Toprağın kadınları birincisini arıyor

Yves Rocher Vakfı Institut de France, bitki dünyasına borçlu olunan şeyleri ona geri verme tutkusuna sahip Rocher ailesi tarafından “Doğa, insanlığın geleceğidir” mottosu ile 1991 yılında kuruldu. Bu geçen 29 yıl süresince birçok sosyal sorumluluk projesine imza attı ve atmaya devam ediyor. Dünyada 2001 yılından beri yürütülmekte olan, Türkiye’de ise yedinci kez gerçekleştirilecek olan “Toprağın Kadınları” yarışması; çevre yararına bir bitki türü veya tabiat alanlarının koruma altına alınmasını sağlamayı, çevre yararına alınan bir aksiyon ile toplumun refahına sürdürülebilir katkıda bulunmayı ve bu kapsamda “Kadın özgürlüğü ve cinsiyet eşitliğine destek” olmayı, ve yine çevre ile ilgili bir konuda çocukların ve gençlerin bilinçlenmesini sağlamayı hedefliyor. Bu hedefler doğrultusunda da, dünyanın dört bir yanından çevreci kadınların hayata geçirdiği projeleri ödüllendiriyor.

Kalkınma

Birleşmiş Milletler’in Binyıl Kalkınma hedeflerinden biri olan yarışmada, bugüne kadar 50’den fazla ülkede, 450’den fazla kadını ödüllendirildi ve toplamda 2 milyon Euro’dan fazla bağış yapıldı. Dünyada 2001 yılından bu yana düzenlenen Yves Rocher Vakfı Toprağın Kadınları Ödülü yarışmasında, 2015-2016 yılında uluslararası birinci olan Türkiye, 2022 yılında da Türk kadınlarının çevre için mücadelelerine ışık tutmaya ve ödüllendirmeye devam ediyor.

Başvuru şartları

Proje kapsamında toplum ve çevre yararına ticari faaliyetler yürüten ve kâr amacı gütmeyen bir kuruluş bünyesinde yer alan kadınlar ve çevre yararına bireysel bir proje yürüten her yetişkin kadın bu ödüle layık görülebilir. Yves Rocher Vakfı Toprağın Kadınları Ödülü aday başvuruları 15 Ekim 2021 kadar www.yvesrocher.com.tr adresi üzerinden veya terredefemmes.turkey@fondationyvesrocher.org adresine iletilerek yapılabilir. Birincilik elde eden adaya 100 bin TL ödül verilecek.

Puduhepa

Toprağın Kadınları Ödülü’nü geçtiğimiz yıl, bu topraklarda yaşamış kadınların başarı hikayeleri ile çocuklara örnek olmayı hedefleyerek “Puduhepa ve Kız Kardeşleri” isimli sosyal sorumluluk projesini hayata geçiren Renan Tan Tavukçuoğlu almıştı. “Puduhepa ve Kız Kardeşleri” projesi, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak gelişimlerini tamamlamaları, kız çocuklarına eğitim desteği verilmesi, kültürel ve tarihsel değerlere sahip çıkarak yeni nesillere ilham olması ve proje bünyesinde çalışan kadın istihdamının artırılması gibi amaçlar ile yoluna devam ediyor. Bugüne kadar 3 binden fazla bebek ve binlerce kitabı satılan proje, Norveç’ten Avusturalya’ya, Belçika’dan Kanada’ya kadar pek çok ülkeye ulaştı. Bez bebeklerin dikimini sağlayan 55’ten fazla kadına iş imkânı sunuldu, TOÇEV vasıtasıyla 18 kız çocuğun iki senelik eğitim masrafları karşılandı.

Yerel yönetimlerde kadınları güçlendirmek

Sabancı Vakfı Sosyal Değişim Hibe Programı kapsamında KA.DER, 12 ay boyunca “Yerel Yönetimlerde Kadınları Güçlendirmek” isimli projede ALDA ve Edremit Belediyesi ile birlikte çalışma yürütecek.

Proje bünyesinde yedi bölgede 14 pilot il veya ilçe belediyesi personeli ve vatandaşlarının “Avrupa Yerel Yaşamda Eşitlik Şartı” rehberliğinde toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda güçlendirilmesi hedefleniyor. Proje kapsamında öncelikle belirlenen belediyelerin belediye başkanları nezdinde uluslararası çevrimiçi toplantı ile Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Konseyi’nin (CEMR) “Avrupa Yerel Yaşamda Eşitlik Şartı” imzalanacak, bu kapsamda toplumsal cinsiyet eşitliği adına uluslararası iyi örnekler tanıtılacak. Sonrasında pilot belediyelerle ortak eğitim ve toplantılarla “Yerel Eşitlik Eylem Planı” oluşturulması konusunda alt yapı hazırlığı yapılacak ve projenin son ayında ilk kez “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Gözeten Belediye-STK Ağı” kurulacak.

Kadın Emeği Pazarı açıldı

Lüleburgaz Kent Konseyi Kadın Emeği Pazarı, Lüleburgaz Belediyesi’nin Lüleburgaz Kent Konseyi iş birliğiyle hayata geçirildi. Kongre Meydanı’nda hayata geçirilen pazarda yer alan on konteyner satış yerinde kadınlar, el emeği göz nuru ürünlerini sergileyecekler.

Lüleburgaz Kent Konseyi Kadın Emeği Pazarı’nın 15 yıldır Lüleburgaz’da çok uygun olmayan ortamlarda sergilendiğini belirten Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli, “Kentler bilgi üretir, kentler sanat üretir. Kentler ürettiği sürece, her alanda üretimi artırdığı sürece ve bunları da güzel bir şekilde sevgiyle paylaştıkları sürece işte o zaman yaşadığımız kentleri huzurlu, refahın sağlandığı modern bir kent ve geleceğimize götüren yaşam alanlarına çevirme şansımız olacaktır. Bunu yapan sevgili kadınlarımıza, emeklerini sergileyen kadınlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bir toplum, kadını ve erkeğiyle, her yaştan genci ve yaşlısıyla hep beraber sosyal ve ekonomik hayatın içerisinde yer alır, üretir ve sevgiyle paylaşırsa gelecek güzel günler mutlaka yaşanacak demektir” diye konuştu.

“Gelin hep birlikte yürüyelim”

Lüleburgaz Kaymakamı Salih Yüce ise “Bozkırın tezenesi Neşet Ertaş der ki: ‘Kadın insandır, biz insanoğluyuz.’ Kadın üreticidir, yaratıcıdır. Önemli olan bu ürettiğimiz değerleri ekonomiye de kazandırabilmek. Böylece başkasına muhtaç olmadan ayakları üzerinde durabilirler. Bu projede emeği geçen tüm kadınlara çok teşekkür ediyorum” dedi.

Lüleburgaz Kent Konseyi Başkanı Binnur Dinç de, pandemide eve kapanılan dönemlerde kadınların el becerilerinin geliştiğini ancak ürünlerini sergileyemediklerini belirtti. Kadınlara da bir çağrıda bulunan Dinç, “Bizler de kadınlarımıza diyoruz ki ‘Gelin hep birlikte yürüyelim.’ El emeklerimizi birlikte ev ekonomimize katkı sağlayacak şekilde değerlendirelim” ifadelerini kullandı.