Ailem içinde alkole karşı olabilirim ama demokratız

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmeyiz, edilmesine de müsaade etmeyiz; bu noktadaki endişeler tamamen yersizdir” dedi.
TÜSİAD Genel Kurulu’nda konuşan Erdoğan, ekonomide olduğu gibi, demokratikleşme, laiklik gibi alanlarda da topluma sürekli güvensizlik pompalandığını anlattı. Erdoğan, şunları söyledi: “Biz muhafazakar demokrat bir partiyiz. Şunu söylüyoruz ’şahsi yaklaşımları, kişisel anlayışları toplumun tümüne empoze etmek baskıdır, zulümdür, haksızlıktır’. Ben, kendi iç dünyamda, ailem içinde alkole karşı bir tavır belirlemiş olabilirim. Arkadaşlarım, partimiz, kendi kişisel dünyalarında olaya farklı bakıyor olabilir ama bu muhafazakar kimliğimizin yanında biz demokratız. Kişisel yargılarımızı topluma empoze etmemek noktasında son derece hassas bir duruş sergiliyoruz.”

‘Bayat bir tezgâh’
“Biz, damdan düşerek geldik, damdan düşmenin ne olduğunu biliriz” diyen Erdoğan şöyle devam etti: “Bu noktadaki endişeler, tıpkı ekonomide yapıldığı gibi, kasıtlı bir propagandanın, niyet okuyuculuğunun eseridir. Bayat bir tezgahtır.”

“Sıkılmadan utanmadan...’
Erdoğan, Anayasa’nın 58. Maddesi’nin “Gençliğin korunması” maddesi olduğunu ve burada “Devlet gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır” denildiğini hatırlattı. Erdoğan, “Bu, bizden önce yapılmış olan bir Anayasa maddesi. Bunu yapmak bizim görevimiz” dedi. Şu anda Tütün ve Alkollü İçkilerle Mücadele Kurulunun bir genelge hazırladığını ve bu genelgeyle ilgili Ankara Barosu’nun, Danıştay’a başvuruda bulunduğunu hatırlattı.
Sözü edilen maddeyi okuduğunu ve orada bağımlılık bulunmadığını belirten Erdoğan, “Amerika’da 21 yaşın altında olan gençlere alkollü içki veremezler. Ama bizde önüne gelen rahatlıkla alabilir. Şimdi bunu engellemeye yönelik atılan bir adımı (İşte bak, bunlar şeriat getiriyor Türkiye’ye...) Sıkılmadan, utanmadan bunu bile söylüyorlar. Biz özgürlüklerin başkasının özgürlük alanı sınırında durması gerektiğini biliyoruz. Hani şair diyor ya ‘biz tüzüklerle çarpışarak büyüdük’. Biz tüzüklerle, yasalarla çarpışarak büyüdük.”
Erdoğan ayrıca,?“Kılık kıyafetimize müdahale edildi. Yaşam tarzımıza müdahale edildi. Fikirlerimiz dışlandı, aşağılandı hatta mahkum edildi, mahpus edildi. Şu anda, birilerinin yanlış ve yanlı şekilde iddia ettiği gibi, eğer yaşam tarzlarına müdahale edersek, kendi kimliğimizi, muhafazakâr demokrat ilkelerimizi inkar etmiş oluruz.”

‘Mali disiplinden taviz yok’
Erdoğan, “2011 bütçemiz, Türkiye’de seçim sürecinde ekonominin hiç bir olumsuzluğa maruz kalmayacağının teyidi olmuştur. Kaynağını ortaya koymadan harcama yapmıyoruz” dedi.
Erdoğan, Türkiye’nin parmakla gösterildiğini belirterek, “Popülizme tevessül etmedik. Tedbiri elden bırakmayacağız.?Asla şımarmayacağız, gelişmeleri izleyeceğiz” dedi.

‘ALES kararı kanunsuz’
Başbakan Erdoğan ayrıca, Danıştay’ın ALES sınavıyla ilgili kararını “Evrensel hukuk normlarını çiğneyen, yargıya güveni bir daha sorgulatacak bir karar” olarak değerlendirdi. Erdoğan “Anayasa’nın 125. Maddesi ortadayken, Anayasa’ya aykırı bu karar, kanunsuzdur” dedi.

Günay’dan içki yorumu
Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, yeni alkol yönetmeliği hakkında ilgili kurumlarla bir toplantı yaptığını söyledi ve “Gençleri korumak için sınırlı bir düzenleme olacağını ve uygulamanın da bu noktada kalacağını umut ediyorum. Bunu da yakından takip edeceğiz” dedi.

‘Yargı tarihi bir vebalin altındadır’
TÜSİAD Genel Kurulu’nda, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner’in yargıya ilişkin değerlendirmelerine yanıt veren Erdoğan, Hrant Dink olayında zanlıları 36 saatte yakalayarak yargıya teslim ettiklerini anlattı. Yargı reformuyla ilgili çalışmalara da değinen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Zaman aşımı anlayışı yargının iflasıdır. Yargı burada tarihi bir vebalin altındadır. Şu anda 1 milyon 600 bin dosya Yargıtayda bekliyor. Niye bitirmediniz arkadaş? Defaatle adım attık, önümüz kesildi. Orada da bize geldiler, kamera şakaları yaptılar. Dediler ki ‘mülakat kamerayla yapılır’. Bize gelinceye kadar kamerayla mı yapılıyordu?”
Yeni düzenlemelerle Yargıtay, Danıştay ve Anayasa Mahkemesiyle ilgili bazı adımları atmakta kararlı olduklarını söyleyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Terör örgütü mensupları, iş yoğunluğu gerekçesiyle serbest bırakılırken, kimi dosyalar öne alınıp, jet hızıyla karara bağlanabiliyor. Benimle ilgili 2002 seçimlerinde Diyarbakır’dan dosya 24 saatte Ankara’ya getirildi ve Yargıtay 24 saatte kararı verdi. Ve benim seçime girmemi engelledi. Demek ki yapabiliyorsunuz. Sayın Erbakan ile ilgili 5 günde karar verdiler. Cihaner ile ilgili işi bağladılar. Bu nasıl oluyor? Onları yaparken bayağı mahirsiniz de burada niye mahir değilsiniz.”