Ege Sen şampiyon ola-cak-sın!

Sen şampiyon ola-cak-sın!

18.03.2021 - 00:00 | Son Güncellenme:

Spor Toto 1. Lig’de Süper Lig yolunda emin adımlarla ilerleyen Altay, Giresun, Tuzlaspor galibiyetlerinin ardından Balıkesirspor engelini de geçti. 3’te 3 yapan siyah beyazları değerlendiren yazarlarımız, “Artık daha fazla kenetlenme zamanı. Geri sayım başladı. Bu sezon hedeflediklerine ulaşacaklar” dedi

Sen şampiyon ola-cak-sın

Bülent Buda: Kappel, savunma arkası koşuya başladığında topu onun adımları ile buluşturmalısınız. Erhan bu işi çok iyi yapıyor. O top, Kappel’in ayağından ya tekrar bir gollük pasa dönüşüyor ya da doğrudan gol oluyor. Ve de ardından Mehmet Erdem’in duran topta sol ayakla topu uzak köşeye yönlendirme gösterisi. Mehmet Erdem bunu ilk kez yapmıyor. Altay öncesi oynadığı kulüplerde en az bir kez yapmıştır. Kaleci Cihan’dan başlayarak tüm savunmanın ve orta alanın katıldığı bir başka etkinlik pas serüveni. Ben izlerken canım çıkıyor bir yanlış yaparlar mı diye. Ama onlar yapmıyorlar. Regattin fark edenler için bu takıma çok şey veriyor. Bence alanın en iyisiydi. Osman Hoca da belli ki bunun farkında. Altay’da sol kanada geçen ya asist yapıyor ya da gol atıyor. Cebrail öyle bir kanıyı destekler gibi üçüncü golü soldan ama sağ plase ile ağlara bırakıverdi. Takım skora ulaştıktan sonra oyuna katılan deneyimliler oyunu bayağı güzel bitirdiler. Osman Hoca da bana inat kulübeden bir altyapı gencini alana göndermiyor. Sorun değil yeter ki kazansınlar.

Haberin Devamı

Fatih Tanfer: Mecburen ben söylemiştim veya yazmıştım demek zorunda kalıyoruz. Sezon başından beri Altay’ın kadrosunun çok üst düzeyde olduğunu ifade ediyordum. Osman Özköylü göreve geldikten sonra takım adına doğruları yaptı. Kadro istikrarını sağladı. Ve adım adım başarılar geliyor. İşte Kappel, Regattin, Erhan Çelenk ve Marco Paixao hücum aksiyonlarında etkili oyuncular. Takım iyi mücadele ediyor. Orta alanda oyunu hızlandıran ve yavaşlatan oyuncular var. Çok iyi üçgenler kuruyorlar ve Balıkesirspor maçında da gördüğümüz gibi oyunun da hakimi oluyorlar. Altay iyi alan savunması yapıyor. Üstüne hızla gelen rakiplerini de önce kontrol ediyor. Sonra da hızlı kontra ataklar yakalıyor. Tribünler boş ancak evindeki taraftarlarını heyecanlandırıyor. Balıkesir’de atılan 3 golün 2’si bekler Mehmet Erdem ve Cebrail’den geldi. Bu bir tesadüf olamaz. Oturmuş kadronun alternatif hücum anlayışı da gelişiyor. Altay’da formül belli. Bundan sonraki maçlarını kazan ve Süper Lig’e çık. Bunu yapacak gücü olduğuna tüm kalbimle inanıyorum. 

Haberin Devamı

Mehmet Demirtaş: Altay’ın en büyük artısı, orta sahasının zenginliği. Siyah beyazlılar için orta alan hayati öneme sahip. Balıkesirspor karşısında da Scuk-Thiam-Regattin üçgeni ile çıktılar. Erhan ve Kappel’in de destekleriyle ideal orta alan kurgusu oluşturuldu. Onlara destek olan hücumcu bek Mehmet Erdem de her maç farklı oynuyor. Attığı frikik golüyle de bu başarıyı taçlandırdı. Nasıl üst sıralarda makas dar, ligin neticesini kestirmek güçse, alt sıralar da bir o kadar karmaşık bir görüntüde. Yani çarşıda işler epey karışık. Yusuf Şimşek’in Balıkesir’i için Altay maçı çok kritikti. Altay’ın güçlük çekebileceğini düşünmüştüm. Ama maç içinde sahada yapılan rotasyonlarla bu işlem çok daha kolay hale geldi. Bunda bir etken de Balıkesir’in adam yerine alan savunması Altay’a özgürlük alanı açtı. Kappel-Erhan’ın kanat değiştirmesi, Cebrail’in bir sağ bekte bir orta noktada topla buluşması, Paixao’nun geriye gelişi, Regattin ile kimi zaman ikili santrfor oynamaları sayesinde Altay’ın tüm saha boyunca oyunu genişletmesine yardımcı oluyor. Az eforla pozisyon bulmak onlar için işten bile değil. Birkaç doğru pasla rakip alana inmeyi başarmaya başladılar. Maça dair bir başka not da Osman Hoca. Kenardaki heyecanlı tavrı takıma sirayet etmiş. Adeta 12. adam olarak sahada. Her bölgede dengeli ve nitelikli bir oyun sergileyen Altay’da son haftalarda özellikle izlerken dikkat ettiğim Cebrail’in bu maçta gol sevinci yaşaması da değerliydi. Liderliğe sadece 2 maç uzaklıktalar. Önceden çok eleştirdiğimiz aksayan yönlerin yerini güzel futbola bırakmasıyla netice elde eden Altay’ın 8 final maçı var. Böylesine derinlikli kadronun bir Süper Lig görmesini çok isterim.

Aman dikkat!

Haberin Devamı

Bülent Buda: Futbolculara fiziksel idmanların yanı sıra zihinsel alıştırmalar da uygulanmalı. İlk maçta Adana’da saçmaladılar, üç puanı armağan ettiler. İki de Menemen’de. Kayıp etti beş. O beş puanı koyun var olan puanların üzerine bakın sıralamada neredesiniz? Saniyeler mesafesinde iki kart nasıl görülür? Bu nasıl bir sorumsuzluktur? Hakem makem geçin bunları. Futbolcular bir de birbirlerine saygı duymuyorlar. Futbolcu ya da takım ismi vermeyeceğim. Ama Menemen’de oldu. Bir tarafın futbolcusu rakip ceza alanında yerde. Öteki tarafın iki futbolcusu yerde kıvrananın başında el kol hareketleri ile ‘Numara yapma kalk ayağa’ diyorlar. Ve o yerde kıvranan futbolcu dışarı alınıp hastaneye götürülüyor. Günün dördüncü maçını izliyorum. Yorgunum. Güzel bir şeyler izleyip içimi serinletme ihtiyacındayım. Bir tanesi Tayfun’un kullandığı uzak mesafeli frikik. Harika vurdu Tayfun. Tam 90’a. Kaleci de aynı güzellikte kornere gönderdi topu. Sarı lacivertli renkler basıyor, istiyor. Lakin final pasları ile bitirici vuruşlar yetersiz. Ne diyelim, o zaman bu manzarada bir puan da iyidir.

Haberin Devamı

Fatih Tanfer: Menemenspor kümede kalma mücadelesinde rakibi olan Adana karşısında 3 puanı kaçırdı. Maç boyunca bir atağı olan Adanaspor’a karşı dirençli oyunu ile rakibine üstünlük sağlamıştı. Ümit Hoca’nın bu maçtan çıkaracağı dersler olduğuna inanıyorum. Pozitif ve doğru futbol ile konsantrasyonun artması başarıyı da artıracaktır. Saha içindeki futbol aklı artık üst düzeye çıkmalıdır. Menemenspor hakikaten iyi bir takım.

Pes etmek yok!

Haberin Devamı

Bülent Buda: Auta çıkmakta olan topu Orhan büyük bir çabayla kale önüne indirdi, Doğukan harika yükseldi. Kusursuz bir kafa darbesiyle topu ağlarla kucaklaştırdı. Maçın bütününde süreyi, savunmada hatasız tamamlayan iki stoper bundan sonrası için Akhisar’ın puslu havasını dağıttılar. Özet olarak güzel bir gündü. Bu aşama ikinci yarının ilk dakikalarındaki Mert’in harika sol plasesi, Selmani’den köşe vuruşuna dönüşmesi Akhisar’ın daha erken öne geçmesini önleyen eylemlerden biriydi. Bu başarıyı sadece bir başlangıç olarak niteleyerek korkulu rüyadan kurtulmanın ön koşulunun daha fazla galibiyetle taçlandırmak büyük ödev olacak.

Fatih Tanfer: Akhisar, Bolu deplasmanında aldığı 3 puanla son yılların gözde ifadesi olan Spor Toto 1. Lig’de kartların yeniden karılmasına neden oldu. Öncelikle Fırat Gül Hoca’yı oyun anlayışı, mücadelesinin artması, takımına verdiği coşku ve öz güven nedeniyle tebrik ediyorum. Akhisar rakibini 1-0 yendi ancak kaleci Selmani’nin kurtarışları olmasa farkı daha da açabilirdi. Akhisarspor bu maçta gördük ki fiziksel ve mental açıdan çok üst düzeydeydi. Devamını bekleriz.

Mehmet Demirtaş: Sahanın her iki yakasında da bulunan üç direği savunan kaleciler Lukac ve Selmani çok büyük profesyonel isimler. Direkt skoru takip edenler bu maçın kısır geçtiğini düşünebilirler ama kalecilerin çıkardığı enfes pozisyonlar neticeye büyük etki etti. Benim Akhisar’da en beğendiğim yönler maçı kazanamasalar dahi her maç bir oyuncu kazanma gayeleri var. Şimdi ki isim ise Doğukan. Mert’i de çok beğendiğimi dile getirmeliyim. Akhisar forması altında çok genç ve pırlanta gibi yetenekler var. Onlara güvenip şans vermeli, yanlarında durulmalı. Bu zafer ile burunlarının ucunu çıkartmış durumdalar.

Kaçan balık büyük olur 

Bülent Buda: Rüzgar sert esiyor. İlk yarı Altınordu rüzgara karşı. Samsun ataklarda önde haliyle. Altınordu standart oyununun uzağında. Hele uçlarda hiç yok gibi. 24’te Samsun 10 kişi. 49’da kaptan Sinan’ın sakatlığı tekrarlıyor. Sergilenen futbol coşkusuz. İkinci yarı rüzgar arkalarında. Belirgin bir kıpırdanma gözleniyor. Ancak karşı kaleyi, kaleciyi, hataya zorlayacak nitelikte değil. İkinci yarıya bir de yoğun yağış damgasını vuruyor. 73’te de Samsun 9 kişi kalıyor. Hani o rakibi hataya zorlayan, şaşırtan pas oyunu, bir iki sağlam şut kaleyi zorlayan. Yok. Maç öylece bitiyor. Maçın TV’deki anlatıcısı Altınordu’nun uçlardaki yani gol bölgelerindeki futbolcularının adlarından hiç söz etmiyor. Neden acaba, oynamıyorlar mı? İyi ki Samsun eksildi. Bu görünümleriyle 11 kişiye karşı yarışamazlardı. Bandırma-Samsun, kayıp 4 puan. Kazandıklarına sayıp durumu idare ediyoruz.

Fatih Tanfer: Maç kritiğimde de ifade ettim. Süper Lig yolunda yarıştığı 9 kişilik bir rakibini yenemeyerek büyük bir avantaj kaçırdı. Altınordu takım oyunu oynuyor. Gençleri Türk futboluna sunuyor. Hüseyin Hoca da elindeki kadroyu en iyi biçimde değerlendirmeye çalışıyor. Hiç gücenmeye gerek yok. Bu yarışta takımda beceri sıkıntısı olduğu bir gerçek. Bir de takım oyunundan uzaklaşıp hücumda rakip ceza alanında istenilen biçimde çoğalamayınca bütün iyi niyetle oynamalarına ve sahaya tüm güçlerini yansıtmalarına rağmen elbette etkili oyuncuların şart olduğunu bu maçta da gördük. İşte biz böyleyiz. Altınordu’nun puanı şu an 46. Sezon başında bu haftada maçların bitmesine 8 hafta kala bu kadar puanın toplanmasına kimse inanmazdı. Samsunspor maçında oynanan ve alınan sonuçla bu iyi niyetli oyuncuları hiçbirimizin yok etme hakkı yok. Ancak onların da başarı için eksikliklerini bilmeleri gerekir. Çıkarlar, bu hafta telafi ederler.

Mehmet Demirtaş: Tüm takım Samsunspor’u izlemekle yetinirken, buna tek tepki kaleci Erhan’dan geldi. Erhan bu sene gerçekten bir başka boyuta taşıdı işini. Cepheden, yandan veyahut havadan gelen toplarda kalesini iyi savunuyor. Bir de defans hattı ona ayak uyduruyor, en azından uydurmaya çalışıyor. Orta alan ve hücum bölgesi ise maçtan çok uzak bir kafada. Bir 90 dakika daha çıksalar yeşil çimlerin üzerine yine Samsun kalesini bulamayacaklar diye düşünüyorum. Günün aksayan yanıydı. Metehan, Enis, Dereli, Özek, Hüsamettin süre alan hücumcular. Toplayın hepsini. Gün sonunda elde var koca bir 0. 24 ve 73’te kırmızıyı yiyen Gökhan ve Nadir takımlarını eksik bıraktılar rakiplerine karşı. Altınordu nicelik olarak üstünlüğünü sahanın hiçbir yerinde hissettiremedi. Bilançoda da bu 1 puan kazanç diyebiliriz.