TMSF 'Olay Medya'yı satıyor

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı
Ahmet Ertürk, "Biz Olay Medya Grubunu satmayı planlıyoruz,
çalışmalarımız bitti, önümüzdeki günlerde bunun satış takvimini ilan
edeceğiz" dedi.
Ertürk, TMSF’nin yönetimini devraldığı şirketlerle ilgili incelemelerde
bulunmak üzere Bursa’ya gelen Ertürk, fonun 7 Mart 2008 tarihinde el
koyduğu Olay Radyo ve Televizyon Yayıncılık AŞ ile Olay Basın Yayıncılık
AŞ’yi ziyaret etti.
Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Ertürk, Bursa’da özellikle
Olay Medya Grubunun yönetimini devraldıktan sonra, bu medya grubunun
geleceğiyle ilgili bazı tereddütleri gidermek için bazı görüşmeler
yaptıklarını, grup bünyesinde çalışan gazeteci ve yöneticilerle toplantı
yaptıklarını söyledi.
Ertürk, Bursa’daki şirketlere, İnterbank dolayısıyla fonun oluşan
alacağını tahsil etmek için el konulduğunu, bunun içinde medya grubunun
da bulunduğunu hatırlatarak şöyle konuştu:
"TMSF olarak bu bizim medyadaki 4. varlığımız. Biz medyada bulunmaktan
memnun olmadığımızı her zaman söyledik. Ama memnun olmasak da medyada
olmaya mahkumuz gibi görünüyor. Buradaki medya grubu da yine bizim
zorunluluktan dolayı bulunduğumuz, yönetimini devraldığımız bir medya
grubu. Burada şu mesajı biz çalışanlara verdik, dedik ki; Biz Olay Medya
Grubunu satmayı planlıyoruz, çalışmalarımız bitti, önümüzdeki günlerde
bunun satış takvimini ilan edeceğiz. Burada İnterbank’tan doğan
alacağımızı tahsil etmenin tek yolu varlık satışları yapmaktır. Bu
varlıkların içinde medya grubu da bir yekun teşkil ediyor."

"BİZİM ÜZERİMİZDEN GÜÇ EDİNME YARIŞINA İZİN VERMEYECEĞİMİZ"

Medya grubunu satarak fonun alacaklarının bir kısmını tahsil
edeceklerini ifade eden Ertürk, sözlerini şöyle sürdürdü.
"Ama bu arada medyanın sağladığı gücü kendi siyasi ihtiraslarının veya
siyasi çatışmalarının aleti yapmak isteyen ve bunu da TMSF üzerinden
veya Olay Medya Grubunun yönetimleri üzerinden yapmaya çalışanlar var.
Biz bu siyasi çatışmaların ve siyasi ihtirasların tarafı olamayız. Bu
konuda Bursa özelinde yürüyen çatışmalar bizi rahatsız ediyor ve bizim
üzerimizden güç edinme veya güçlerini sürdürme yarışına izin
vermeyeceğimizi söylemek istiyoruz. Bunun en önemli yolu da bu grubu bir
an önce satışa çıkarmaktır. TMSF’nin medyadaki varlığı hiçbir siyasi
saikle ilişkili değildir, dolayısıyla medyanın gücünü kendi siyasi
amaçları için kullanmak isteyenlerle hiçbir alışverişi, işi olamaz ve bu
girişimlere toleransla da yaklaşmıyoruz, yaklaşamayız. Olay Medya
Grubunda maalesef böyle bir yarışın olduğunu gördük, gözlemledik. Bu
bizi rahatsız ediyor."
Ertürk, TMSF’nin tamamen medya grubunun değerini yükseltmeye odaklanmış
durumda olduğunu vurgulayarak, "Bu grubun birilerinin krallığını
sürdürmesine hizmet etmesine izin vermeyiz ve bu konuda oluşacak
girişimlere de set çekeceğiz, izin veremeyeceğiz" dedi.

"ÇAĞLAR GRUBU İLE GÖRÜŞMELER DEVAM EDİYOR"

Cavit Çağlar ve Çağlar Grubu ile görüşmelerinin devam ettiğine de
değinen Ertürk, şunları kaydetti:
"Ama Cavit bey de şunun farkında ki, burada varlık satışlarıyla ancak
bu borç ödenebilecek durumda. Kendisi de bunun farkında, bilincinde ve
bu girişimlerle hiçbir ilişkisi olmadığını bize söylüyor. Biz de buna
inanıyoruz ve bunun farklı bir güç yarışının sahnesi olduğunu
düşünüyoruz. Böyle bir şeye de izin vermemenin en hızlı tedbirini
alacağız ve en kısa zamanda satış takvimini ilan edeceğiz."

"OLAY’IN SATIŞINDA SÜREÇ DAHA HIZLI İŞLEYECEK"

Ertürk, satış takvimine ilişkin bir soruya, "Önümüzdeki günlerde takvim
yayımlandığında bunu görürsünüz. Zaten bizim biliyorsunuz ki; daha önce
de bazı medya varlıklarını yönettik. Mesela biz Sabah-ATV’yi bir yılı
bile bulmadan sattık ki bunun ona göre satış süreci daha kısa sürer,
hızlı yürür. O nedenle biz burada çok daha hızlı bir takvimi hayata
geçireceğiz" yanıtını verdi.
"Olay Medya Grubunun, Çağlar Grubuna iade söylentileri mi sizi rahatsız
etti?" yönündeki bir soru üzerine Ertürk, "Bizi rahatsız etmiyor. İade
söylentileri, buradaki bu güç yarışının aracı olarak kullanılıyor. Biz
biraz da bundan rahatsızız. Açıkçası bu söylentilerin bizim medya
grubunun değerini düşürmeye yol açmamasını sağlamak için yapıyoruz bu
açıklamayı" dedi.

"ALDIĞIMIZ TEDBİRLER BAZI YEREL GÜÇLERİ RAHATSIZ EDİYOR"

Ertürk, bir gazetecinin "TMSF’nin rahatsız olmasına yol açan gelişmeler
konusunda detay verebilir misiniz?" yönündeki sorusu üzerine şöyle
konuştu:
"Sizler medyada daha kolay izliyorsunuz. Burada bizim medya varlığını
daha etkin daha verimli ve daha karlı bir şekilde yönetebilmek için ve
birilerinin güç yarışına hizmet etmemesini sağlamak için aldığımız
tedbirler, buradaki bazı yerel güçleri rahatsız ediyor. Bunların
rahatsızlığı bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Biz bu
rahatsızlıklara ancak geçmiş olsun diyebiliyoruz, şifalar diliyoruz. Biz
yolumuzda yürümeye devam edeceğiz."
Bir gazetecinin "İnterbank alacaklarının tahsili konusunda kaydedilen
mesafeye ilişkin değerlendirmesini" soran bir gazeteciye, şöyle yanıt
verdi:
"Evet İnterbank’ın satışı çok kritik bir kural dışılık içeriyor. Türk
bankacılık tarihinde ve geleneğinde olmayan şeyler orada olmuş. Daha
sonra tabi bunun başka örneklerini de gördük, ama onun satışından,
satışın nasıl fiyatlandırıldığından tutun, daha sonra devirden sonraki
yönetim döneminde de banka kaynaklarının kuraldışı bir şekilde ve kötü
niyetli bir şekilde birilerinin özel serveti için kullanıldığını tespit
ettik ve bu nedenle de biz İnterbank’a giden kamu kaynağını geri
kazanmak için girişimlerde bulunduk. Ve bu tamamen medya grubu dahil
yönetimlerini devraldığımız şirketlerin değeri, tamamen kamu kaynağının
geri kazanımı için kullanılacaktır. Dolayısıyla burada ne kadar çok
yüksek değerle burayı satabilirsek, kamuya o kadar çok kaynak
aktarabileceğiz.
Karamehmet Grubunda da görüşmelerimiz devam ediyor. Bizim o konuda
tutumumuz çok kesin kararlıyız. Biz orada yasal bir görev icra ediyoruz.
Bunun geçmişte, ’Yaptığımız yanımıza kar kalacak’ diye yapılan bazı
işlerin hiç de kar kalmayacağını gösterdik. Bugüne kadar bunun çok
çeşitli örneklerini sergiledik. Burada da onu yapacağız. Karşımıza ciddi
müzakere edilebilir öneri gelirse, bunu tabii ki karşılıklı anlaşmayla
çözeceğiz."

OLAY MEDYA GRUBUNDAKİ SENDİKAL ÖRGÜTLENME GİRİŞİMİ

Ertürk, "Olay Medya Grubundaki sendikal örgütlenme girişimi konusundaki
değerlendirmesinin sorulması üzerine, şu görüşleri savundu:
"Biz, bir güç boşluğundan yararlanarak bu konuda girişim başlatılmasını
ahlaki bulmuyoruz. Bunu daha önce de arkadaşlarımızla konuştuk. Bu medya
sektörünün tipik bir sorunu. Daha önce bulunduğumuz medya organlarında
da bununla karşılaştık. Tabii ki sendikalaşma girişimlerinin çalışan,
çalıştıran ilişkisinin düzenlendiği hukuksal metinleri biliyoruz. O
konuda bir düzenleme boşluğu yok. O tür girişimlerin yasal çerçevede
nasıl cereyan edeceği belli. Biz de o çerçeveye tabii ki saygılı
olacağız. Ama şunu da söylüyoruz; bu arada bizim Olay Medya Grubunun
çalışanlarının haklarını iyileştirmek için bundan önceki medya
gruplarında olduğu gibi elimizden gelen ve imkanlarımız çerçevesinde her
türlü tedbiri aldık, almaya da devam edeceğiz. Ama buna rağmen TMSF’nin
varlığı, medya sektöründe sendikalaşma geleneğini tekrar başlatacaksa bu
da bizim bu sektöre bir katkımız olsun diyoruz."
Ahmet Ertürk, Çavit Çağlar’a ait diğer şirketlerde de sorunlar
yaşandığının hatırlatılması üzerine, TMSF’nin, tekstil grubu
şirketlerinin yönetimini devralmadığını hatırlattı.
TMSF’nin şirketlerin yönetimini devralırken kamu alacağını katkı
sağlayıp sağlamadığına baktıklarına dikkati çeken Ertürk, şunları
kaydetti:
"Biz kamu alacağını tahsile katkı sağlamayıp, tersine kamu kaynağı
kullanmayı gerektiren bir şirketin yönetimini devralmamızın hiçbir
mantıksal ve hukuksal gerekçesi yoktur. Ama şunun bilincindeyiz, burada
işçi haklarının istihdam ilişkisinde mağdur olan tarafların haklarının
teslim edilmesi için çok duyarlı davranıyoruz. Bu konuda maalesef
tekstil sektörünün genelinde olan sorunları Bursa yaşıyor. Şu an için
bizim tekstil sektöründe herhangi bir yönetimimiz söz konusu değil. Ama
o konuda bir değer kazanma girişimlerimiz de var. Yani Cavit beyin
tekstil sektöründeki varlığını daha rasyonel, daha değer kazandırıcı bir
duruma getirme çalışmalarını da sürdürüyoruz. O konuya kayıtsız değiliz,
bazı çalışmalarımız var ama o konuda bir yükümlülük altında değiliz.
Ancak, Çağlar Grubunun Tekstil kolunun değerlendirilmesi için bazı
girişimlerimiz var, bunu da ileriki günlerde Bursa kamuoyu görecektir."