Ege Çukur kent!

Çukur kent!

15.02.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:

İzmir fiziki yapısı nedeniyle bir çukura benzetilir. Hatta “İzmir çukuru” tabiri sık sık kullanılır.

Çukur kent

Şehrin fiziki yapısını ifade eden bu kavram son zamanlarda İzmirliler için doğal bir coğrafi kavram olmaktan çıktı. Gündelik hayatı zorlaştıran bir gerçek haline geldi. Şehrin neredeyse her semtinde büyük bölümünde çeşitli kuruluşların yürüttüğü kazı çalışmaları nedeniyle oluşan ya hiç kapatılmamış, ya da özensiz bir şekilde asfaltlanmış çukurlar var. Buna bir de yağmur ve sel sularının yollarda yaptığı tahribat eklenince kent bir köstebek yuvasına döndü. Milliyet Ege Dert Köşesi’ni arayan vatandaşlar, “Uzun atlama konusunda uzman olmaya başladık. Yarın, İzmir’den bir ‘uzun atlama’ şampiyonu çıkarsa kimse şaşırmasın. Araçlarımız büyük hasar görüyor. Yollarda yürüyemiyoruz” dedi.

Kurumlar arasında koordinasyon yok
Aslında şehir içinde yapılacak kazıların vatandaşlara en az zarar vermesi için koordinasyonu sağlamakla görevli bir kurum var. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı AYKOME(Alt yapı Koordinasyon Merkezi) bu işle görevli. Ama nedense şehir içinde kazı yapan kurumlar arasında bu koordinasyon bir türlü sağlanamıyor. Yıllarca konuşuldu. Aynı yolların farklı kamu kurumları tarafından ikide bir kazılmasının önüne geçilmesi için kurullar oluşturuldu. Bu kurullara Valiler, belediye başkanları başkanlık etti. Ama bir türlü başarı sağlanamadı.

Köstebek yuvasına dönen yamalı yollar
Konun bir de bozulan yolların asfaltlanması yönü var. Kazıyı yapan kurum, AYKOME’ye asfalt bedeli ödüyor. AYKOME de yolları kapattırıp üzerine asfalt attırıyor. Ancak, sadece kazılan kısımların üzerine asfalt atıldığı için yollar yamalı bohçaya dönüyor. Vatandaşlar, “Bu yamalı yolların en fazla birkaç yıl idare edeceği, ondan sonra yolun tamamının yeniden asfaltanması gerektiğini bilmek için mühendis olmaya sanırım gerek yok. Asfaltlanan yollara çıplak gözle bir kez bakan biri bu durumu açıkça anlıyor” diye konuştutu. n ANIL ÇINAR


Pahalı ama konforlu otopark
Dert Köşesi’nde yer alan “Yarım Saatlik Otopark 5,5 TL” başlıklı şikayete, TAV İzmir Terminal İşletmeciliği A.Ş’den açıklama geldi.
TAV İzmir Terminal İşletmeciliği Genel Müdürü F. Erkan Balcı imzasıyla gönderilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Yazınızda belirtilen ücretler işletmesi tarafımızca yapılmayan İç Hatlar Otoparkı’nı işaret etmektedir. Ancak, işletmesi tarafımızca yapılmakta olan Dış Hatlar Terminali Otoparkı için aşağıdaki açıklamayı yapmakta fayda görmekteyiz. TAV İzmir Terminal İşletmeciliği A.Ş. olarak işletmesini yapmakta olduğumuz Dış Hatlar Terminali ve kapalı otoparkı, Devlet Hava Meydanları İşletmesi ile tarafımız arasında yapılmış bulunan “yap-işlet-devret” sözleşmeleri çerçevesinde yürütülmekte ve ücret tarifesi belirlenmektedir. Otoparkımız 24 saat güvenlik personelimiz tarafından kontrol altında tutularak, en üst seviyede güvenlik ve emniyet şartları içerisinde, yine 24 saat kapalı devre kamera sistemleri ile takip edilmektedir. Ayrıca kapalı ve çok katlı olan otoparkımız yolcu ve yolcu yakınları için dış hava şartlarından korumalı ve son derece de konforlu bir park imkanı sağlamaktadır.”


Hastane önünde sağlıksız satış
Amacım hiç kimsenin ekmeğiyle, aşıyla ve işiyle uğraşmak değil. Ancak her şeyin sağlık koşullarına
uygun bir şekilde yapılması gerekiyor. Sağlık kuruluşu önlerinde sağlıksız ürün satışları yapılıyor. Hastane kapısında işportacılar cirit atıyor, insanların sağlığıyla oynuyor. Yeşilyurt’taki Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi de bunlardan biri. İlgililerin bu konuda
duyarlılık göstereceğini ümit ediyorum. Mehmet Kuradan

Parkta huzur yerine sıkıntı
Gaziemir’de Emlak Bankası Konutları dahilindeki Mimoza Park çevresinde oturuyoruz. Bu park şu an çevre sakinlerine büyük sıkıntı veriyor. Günün her saatinde bazen 10-15 kişilik gruplar halinde buraya gelen yüksek sesle konuşan, küfür savuran gençler var. Burada içki içenler de oluyor. Çocuklarımız, balkonlardan, ya da percerelerden onları izliyor. Artık kadınlar ve kızlar özellikle gece belirli bir saatten sonra bu parktan geçmeye bile korkar hale geldi.
Çevre sakinleri

Otobüsler hem az hem de eski
Mimar Sinan Mahallesi sakinleri, hastaneler ve okullar bölgesinde bulunduklarını belirterek, “Fakat ESHOT’un sağladığı ulaşım olanakları bu yoğunluğu kaldıracak güçte değil. Mahalleden geçen ‘216’ ve ‘217’ numaralı otobüsler 45 dakikada bir geçiyor. Toplu taşıma ile ilgili bir başka şikayetimiz ise ‘216’ ve ‘217’ numaralı hatlarda çalışan otobüslerin çok eski olması. Hastanelere gelip giden hastalar eski otobüslerde büyük sıkıntılara maruz kalıyor yaşıyor” diye konuştu.

Çimler araçların altında eziliyor
Bayraklı’ya bağlı Yeni Girne’de bulunan pazar yerinin yakınlarında oturuyoruz. Pazarın kurulduğu günlerde buradaki çimlerin üzerine arabalar park ediyor. Araç sahiplerini ikaz etmemize rağmen kimsenin bize aldırış ettiği yok. Güzelim çimler otomobil lastiklerinin altında eziliyor. Bir de yağmur yağdığı zaman pazar yerinin etrafı çamurlarla doluyor ve vatandaşlar güçlükle buraya ulaşıyor. İlçe belediyemizin bir an önce bu sorunları çözmesini bekliyoruz.
Mahalle sakinleri

Yazarlar