Evliliklerin yüzde 51’i görücü usulü

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, “Türkiye’de Aile Yapısı Araştırmaları İleri İstatistik Analizi Araştırması-2013” hazırladı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam’ın katılımı ile dün kamuoyuyla paylaşılan araştırma, dikkat çekici sonuçları ortaya koydu.
Araştırmada, Türkiye’de görücü usulü ile evlilik oranının yüzde 51 olduğu, görücü usulüyle gerçekleşen evliliklerin yüzde 10’luk kesiminde kişilerin görüşünün alınmadığı, evliliklere ailelerin karar verdiği belirtildi. Kaçarak veya kaçırılarak evlenenlerin oranı yüzde 4 olarak gösterilirken, bu tür evliliklerin en çok Batı Marmara’da meydana geldiği vurgulandı.

Baba tarafı ağırlıklı
Eski bir evlilik töresi olan Berdel’in ise Türkiye genelinde çok düşük oranda yaşandığı, bu tür evliliklerin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 3 oranıyla devam ettiği kaydedildi.
Araştırmada, Türkiye’deki evliliklerin yüzde 21’inde eşler arasında akrabalık bağının bulunduğu, akraba evliliklerinin daha çok baba tarafından akrabalarla gerçekleştirildiği belirtildi.
Araştırmada, erkeklerin yüzde 85’inin, evleneceği kadında aradığı ilk özelliğin “ilk kez” evlenecek olmasını söylediği kaydedildi. Araştırmada, boşanan kadın ve erkeklerin ortak şikayetinin, eşinin “sorumsuz ve ilgisiz davranması”, boşanan kadınların yüzde 21’inin gerekçesi “dayak ve kötü muamele”, yüzde 16’sının gerekçesi ise aldatılma olarak belirtildi. Araştırmaya göre, erkeğin en önemli boşanma nedeni ise, “kadının erkeğin ailesine karşı saygısız davranması” gösterildi.

Evlat edinme yüzde 0.4
Türkiye’deki 2 çocuklu bireylerin oranı yüzde 35 olarak tespit edilirken 3 çocukluların oranı ise yüzde 22 olarak belirlendi. Tek çocuklu ailelerin en yaygın olduğu bölge ise Batı Marmara olarak saptandı.Bireylerin sadece yüzde 0,4’lük kısmının evlat edindiği bildirildi. Doğal yöntemle çocuk sahibi olunmadığında bireylerin evlat edinilebileceğini düşünenlerin oranı yüzde 83 olarak kaydedildi. İkinci sırada yüzde 78’lik oranla tüp bebek, üçüncü sırada ise yüzde 77 oranıyla koruyucu aile yönteminin geldiği belirtildi. “Sperm bankasına veya yumurta bankasına başvurma” fikrine bireylerin yüzde 16’sınin olumlu baktığı dile getirildi.
Türkiye genelindeki bireylerin, daha fazla çocuk sahibi olmak istediği, yüzde 38’inin şartları uygun olsa 2 çocuk, yüzde 32’sinin 3 çocuk sahibi olmak istediği belirtilen araştırma sonucuna göre 18 yaşından büyük kadınlarda eğitimsiz, okul bitirmeyenlerin çalışma oranı yüzde 3’iken bu oran üniversite mezunlarında yüzde 58’e yükseliyor.

Boşanan kadın çalışıyor
Bu oran erkeklerde eğitimsiz, okul bitirmeyerler için yüzde 31’iken üniversite mezunlarında yüzde 73’lere yükseliyor. Medeni durumuna göre evli kadınların yüzde 12’si çalışıyorken boşanan kadınların yüzde 38’i çalışıyor.
Bölgelere göre kadınların mülk sahibi olma oranı ise Batı Anadolu bölgesinde yüzde 30’lara çıkarken bu oran İstanbul ve Batı Marmarma’da yüzde 28’lerde kaldı.
Araştırmada, çocuklarını dövdüğünü söyleyen annelerin oranının yüzde 21 iken bu oranın babalarda yüzde 12’lere gerilediği vurgulandı.

‘Cinsel sahnelerde kanal değiştiririm’

Ev işlerinin kim tarafından yapıldığına dair araştırmada ise kadınların yemek, ütü, çamaşır ve bulaşık yıkama, basit dikiş, akşamları çay servisi ve sofranın kurulup kaldırılması işlerinin yüzde 95’nini yaptığı, erkeklerin bu işleri yapma oranının yüzde 5’i geçmediği görüldü. Aileyle ilgili birçok kararın alınmasında anne-kadın daha baskın bir role sahip. Ailedeki karar verme süreci ile ilgili olarak elde edilen verilere göre, yüzde 50 ve üzerinde oranda aile fertleri beraber karar veriyor. Televizyonda cinsel içerikli sahnelere ne tepki gösterirsiniz sorusuna bireylerin yüzde 6’sı rahatsız olmam, yüzde 12’si rahatsız olurum, küçük ve genç aile bireylerine izletmemeye çalışırım, yüzde 80’i ise rahatsız olurum, kanal değiştiririm yanıtı verdi.