Ege Sponsor olmayı sevmiyoruz

Sponsor olmayı sevmiyoruz

25.10.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:

.

Sponsor olmayı sevmiyoruz

Türkiye’de birçok aile ne yazık ki “Çocuğum spordan iyi para kazansın” düşüncesiyle evlatlarını futbol okullarına yazdırmak için kapılarda kuyruk oluşturuyor. Peki, gerçek öyle mi? Hayır. Dünya çapında en çok kazanan 10 sporcudan sadece üçü futbolcu. Geri kalan 7 sporcunun içinde 3 basketbolcu, 2 Amerikan futbolu oyuncusu, bir boksör ve bir de tenisçi bulunuyor.

Kim bu tenisçi? 93.4 milyon dolarlık geliriyle listeye 5. sıradan giren Roger Federer... Forbes tarafından hazırlanan listede ilk 100 sporcuya baktığımızda ise çarpıcı bir veri ortaya çıkıyor. Listede tek bir kadın var: Yılda 29.2 milyon dolar kazanan, dünyaca ünlü tenisçi Serena Williams...

Bu sporcular bu kadar yüksek paraları nasıl kazanıyor sizce? Turnuvalardan mı? Koca bir hayır. Bunu Federer üstünden açıklamak gerekirse İsviçreli müthiş raket, 90 milyon doların üstündeki gelirinin 60 milyon dolardan fazlasını sponsorluklardan kazandı. Üretici firmalar, kıyafetinden ayakkabısına, raketten tenis topuna ve hatta kortta içtiği içeceğe kadar, Federer’e sponsor olmak için kapıda kuyruk olmuş durumda. Haksız da sayılmazlar. Çünkü, verdikleri sponsorluk ücretleri sayesinde dünya çapında reklam yapma fırsatına sahip oluyorlar. Tabii, reklamın yanında, sporcunun üstündeki ürünün aynısını almak için sıraya giren insanlara yaptıkları satışları saymıyorum bile.

Haberin Devamı

İzmir’de neredeyse yok

Sporcu başarılı olduğu sürece sponsoru da ona göre artıyor. Peki ya Türkiye... İşte yine geldik konunun acı tarafına... Türkiye’de ne yazık ki sponsorluk kavramı bir türlü gelişemiyor. Bunda pek tabii halihazırdaki ekonomik problemler de etkili, ama teşhisi doğru koymak gerekirse biz ülke olarak sponsor olmayı sevmiyoruz. Hele hele İzmir olarak hiç sevmiyoruz!

İzmir’de onlarca yıllık mazisi olan anlı şanlı holdinglerimizi, şirketlerimizi neredeyse hiçbir kulübün hiçbir branşında sponsor olarak göremiyoruz.
Maddi anlamda desteklenmeyen sporcular da ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar, bir noktadan sonra ekonomik koşullardan dolayı antrenörlüğe yahut farklı mesleklere yöneliyor.

Haberin Devamı

Bu vesileyle, İzmir iş dünyasının önde gelen temsilcilerine buradan sesleniyorum, kente marka değeri katmak, markalarınıza aidiyet oluşturmak, İzmir’de kazandığınızı İzmir’e yatırarak hem kenti hem de kazancınızı katlamak için, gelin elinizi bir parça da olsa taşın altına koyun. Yetenekli sporcular, desteğinizle parlamaya hazır.