13.05.2024 - 11:58 | Son Güncellenme:
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak da engelli vatandaşların önündeki engelleri kaldırmak için çok önemli çalışmalar yaptıklarının altını çizen Bakan Uraloğlu, Herkes İçin Hareketlilik adıyla bir mobil uygulamayı da tamamlamak üzere olduklarını bildirdi. Uraloğlu, Bu yıl hayata geçirmeyi planladıkları uygulama ile Refakatçi modülünden engelli taşıma hizmetleri modülüne, ulaşım sisteminin erişilebilirliğini iyileştirmeye yönelik geri bildirim modülünden işaret dili çağrı merkezi desteğine kadar, engelli vatandaşların ulaşım sürecine ilişkin tüm ihtiyaçlarını karşılamayı hedeflediklerini kaydetti. Uraloğlu, Ayrıca 70 bine ulaşan engelli çalışan sayısının yaklaşık yüzde 10’unun Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığında istihdam edildiğini söyledi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Karayolları Genel Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen Engelliler Haftası kahvaltı programına katıldı. Engelli vatandaşların hayatlarını kolaylaştırmak, toplumla bütünleşmelerini ve geleceğe umutla bakabilmelerini sağlamak adına herkesin hassasiyet göstermesi gerektiğine değinen Bakan Uraloğlu, “Hiç şüphesiz bu hafta; toplum olarak engelli kardeşlerimizin yaşadığı zorluklara karşı daha duyarlı olmamızı sağlayan bir fırsattır. 2002 yılından bu yana Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde her alanda fırsat eşitliğini ön planda tutan hükümetlerimiz, engelli vatandaşlarımızın yaşamlarını kolaylaştırmaya, umut ve özlemlerini gerçekleştirmeye gayret etmiştir.” dedi.
"Engellilere Yönelik İlk Kanun 2005’de Çıktı”
2002’den bu yana uzanan sürecin engellilik alanında büyük adımların atıldığı bir dönem olduğunun altını çizen Bakan Uraloğlu, Türkiye’de bu alanda ilk kanunun 2005 yılında çıktığını belirterek, “Bu kanunun amacı; engelli vatandaşlarımızın temel hak ve özgürlüklerden faydalanmasını teşvik ve temin etmek, toplumsal hayata diğer bireylerle eşit şartlarda tam ve etkin katılımlarını sağlamak olmuştur. Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi ’de 2007 yılında imzalanmıştı. Türkiye’nin bu sözleşmeyi imzalayan ilk ülkelerden biri olduğunu da özellikle belirtmek isterim. Yine, 2013’te yayımlanan yasal düzenleme ile farkındalığın dilimize yerleşmesi için çok önemli bir adım atılmış, daha önceki bazı resmi tanımlarda geçen; özürlü, sakat, çürük gibi ibareler yerini engelli ibaresine bırakmıştır. Zira engelli olmak bir kusur değildir, onları hayattan alıkoyan engellerin kendisi kusurludur. Özetlemeye çalıştığım şudur ki Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 2002 yılından bu yana görünür olmaya başlayan farkındalık süreci, adım adım yapılanmayı, eylemleri ve diğer alanlarda yapılması gerekenleri şekillendirmiştir.” şeklinde konuştu.
“Her Adımda Farklılıkları Ortadan Kaldıran Bir Ulaşım Ağı Oluşturmak Vizyonu İle Hareket Ediyoruz.”
Başlattıkları farklı sosyal sorumluluk kampanyaları ile engelli vatandaşlara dönük eğitim altyapısının ve kalitesinin zenginleşmesini, artmasını sağladıklarını kaydeden Bakan Uraloğlu, “70 bine ulaşan engelli çalışan sayısının yaklaşık yüzde 10’u Bakanlığımızda istihdam ediliyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak bu noktada biz de engelli ve hareket kabiliyeti kısıtlı vatandaşlarımızın önündeki engelleri kaldırmak, hayata katılımlarını teşvik etmek için çok önemli çalışmalar yapıyoruz. Farklı ihtiyaçlara sahip tüm vatandaşlarımızın, kendilerine uygun tasarlanmış hizmetlere ve erişilebilirlik imkanlarına sahip olması için çalışmaya devam ediyoruz. 4 Aralık 2021 tarihinde 2021-2025 yıllarını kapsayan Erişilebilir Ulaşım Stratejisi ve Eylem Planı’mızı kamuoyuna açıkladık. Eylem Planı ile herkes için erişilebilir bir ulaşım sistemi oluşturulmasını amaçladık. Eylem planının tüm süreçlerinde ilgili tarafların görüş ve önerilerini önemsedik. Her adımda farklılıkları ortadan kaldıran bir ulaşım ağı oluşturmak vizyonu ile hareket ediyoruz.
Altyapıdan araçlara, Teknolojiden kurumsal kapasite artırımına yönetişimin güçlendirilmesinden farkındalık artırımına, Düzenleme ve denetimlerden ulaşım türlerinin entegrasyonuna kadar, eylem planımızda 6 stratejik amaç, 14 hedef ve 33 eylem belirledik. Bakanlığımız erişilebilirliği, ulaşıma yönelik tüm uygulamaların odağına koyarak farkındalığı artırmak için eğitimler de düzenliyor. Bakanlığımızın ilgili kurumları; katılım sağlayan yaklaşık 1000 kişiye eğitim vermiştir. Ve gururla belirtmek istiyorum ki bu alanda ilk kez herkesin faydalanabileceği bir eğitim materyalini dijital ve herkes için erişilebilir bir formatta hazırladık.” açıklamasında bulundu.
Engelli Kardeşlerimizin Sosyal ve Ekonomik Hayata Katılımlarını Kolaylaştıracağız”
“Herkes İçin Hareketlilik” adıyla bir mobil uygulamayı da tamamlamak üzere oldukları bilgisini veren Uraloğlu, “Bu yıl hayata geçirilmesi planlanan bu uygulamamızla; Refakatçi modülünden engelli taşıma hizmetleri modülüne, ulaşım sisteminin erişilebilirliğini iyileştirmeye yönelik geri bildirim modülünden işaret dili çağrı merkezi desteğine kadar, engelli vatandaşlarımızın ulaşım sürecine ilişkin tüm ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyoruz. Bu uygulama ile engelli bireylerin seyahatleri öncesinde ve esnasında karşılaştıkları veya karşılaşabilecekleri tüm sorunları ortadan kaldırmayı veya asgari düzeye indirmeyi hedefliyoruz. Böylece hareketliliği teşvik ederek engelli kardeşlerimizin sosyal ve ekonomik hayata katılımlarını kolaylaştıracağız.” dedi.
“Engellilere Yönelik Turuncu Masa Uygulamasını Başlattık”
2019 yılında Yüksek Hızlı Tren garlarında engelli vatandaşların seyahatlerinin, planlanmasından bilet alımına, gar ve istasyonlara ulaşımından, seyahat sonunda evlerine rahatça dönmelerine yönelik ‘Turuncu Masa Hizmet Noktası’ uygulamalarını başlattıklarının altını çizen Uraloğlu, “21 Yüksek Hızlı Tren (YHT) garında Turuncu Masa hizmeti veriyoruz. Şimdi havaalanlarımızda da Turuncu Masa Erişilebilir Ulaşım Hizmet Noktası uygulamalarını başlattık. Bu hizmetin standardize ederek garlarda, havaalanlarında ve şehirlerarası otobüs terminallerinde yaygınlaştıracağız. Yine, “Yolcu Dostu Havalimanı” Projesi kapsamında engelli, yaşlı, bebekli veya doktor raporu bulunan hasta yolcular için hizmetlerde öncelik ve kolaylığı sağlayarak terminalde bekleme süresini en aza indirecek hassasiyet gösteriyoruz.” ifadelerine yer verdi.
“40 Havalimanına Erişilebirlik Belgesi Kazandırdık”
Türkiye’de 40 havalimanına Erişilebilirlik Belgesi kazandırdıklarının altını çizen Bakan Uraloğlu, En kısa zamanda da bu belgeyi tüm havalimanlarının almasını sağlayacaklarını söyledi. Havalimanlarında engelli yolcu standartlarına uygun danışma, pasaport, bilet satış ve check-in bankoları ile engelli tuvaletleri oluşturduklarını belirten Uraloğlu, “Ayrıca engellilerin kullanabileceği standartlarda rampa ve basamaklar tesis ettik, hissedilebilir yer zemin döşemeleri yaptık. İstanbul Havalimanımız erişilebilir havalimanlarının en güzel örneklerinden biridir. 23 farklı noktada bulunan erişilebilir “Bana Sor Dijital Danışma Kioskları”ndan sesli ve görüntülü canlı danışma ve Türkçe işaret dili hizmeti alınabilmektedir. istairport.com web sitesinden başvuru yaparak Çok Özel Misafir Kartı alan Demans, Otizm ve Down Sendromlu yolcular uçuş kapıları bölgesinde bulunan Çok Özel Misafir odalarında sakin bir zaman geçirebilmektedir. Yine, Demans, Otizmgibi fark edilemeyen, desteğe ve hassasiyetle yaklaşılmaya ihtiyacı olabilecek yolcular için danışma noktalarından ücretsiz ayçiçeği yaka kartı temin edilerek, bu yolcuların görünür olmaları sağlanmaktadır.” açıklamasında bulundu.
Özellikle son dönemde Pendik-Sabiha Gökçen, İstanbul Havalimanı- Gayrettepe, Başakşehir-Çam ve Sakura Hastanesi-Kayaşehir, Bakırköy Sahil- Bahçelievler-Güngören-Bağcılar Kirazlı Metro Hatları gibi İstanbul’da hizmete aldıkları metro hatlarında da, Bakanlık olarak inşa ettikleri tüm metro hatlarında da engelli yolcuların istasyona inmeleri için Engelli Asansörleri imal ettiklerini ifade eden Bakan Uraloğlu, “İstasyon genelinde sesli anons sistemi ile görme engelli yolculara da bildirim sağladık. İstasyon girişinden metro aracına binene kadar hissedilebilir zemin uygulamaları ve kılavuz yol uygulamaları ile engelli yolcuların istasyon ve araçlara kolay ve güvenli erişimini tesis ettik. İstasyonlarda engelli yolcuların geçişleri için özel tasarlanmış serbest geçiş kapıları ve Engelli tuvaletleri bulundurduk. Araçlarda Engelli yolcular için güvenli alanlar oluşturduk ve etiket ile belirtilmiş öncelikli koltuklar ayırdık. Tekerlekli sandalye kullanan engelli bireyler için kendilerini emniyete alabilecekleri için emniyet kemerleri koyduk. Ve bunun gibi daha nice çalışmayı ve tedbiri hayata geçirdik.” diye konuştu.
Engelli vatandaşlara e-Devlet'te “Engel Yok” projesi kapsamında gerçekleştirilen Engelsiz Çağrı Merkezi ile işaret dili bilen Çağrı Merkezi çalışanları ile görüntülü olarak destek sağlamaya başladıklarını kaydeden Bakan Uraloğlu, “İşitme engelli vatandaşlarımız Görüntülü Çağrı Merkezi Hizmeti ile operatörlerimizle işaret dili veya yazı kullanarak istek, öneri ve şikâyetlerini mobil cihazları üzerinden de kolay bir şekilde aktarabilmektedir. Yine, Bakanlığımız çağrı merkezi hizmetleri de engelli vatandaşlarımızın erişilebilirlik ihtiyaçlarına uygun hale getirilmiştir. PTT tarafından sunulan hizmetlere hareket kabiliyeti kısıtlı bireylerin erişiminin geliştirilmesi amacıyla da PTTMatik’leri erişilebilir hale getiriyoruz. Engelli müşterilerin aylıklarını konut ya da işyeri diledikleri yerde ödüyoruz. “Engelli Dostu Numaralar” projesiyle de işitme ve konuşma engelli vatandaşların hizmetlere kolaylıkla ulaşabilmelerini; her türlü taleplerini alarak hizmetin sürekliliğini sağlıyoruz.” ifadelerine yer verdi.
“Bizim Hizmet Politikamızın Temelinde ‘Önce İnsan’ İlkesi Vardır”
Engelli olmanın bir eksiklik ve kusur olmadığı gibi, sağlıklı olmanın da bir üstünlük vesilesi olmadığını ifade eden Bakan Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;
Bizim hizmet politikalarımızın temelinde ‘önce insan’ ilkesi vardır. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de dünya hayatının gelip geçici olduğunu ve çeşitli imtihanlarla insanın sınanacağını bildirmektedir. Önemli olan insanın bütün imkanlarını içinden geçtiği bu zorlu imtihanı kazanabilmek için seferber etmesidir. Sorumluluk bilinciyle güzel ahlak ekseninde bir hayat sürmesidir. Bu düşüncelerle mutlu bir toplum inşa etmenin ancak farkındalık ile mümkün olduğuna canı gönülden inanarak Engelliler Haftası’nın, engelli vatandaşlarımızla dayanışma ve birliktelik duygularımızı pekiştirmesini niyaz ediyorum. Bütün toplumumuzu, daha sorumlu davranmaya, daha fazla hassasiyet göstermeye ve engellilerin sorunlarının çözümüne katkıda bulunmaya çağırıyor, Tüm engelli vatandaşlarımız için engelsiz bir gelecek, aileleriyle birlikte daha mutlu ve huzurlu bir ömür diliyorum.