Gündem Çocuklarımızı bırakın

Çocuklarımızı bırakın

02.06.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Çocukları terör örgütü tarafından kaçırılan aileler, evlatlarının yolunu gözlüyor. Üzüntüden hasta olduğunu söyleyen bir anne oğluna ‘Teslim ol evine dön’ çağrısı yaparken, PKK’nın kaçırdığı oğlu için endişelenen bir baba da ‘Oğlumu bıraksınlar’ diye feryat ediyor

Çocuklarımızı bırakın

Çocuklarının terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığı gerekçesiyle 2014 yılında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde uzun bir süre oturma eylemi yapan aileler, aradan geçen 2 yılın ardından Milliyet’e konuştu. Ailelerden bazıları çocuklarının kendi isteğiyle örgüte katıldığını söylerken bazıları da PKK tarafından zorla kaçırıldığını ifade etti. Ailelerin çocuklarına ortak çağrısı “Evinize dönün” oldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz pazar günü Diyarbakır dönüşü yaptığı konuşmada, terör örgütü PKK’nın kaçırdığı gençlerin ailelerini kastederek, “Annelerin gözyaşlarını unutamayız” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın işaret ettiği anneler, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin önüne çadır kurarak çocuklarının geri getirilmesi için aylarca oturma eylemi yapan annelerdi. Aradan geçen süreçte o ailelerin bazıları çocuklarına kavuştu, bazıları da hâlâ evlatlarının akibetlerinden habersiz.

‘Her gün ağladım’
Diyarbakır’da 1 Mart 2014 yılında ortadan kaybolan 14 yaşındaki Abdullah Kan’ın ailesi de o eyleme katılan ailelerden biriydi. “14 yaşındaki bir çocuk annesinin dizinin dibinde olmalıdır” diyen Kan’ın annesi Keve Kan, “Oğlum zorla mı kendi isteğiyle mi gitti bilgim yok. Ama o yaştaki bir çocuğun evinde olması gerekiyor. Kendi isteğiyle gitse ne olacak ki? Benim oğlum henüz lise öğrencisiydi çocuktu. 2 yıl oldu oğlum tek bir haber almış değiliz.

Oğlum gittikten sonra her gün ‘Acaba sağ mı değil mi’ diye ağlıyorum. Üzüntüden 2 yıl içerinde, şeker ve tansiyon hastası oldum. 2 ay boyunca oğlum serbest bırakılsın diye oturma eylemi yaptım. Bir şey değişmedi. Hem devletin hem de HDP’lilerin ‘Çocuklarınızı getireceğiz’ diye bize verdiği sözler utulmadı. Oğluma diyeceğim şey; teslim olup, evine dönsün” dedi.

17 yaşındaki oğlu Ali Karaşin’in PKK tarafından zorla kaçırıldığını iddia eden babası Ahmet Karaşin de, “Oğlum lise öğrencisiydi. Kaçırıldığı gün de sabah camiye gidiyorum diye evden çıkmış. O günden sonra da oğlumdan haber almış değiliz. Oğlum iki yıldan fazla bir süredir kayıp. Ölü mü, sağ mı, sağlık mı bir bilgimiz yok. Başvurmadığımız yer kalmadı. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Selahattin Demirtaş bize yardımcı olacaklarını söyleyip, çocuklarımızı geri getirecekleri yönünde söz verdiler. 2 yıl geçti, ne bir açıklama ne bir bilgi verildi bize. Kandil’e kadar mesaj gönderdik. Ama oğlum hakkında bir bilgi yok. Bu çocuk yer yarıldı da içine mi girdi? Oğlumun bırakılmasını ve eve gönderilmesini istiyorum” diye konuştu.

‘Kızım zorla kaçırıldı’
Diyarbakır’da 2014 yılında kaybolan diğer bir isim de 21 yaşındaki S.U. Kızları kaybolduktan sonra 40 gün boyunca eşiyle birlikte oturma eylemi yaptığını söyleyen baba F.U. “Kızım Mart 2014’te zorla kaçırılmıştı. Bunu biz de herkes de biliyor. Ama kimsenin bir şey yaptığı yok.

Yaptığımız onca çağrıya ne devlet ne de PKK karşılık verdi. Kızım kaçırıldıktan 6 ay sonra gelip teslim oldu. İnsanların çocuklarını zorla götürmesinler. Hem aileler hem de çocuklar perişan oluyor” ifadelerini kullandı.

‘Aileyi perişan etti’
Kızı F.A. için oturma eylemi yapan annelerden Keje Aydemir de şunları anlattı; “Kızımın ilk gidişi değil. 2011 yılında da üniversite okurken gitmişti. 1 ay kaldıktan sonra araya aracılar koyarak gidip Diyarbakır’dan aldık. 1 yıl boyunca evde kaldı okula da göndermedik. Sonra tekrar okula gönderdik.

Ama kızım 21 Diyarbakır nevrozunda yeniden ortadan kayboldu. Kızımın gidişi tüm aileyi perişan etti. Yıllar oldu kızımdan haber aldığımız yok. Her gün ölüm haberleri alıyoruz. Ölüm haberleri geldikçe acaba kızım da bunların içinde mi diye düşünüyorum. Kızımın artık dönmesini istiyorum.”

Haberin Devamı

‘Arkadaş kurbanı oldu’

Dicle Üniversitesi muhasebe bölümü öğrenci olan ve 10 Eylül 2013 yılında PKK’ya katılan V.Ç. de 6 ay önce teslim oldu. V.Ç.’nin annesi M.Ç. oturma eylemine katılan annelerden biriydi. Oğluna kavuşan şanslı annelerden biri olan Ç., “Duyduğumda geri dönmesi için yapmadığımız kalmadı. Son olarak 2 ay oturma eylemi yaptık. Benim gibi onlarca anne de, çocuklarının serbest bırakılması için çağrıda bulundu. Oğlum 6 ay önce de pişman olduğu için, gelip teslim oldu. Arkadaş kurbanı olmuş. Arkadaşları aklını çelmiş. Bir zorlama yok kendi isteğiyle gitti. Döndüğünde psikoloji bozulmuş durumdaydı. Eve kapandı dışarı çıktığı yok. Biz de 2 yıl boyunca ne yapıp ettiğini sormuyoruz. Zaten sorduğumuz da gidişi ile bir açıklama yapmıyor” diye konuştu.

Erdoğan ne demişti?

Erdoğan, örgütün hedefindeki gençlerle iligili şunları söylemişti; “O gençler, kızlarımız dağa kaçırıldı, kendileri gitmedi. Kaçırılan evlatları için Diyarbakır Belediyesi’nin önünde ağlayan o anneleri bir kenara bırakamayız. O annelerin gözyaşlarını unutamayız. Gençlerin hükümetin baskısından dolayı dağa çıktıkları yönündeki iddialarının gerçekle hiç bir alakası yok. Zira örgütten kaçıp teslim olanların anlattıkları ortada. Gerçeği gören gençler, tekrar annelerine babalarına dönmeye başladılar. Bu süreci çok iyi yönetmeliyiz ki dağda kalanları çekebilelim.”