Cumartesi “Beni en çok Mert’in duygu aktarımı şaşırttı”

“Beni en çok Mert’in duygu aktarımı şaşırttı”

06.02.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Mert Fırat ve Jülide Özçelik, 13 Şubat’ta aşk şarkılarının söyleneceği bir konserde buluşacak. Mert Fırat’ın daha önce şarkı söylediğini bilmeyen Özçelik; “İlk dinlediğimde çok şaşırdım. Yargılamadan gönül kulağıyla dinlemek lazım” diyor

“Beni en çok Mert’in duygu aktarımı şaşırttı”

Caz müzik sanatçısı olarak tanımlanmayı sevmese de Türkçe caz şarkılarıyla büyük bir hayran kitlesine sahip olan Jülide Özçelik bu defa ters köşe bir projeyle hayranlarının karşısına çıkıyor. 13 Şubat Cumartesi günü Zorlu PSM sahnesinde Sevgililer Günü konseptinde aşk şarkıları seslendirecek olan Özçelik’e oyuncu Mert Fırat ve İstanbul Senfoni Orkestrası eşlik edecek. Kısacası aşk şarkıları senfonik aranjmanlarla yeniden hayat bulacak. Provalarını bitiren ve heyecanla konser gününü bekleyen ikiliyle bir araya geldik. Öğrendik ki Mert Fırat çok çalışkan bir öğrenci, Jülide Özçelik ise her yere tencerelerle yemek taşıyan anaç bir kişilik...

Haberin Devamı

-Jülide Özçelik ve İstanbul Senfoni Orkestrası’yla sahneye çıkma fikrini nasıl kabul ettiniz?

Mert Fırat: Aslında Jülide’nin ekibinden Zümra’yla (Oktayoğlu) daha önceden tanışıyorduk. Bir gün aradı ve “Bizim bir konser planımız var, sen Jülide ve İstanbul Senfoni Orkestrası birlikte sahneye çıkacaksınız, ne dersin?” dedi. “Ya ben nasıl yaparım, başarabilir miyim” falan diyorum ama bir yandan da Jülide’nin büyük hayranıyım. Daha önce birçok arkadaşımızla böyle projeler için konuşmuştuk fakat tamamen kendimle ilgili olarak biraz mesafeli durmuştum tekliflere. Jülide benim için özel olduğundan kabul ettim. Zaten Jülide’yle sahneye çıkmak benim için çok heyecan veren bir durum. Bir de İstanbul Senfoni Orkestrası bizimle olacak. Zaman daraldıkça iyice heyecanlanıyorum.

Haberin Devamı

Jülide Özçelik: Ben Mert’le tanışmamıştım daha önce. Senfoniyle konser yapma projesi vardı sadece. İstanbul Senfoni Orkestrası yönetimi “Biriyle düet yapılırsa güzel olur” demiş. Ondan sonra “Mert Fırat’la anlaştık” dediler. Ben de “Allah Allah Mert Fırat şarkı söylüyor mu?” dedim kendi kendime. Oyuncu olarak çok beğeniyordum ama şarkı söylediğini bilmediğim için çok şaşırdım.

“Konservatuvarda zorunlu şan eğitimi alıyoruz”

-İlk işiniz dinlemek olmuştur sanırım. Fikriniz ne oldu?

Jülide Ö.: İnanamadım. Gerçekten çok şaşırdım. Ben çok zor beğenirim. Benim için “Şan eğitimi aldım, tekniğim süperdir” gibi özelliklerden ziyade duygu önemlidir. Karşı tarafa bir duygu aktarımı yoksa hiçbir şey ifade etmez.
O yüzden Mert’in duygu aktarımına çok şaşırdım. İnsanlar da şaşırıyor. Beni kim arasa “Gerçekten çok iyi, dinlemeniz lazım” diyorum. Müslüm Gürses’in “Nilüfer” şarkısını söylemiş Mert daha önce onu dinledim. Şaşırdım, canlı olmadığı için mi diye bile düşündüm. Sonra canlı da dinleyince çok etkilendim.

-Hiç müzik eğitimi aldınız mı?

Mert F.: Konservatuvarda oyunculuk eğitimi alırken şan ve toplu ses eğitimi zorunlu veriliyor. Dört yıl boyunca hem şan tekniği veriliyor hem koro olarak çalıştırıyorlar.

-Okul sonrası ilk “Bir Varmış Bir Yokmuş” filminde şarkı söylediniz değil mi?

Haberin Devamı

Mert F.: “Nilüfer” şarkısı “Bir Varmış Yokmuş”un final sahnesinin şarkısıydı. İlksen Başarır ve Kalan Müzik de soundtrack’ini yaptılar filmin. Sonra Kalan Müzik buna bir klip çekelim dedi. Ortaya elimizde olan görüntülerden bir klip çıktı. Filmin tanıtım videosu gibi bir şey oldu. Çaptan düşmüş bir rock solistini oynadığımdan birkaç şarkı daha söyledim o film için. Sonrasında da iki defa TEGV’in gecelerinde sahneye çıktım.

“Antrenmanlı olmak iyi olmak değildir”

-Çok da antrenmanlı sayılmazsınız o halde...

Mert F.: Yok, çok antrenmanlı değilim tabii ama çok da uzak değilim arada bir yerdeyim.

Jülide Ö.: İşte çok antrenmanlı olmak çok iyi olmak anlamına gelmiyor.

-Provalar nasıl geçti?

Jülide Ö.: Gerçekten güzel geçti. Aslında konser benim konserim olacaktı Mert iki parçayla konuk olacaktı. Sonra olay büyüdü ve ikili konsere dönüştü. Parça sayısını artırmamız lazımdı, dolayısıyla da daha çok çalışmamız gerekti. Provalarımız bitti zaten, son rötuşlarımızı yapıp tamamlayacağız.

Haberin Devamı

-İlk provada enerjiniz tuttu mu?

Jülide Ö.: Tabii tabii. Ben çaktırmadım Mert’e yelkenleri suya indirmesin diye yeni söylüyorum ama Mert çok mütevazı bir insan.
“Sen ne dersen onu yapalım, en iyisi olsun” dedi. Çok çalışkan bir öğrenci. Bana hocam dediği için böyle söylüyorum. Önyargılardan uzak durup gönül kulağıyla dinlemek lazım.

Mert F.: Beklentiyi yükseltmeyelim. Jülide’nin mesleğe ve hayata tutunma enerjisi çok acayiptir. Çok şefkatli ve anaç bir yönü vardır. Kendi hiç derdi yokmuş gibi herkesin derdiyle ilgilenir. Benim de her şeyimle ilgilendi. Yardımcı oldu. Sürecin tamamında da bana destek oldu. Ön planda olmayı sevmemesine rağmen bu proje için her şeye tamam dedi.

“Caz konseri diye bir algı oluşmasını istemem”

-Enerjiniz bu kadar tuttuğuna göre belki bundan sonra Jülide hanımı sizinle birlikte bir filmde seyrederiz.

Mert F.: Şarkıcılık, oyunculuk, ressamlık diye ayırıyoruz ya. Benim için hiç ayrılmıyor onlar. Kişiye bir gün ilham geliyor fırçasıyla ifade ediyor kendini. Bir başkası bir desen çalışıyor, bazısı yazıyor. Aslında hepimiz değişik alanlarda değişik biçimlerle kendimizi ifade ediyoruz. Ben eminim Jülide’den çok iyi bir oyuncu olur. Canımı sıkkın, mutlu mu, heyecanlı mı Jülide’nin gözünde görürsünüz. Mutlaka bir projede yer alırız.

Haberin Devamı

-Bu bir caz konseri mi olacak? Hangi parçaları seçtiniz?

Jülide Ö.: Ben bu konuya bir açıklık getirmek istiyorum. Ben kendimi hiç bir zaman caz sanatçısı olarak tanımlamadım. Fakat yaptığımız albümlerin armonik olarak caz olduğu gerçek. Bundan ötürü de ben caz sanatçısı oldum. Benim için iyi müzik-kötü müzik, iyi şarkıcı-kötü şarkıcı var. Ben şarkıcıyım ve yüreğimi hoplatan şarkılar söylemeyi seviyorum. İnsanlar “Biz caz dinlemeye gidiyoruz” diye gelsinler gibi bir derdim yok benim. Yüreklerini ferahlatacak ve mutlu olacakları müzik dinlesinler istiyorum. Benim tek derdim bu. Caz konseri diye bir algı oluşmasın. Mert’le şarkı seçerken onun da içine sinen parçalar olmasına dikkat ettim özellikle. Her defasında “Bak sevmediysen olmasın, çıkaralım” dedim.

Mert F.: Ben Jülide’nin müzik zevkine sonsuz güvendiğim için
her şeyi ona bıraktım aslında. Birkaç şarkıya niyetlendim, bir tanesi de oldu. Birbirine uyumlu parçaları bir araya getirdik. Güzel bir iş olacağına eminim. İnsanlar gelsinler, rehabilite olup gitsinler.

Jülide Ö.: İnsanlar da çok heyecanlı. Sosyal medyadan çok fazla mesaj alıyoruz.

Mert F.: Ankara’dan ve Bursa’dan otobüs tutup gelen insanlar var. Antalya’dan keza öyle iki otobüsle gelenler var.

-Projenin devamı olacak mı? Belki başka şarkıcılarla düetler yapmaya devam edersiniz?

Jülide Ö.: Mert’ten sonra bir başkası zor olur açıkçası. Belki bu projeyi başka illere taşırız, belki de Mert’le birlikte bir albüm yaparız. Kalıcı bir şeyler yapmak gerektiğine inanıyorum.

“Albüm kaydına düdüklü tencereyle yemek taşıdım”

- Jülide hanım, internette hakkınızda yazılan yorumları okudum. Bir kişi sizi “Tiramisu sesli kadın” diye tabir etmiş.

Jülide Ö.: Evet biliyorum onu. Çünkü o yorumu yazan albüm kayıtlarımızı yapan Cem adında bir arkadaşım. Kayıtlar sürecinde sanki dağ başındaymışız ve aç kalacakmışız gibi düdüklü tencerelerle yemekler götürüyordum. Börekler, çörekler, arada dışarıdan lahmacun söylemeler... Ne o, biz kayıt yapacağız! Tiramisu götürmüştüm bir gün yine çok beğenmişti,
o yüzden öyle diyor.

-Sizinle olan provalarında da yaşandı mı böyle şeyler?

Mert F.: Olmaz mı canım. İşte az evel bu yüzden çok anaç olduğunu söyledim Jülide’nin. Bizim provalarda da bir gün olsun eli boş gelmedi. Lahmacunlar, fıstıklı tatlılar, anlatmakla bitiremem. Sürekli yediriyor bize.

Etkinlik tarihi: 13 Şubat

Saat: 21.00

Mekan: Zorlu Performans Sanatları Merkezi, Ana Tiyatro

Bilet Fiyatları: 50, 75, 120, 150, 180 lira. Biletlere www.biletix.com,

www.zorlucenterpsm.com sitelerinden veya Zorlu gişelerinden ulaşabilirsiniz.