını söyleyen 13 yaşındaki A.A. ablaları ve arkadaşları gibi kız olmak istediğini söyledi. Büyüdüğünde doktor olup kendisi gibi yoksul ve mağdur çocukları ücretsiz ameliyat edeceğini belirten A. A. dramını anlattı: “Bu durumdan utanıyorum. Herkes beni kız biliyor. Sınıftaki arkadaşlarımın bazıları durumumu öğrenmiş. Aralarında gizlice konuştuklarını görünce üzüntüden bayılmışım ve hastaneye kaldırmışlar. Artık bunları yaşamamak için okula gitmeme kararı aldım. Tek isteğim tedavimin yapılması. Çoğu gece başımı yorganın altına sokup saatlerce ağlıyorum.” l TURGAY İPEK DHA