En 'Umutsuzluk inşaatına' 2004'te bir tuğla daha

'Umutsuzluk inşaatına' 2004'te bir tuğla daha

21.12.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

İstikrar programı ekonomiyi 'ilaç' gibi İyileştirirken, istenmeyen yan etkilerini inşaat sektörü yaşadı

Umutsuzluk inşaatına 2004te bir tuğla daha





Çanlar, inşaat sektörü için 1999 depreminde çaldı ve bir daha da hiç susmadı.
Deprem büyük bir sınavdı. Alınan notlarla 'ikmale' bile kalınamadı. Sektör 'dersini' bir kez daha çalışmaya fırsat bulamadan, 2001 krizi ile çöktü. Sektördeki kriz o kadar derinleşti ki, 2003'ün ilk 9 ayındaki yüzde 16.3'lük düşüş, büyük depremlerin olduğu 1999'daki yüzde 12.7'lik küçülmeyi bile geride bıraktı. Sektör temsilcilerini umutlarını kamu yatırımlarına bağlamışlar. Ancak görünen o ki umutları boşa çıkacak. Sektörün 2004'te de 'toparlanamayacağını' öngörmek kötümserlik olmayacak.

Sektörün umudu kamuda
Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) verilerine göre, 2003'ün ilk on ayında kapanan 4 bin 255 şirketin 1.008 tanesi inşaat ve gayrimenkul şirketiydi. Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Nihat Özdemir'in verdiği bilgiye göre, Türkiye'deki toplam yatırımların yüzde 60'ını inşaat faaliyetleri oluşturuyor. Bu inşaat faaliyetlerinin yüzde 80'i de kamu finansmanıyla sağlanıyor. Dolayısıyla, sektörde canlanma için kamu yatırımlarının başlaması gerekiyor.
Ancak kamu yatırımları, özellikle son iki yıldır istikrar tedbirlerine kurban gitti. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün (DİE) verilerine göre kamu sektörünün bina inşaatı yatırımları 2003'ün ilk altı ayında yüzde 44 oranında azaldı. Bütçeden yatırımlar için ayrılan pay 1980'li yıllarda yüzde 5'ler düzeyindeyken bu oran son yıllarda yüzde 2'lere geriledi. İstikrar tedbirlerine bağlı olarak yatırım kısıtlaması eğilimi devam ederse 2004'te de inşaat sektöründe büyüme beklemek anlamsız. İki yıldır devam eden yatırımların elenmesi çalışması 2004'te de devam edecek. 2004'teki 200-300 adet yatırımın programdan çıkarılması, kamudaki proje sayısının 3 bin 800'ün altına çekilmesi planlanıyor.
İnşaat sektörünün hasretle beklediği projeler ise İstanbul Boğazı'na inşa edilmesi düşünülen Marmaray tüp geçidi ve Üçüncü Boğaz Köprüsü. Bu projelerden birinin bile başlamasının özellikle yapı malzemeleri alanında önemli bir üretim artışını gündeme getirmesi bekleniyor.
Konut üretiminde ise Toplu Konut İdaresi'nin (TOKİ) Türkiye'nin birçok yerinde başlattığı toplu konut inşaatlarının yanı sıra özel sektörün lüks konut inşaatlarının 2004'te daha da hareketlenmesi öngörülüyor. Arsa yatırımı yapılmış, projesi çizilmiş halde rafta bekleyen projelerin 2004'te hayata geçirileceği tahmin ediliyor.

Küçülmeye devam
Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Nihat Özdemir, 2004 yılında küçülmenin süreceğini düşünürek şöyle diyor: "Konut talebinde, özel sektör yatırımlarında ve yabancı sermaye girişlerinde kısmi canlanmalar olsa bile, bunların büyümeye geçişi sağlayacak bir etkinlik yaratamayak"
GYODER Başkanı Tankut Gündoğar ise biraz daha umutlu konuşarak, şunları söylüyor: "Yeni projelerin başlayacağını düşünüyorum. Yatırımcı çok önemli dersler aldı. Neyin doğru, neyin yanlış olduğu anlaşıldı. Tahminimce 2004 yılında gayrimenkul yatırımcıları ekonomideki rahatlama ile birlikte yeni projelere yönelecekler."




BUSINESS