Ege Umut hep var

Umut hep var

03.12.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Altay'ın Mardin karşısında, Karşıyaka'nın da Elazığ'da alacağı sonuçlar ikinci yarı maratonu öncesi çok önemli

Umut hep var

Milliyet Ege yazarları çıkışın sürmesi gerektiğine inanıyor Konsantrasyon ile hedefe odaklanma futbolda başarıyı getiren büyülü kavramlar... Bir de takımı ateşleyip arkadaşlarını yarışma içinde tutan futbolcular. Bu bağlamda Metin Depe, Erol Kapusuz Altay için çok şey ifade ediyor. Bu doğrultudan sapma olmazsa ilk yarının bitiminde altı takım içinde yer alma olasılığı güçleniyor. Mardinspor İzmir'de hiç de deplasman takımı gibi oynamıyor. Tribün desteği azımsanmayacak boyutta. Bu görüntü oynayanlara güç aşılıyor. Bu arada aman kışkırtmalara dikkat! Kartların bedeli ağır oluyor. Şaşkınlığım hala sürüyor. Hep tartışılır, "Takımın alacağı sonuca hocanın katkısı ne kadardır?" biçiminde. İstanbul BŞB maçının yorumunu geçen hafta şöyle bitirmiştik: "Ekrem Al'ın bu maça ilişkin futbolcularına söyleyeceği çok sözü olmalı. Maçın sonucunu futbolcuların o sözlere göstereceği tepki belirleyecektir." Aşırı stres olumsuz etkiler Altay'ın son haftalarda aldığı galibiyetler hiç olmazsa ilk altı için mücadele etme şansı yarattı. Üstelik, bir de naklen yayınlanan maçları kazanıyor! Tuhaf geldi. Gençlere demek TV'de görünmek iyi geliyor. Unutmasınlar bu haftaki Mardin maçını TV vermiyor. Seri galibiyetler için bu hafta kazanmak şart. Zor maç. Gerilimi geçen yılki maç yüzünden yüksek olabilir. Bunların hepsi unutulmalı. Aşırı stres olumsuz etkiler. Kendilerini sadece maça konsantre etmeliler. Mardinspor defansı sert oynayan, ancak adam paylaşımı ve defansın arkasına atılan toplarda hata yapan bir görüntü çiziyor. Hücum ve orta alanda iyi isimleri var. Ancak bunu sahaya yansıtamıyorlar. Yüksek mücadele, oyunun kanatlara yığılması ve orta alandan başta Erol'dan gelecek destek üç puanı getirebilir. Rakip takımın kontraataklarına da dikkat edilmelidir. Son vuruş becerilerine bağlı Hemen söyleyeyim kasları güçlü, mental sorunlarını çözmüş bir Birol, Karşıyaka'nın her daim vazgeçilmezi olur. Kocaelispor maçında onun katılımıyla pozisyon zenginliği yaşandı, goller kaçtı, ama yaşamsal üç puanı getiren gol de yine onun katkısıyla geldi. Deniz giderek belirleyici, kurtarıcı rolünü güçlendiriyor. Birol'un ayak dilinden en iyi anlayan o. Ramazan, Sezer Sezgin, Ömür Ejder ile Güngör'de gerileme gözleniyor. Bu görünüm, Olgay'ın yükünü ağırlaştırıyor. Buna karşın Taylan'ın istekli, iştahlı görünümü sevindirici. Nedense deplasman denilince "Karşıyaka bu kez de puansız dönmez yargısı" belleklerde yer etti. Psikolojik mi ya da başka nedenlerden mi bilemiyorum. Rakip Elazığspor Uşak'tan 3 puanla dönüp ilk 6 hedefine koşanlardan. Bayağı sıkı bir yarışma olacağa benzer. Maçın Elazığspor baskısıyla geçeceği izlenimi egemen olmasına karşın, Karşıyakalı futbolcuların hızlı karşı ataklarla çok sayıda gol pozisyonu yakalayabileceğini söyleyebilirim. İşte her şey o zamanlarda yapılacak son vuruş becerilerine bağlı. Elazığspor çıkışa geçti Yanılırsam özür dilemekten hiç çekinmem. Bugüne kadar 18 puan toplayan Karşıyaka iyi yönetilirse, yönetim-teknik adam bütünlüğü sağlanırsa ikinci yarıda, ilk yarıda toplanan puandan 8-10 puan fazla alır. Ancak, bazen fırtınanın nereden geleceği belli olmuyor. Tek endişem böyle durumlar yoksa oyuncu yapısı, fizik gücü, kazanma arzusu hakikaten üst düzeyde olan bir takım. Ancak Elazığspor da çıkışa geçen, çok formda bir ekip. Onlarla oynamak aslında bir şanssızlık. Elazığ (D) ve Kasımpaşa maçlarından alıacak en az 4 puan ikinci yarı öncesi büyük moral verecektir. Recep, Onur, Serkan, Ulaş, Ramazan, Olgay, Deniz, Birol, Taylan, Ömür, iki Sezer, Güngör sahaya yüreklerini koyunca en az iki misli büyüyen oyuncular. Elazığ'dan da sabırlı oyunları, akıllı planları ve oyuncuların göstereceği yüksek performansla puan ya da puanlarla dönülmesi sürpriz sayılmaz. Yola devam için de bu şart. Belki yazımı okuyan okuyucum, bu anlattığım takımı "liderin yarısı kadar puan toplamış, bu kadar kaybı nasıl olmuş" diye düşünebilir. Yazının başında belirttik. KSK'de fırtınaların ne zaman olacağı belli olmuyor. Sezon başı kendilerine güvenilenler 11 maçta alınan 7 yenilginin, arayı açtığını bilmeliydiler. Şimdi arayı kapatacağım diye boyna koş!