Ege '105 davadan 3’ü kaybedildi'

'105 davadan 3’ü kaybedildi'

11.10.2018 - 03:33 | Son Güncellenme:

Mimarlar Odası Şube Başkanı Halil İbrahim Alpaslan’la ‘Dünya Mimarlar Günü’nde buluştuk, İzmir’i ve kente dair projeleri konuştuk

105 davadan 3’ü kaybedildi

Her sene Ekim ayının ilk haftası Mimarlar Günü olarak kutlanıyor. İzmir’de de Mimarlar Odası tarafından hafta boyu süren etkinlikler düzenleniyor. Kente nitelikli mimarlığı kazandırmak amacıyla ünlü isimler ve fark yaratan projeler İzmirlilerle buluşuyor. Bu yılın teması ise, “Mimarlık daha iyi bir dünya için”. Bu bağlamda Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Halil İbrahim Alpaslan ile İzmir’i ve kentte sürdürülen projeleri konuştuk. Ve tabii, kentte tartışma yaratan projelere karşı açtıkları davaları... “Sürekli davalarla gündeme gelmek yorucu değil mi?” sorumuza Alpaslan, “Öyle evet... Ama bu bizim kamusal sorumluluğumuz. Son 5 yılda 105 dava açtık. Sadece 3’ünü kaybettik” dedi.

Haberin Devamı

- Dünya genelinde doğayla dost yeşil projeler gündemde... Bu anlamda İzmir’i nasıl buluyorsunuz?

Çok çevreci olduğumuzu, örnek projelerimizin bulunduğunu söylemek zor. Tam aksine olumsuz örneklerle karşılaşıyoruz. Uygulanan projeler, tarım arazilerinin yapılaşması, kent içinde yoğunluğun artırılması, kentin mikrokliması ve altyapı sorunlarını artırması açısından değerlendirilebilir. İstisnai olarak bir takım deneysel uygulamalar olabilir tabii, ama bunlar çok az.

- Sizce İzmir’deki belediyeler yeterince çevreci mi?

Değil.

- Bununla ilgili bir işbirliği yapıyor musunuz?

Hayır. Şu an ne yazıkki belediyelerimizin gündemi çevre değil, yapılaşmaya yönelik konular var. Çevreye zararı olacak yapıları engellemeye çalışıyoruz. Belediyeleri hiçbir zaman bizim tarafta görmüyoruz.

Haberin Devamı

- Siz belediyelerle birlikte ‘çevre’ projeleri üretmek yerine, davalarla sürekli savaş halindesiniz sanırım. Bu yorucu da olmalı..

Evet. Ama bu bizim kamusal sorumluluğumuz. Bizim hem meslektaşlarımız hem de kamuya karşı sorumluluğumuz var.

- İzmir’de sağlıklı kentsel dönüşüm yapılıyor mu?

Kentte sıklıkla işyeri olarak planlanmış ya da konut dışı olarak planlanmış yerlerde tekil müdahalelerle parsel bazında konuta dönüştürmelerle çok karşılaşıyoruz. Bu ciddi sorun. Çünkü siz orayı konut alanı olarak planlamamışsınız; okul, yeşil alan ayırmamışsınız. Dolayısıyla ortaya kentsel sorunlar çıkmaya başlıyor. Uzun süredir bunlarla mücadele ediyoruz. Son zamanlardaki büyük konut alanlarının çoğu böyle. Biz hukuki mücadele veriyoruz, hep kazanıyoruz. Çünkü kanunlarda böyle yazıyor. Siz iş merkezi olarak planlanan yeri, konuta çevirirseniz mahkeme bozar.

- Davaların sonucunda ne oluyor?

O süreye kadar inşaat devam etmiş oluyor. Belediye karar sonrası hemen yeni plan yapıyor. Ona da dava açıyoruz. Onu da kazanıyoruz ama bu süreçte yapı tamamlanıyor. Biz bu mücadelede belediyeyi, bakanlığı yanımızda göremiyoruz, buna üzülüyoruz, şaşırıyoruz. Aslında onlar da sermaye değil, kamu adına orada bulunuyorlar.

- Kaç davanız var?

Son 5 yılda 105 dava açtık. Sadece 3’ü kaybedildi.

Haberin Devamı

- İzmir, Kordon’u, Çeşme’si, Alaçatı’sı, denizi, kızlarıyla tanınıyor. Agora, Kadifekale ya da diğer tarihi mekanlarla gündeme gelmiyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?

İzmir tarihi bir zenginliğin üzerinde oturuyor. Yeşiloava’yı da hesaba katarsanız çok nitelikli tarihi yapılara sahip. Bornova Belediyesi Yeşilova ziyaretçi merkezini inşaa etti. O Türkiye’de bir ilk. Hatta dünyada da sayılı neolitik merkezler arasında. Orayı da mutlaka görün. O dönemden yapılar pek kalmaz günümüze.

- Tanıtım eksikliği mi var?

Olabilir. Belki daha çok duyurulması gerekir. Sonra antik dönemlere glediğimizde Smyrna kenti önemli. Hem Bayraklı’daki Tepekule hem de Helenistik dönemde kent Kadifekale eteklerine taşınıyor. Oradaki Agora, Akropolü ile önemli. Belediyenin orada da çalışmaları var. Agora çok daha sıkışıktı. Son 10 yılda çevresini kamulaştırdılar, arkeolojik alanı büyüttüler. Aslında güzle çalışmalar var.

- İzmirlilerde kenti koruma bilinci ne düzeyde?

Avrupa ile karşılaştırırsanız yeterli değil ama 50 yıl öncesinin İzmirlileri ile karşılaştırırsanız daha bilinçliler.

Haberin Devamı

‘KÜLTÜRPARK YEŞİL KALMALI’

- İzmirliler Kültürpark’tan yararlanıyor mu?

Bize göre orası bir park. Bir yeşil alan olarak kullanılması gerekiyor. Buna uygun kullanımlar mümkün. Bunu destekleyecek üniteler olabilir. Gazinolar, restoranlar rehabilite edilebilir. İşletmesi iyi hale getirilebilir. Spor alanı olarak kullanılabilir. Oradan fuar kulanımı beklememiz gerekiyor. Gaziemir’deki yeni binalara taşındı. Birçok Avrupa kentlerinde parklar var zaten. Hayatımdaki en büyük ağaçları Milan şehrini göbeğinde gördüm.

- Yüksek duvarlardan fuarı göremiyoruz...

Bazıları o duvarlar için kaldıralım diyor ama bazıları da parkın geçmişini parçası diyor.

- Peki, duvarlar yarıya indirilse?

Biz sonuçta projeyi değil yapım yöntemini tartışmak istiyoruz. Şurada bile beyin fırtınası yaptık orta yerde buluştuk. Her iş böyle yürümeli kentte. Ama olmuyor. işler şöyle oluyor; belediye başkanı duvarları yıkın diyor. Ya da tam tersi daha da yükseltin deniliyor! Bu gibi kararları alırken birazcık masaya yatırmak lazım.