Gündem '80 dolara bir yılda lisan öğreneceklerdi'

'80 dolara bir yılda lisan öğreneceklerdi'

02.12.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Camide düğün yapmışlar...

80 dolara       bir yılda lisan öğreneceklerdi





İstanbul'daki saldırıların ardından Türkiye çapında başlayıp Suriye'ye kayan operasyonlar sonucunda ilginç bir bilgi elde edildi. Suriye'nin Hilmi Tuğluoğlu'yla birlikte teslim ettiği 22 kişi arasındaki 15 - 30 yaşlarındaki 16 kadının, "örgüt eğitimi" için özel olarak bu ülkeye gönderildiği ortaya çıktı.
Kadınların hepsi türbanlı
Değişik tarihlerde gerçek pasaportlarıyla Suriye'ye çıkış yapan kadınların Şam'da üç katlı bir binada kaldıkları tespit edildi. Suriye operasyon timleri, öncelikle Hilmi - Leyla Tuğluoğlu çiftini yakalamak için operasyon yaparken, Türkiye'nin isteği üzerine aranan kişilerle birlikte, örgüt eğitimi gören bu kadınları da Türkiye'ye gönderdi.
Operasyonun ardından Ankara'ya ulaşan bilgilere göre, 16 genç kadının Leyla Tuğluoğlu'nun organizasyonuyla Suriye'ye götürüldüğü belirlendi. Eğitime alınan genç kızların binanın birinci katında konakladığı, üçüncü katında da eğitim aldığı belirlendi. Suriye güvenlik makamlarının, binanın sahibiyle organizasyonun finans boyutunu ortaya çıkarmak için araştırma yaptığı da öğrenildi. Sorguya alınan ve çoğu lise mezunu olan türbanlı kadınların radikal dini gruplara yakın oldukları anlaşıldı. Kadınların eğitimin ardından gerçekleştirecekleri faaliyet açısından sorgulandığı ve ipuçlarının değerlendirildiği bildirildi. Bir yetkili, "Tarikat bağı çözülürse uluslararası boyut da ortaya çıkabilir" dedi.
Firmasını satıp gitmiş
Sınır ötesi operasyonla ilgili yeni bilgiler de dün kulislere yansıdı. Bombalı saldırılarıların ardından iz süren İstanbul polisi, geçen hafta Ankara'da gözaltına alınan Ramazan Tuğluoğlu'nun ağabeyi Hilmi Tuğluoğlu'nun, saldırıların mimarı Azad Ekinci ile bağlantısını saptadı. Tuğluoğlu'nun, Ekinci'nin eylemlerde kullandığı araçların alımına yardım ettiği anlaşıldı.
Ağabey yerine kardeşi
Ankara polisi, Hilmi Tuğluoğlu'nu yakalamak için işlettiği bilgisayar firmasına baskın yaptı. Ancak şirketin bir süre önce başka bir kişiye satıldığı, Tuğluoğlu'nun da ailesiyle Suriye'ye gittiği belirlendi.
Eşiyle kasım başında Suriye'ye geçen Tuğluoğlu'nun kısa süre sonra yeniden ülkeye giriş yaptığı, eylemlerden birkaç gün önce sahte isimle alınan pasaportla yine Suriye'ye çıktığı tespit edildi.
Bu gelişme üzerine polis, ağabeyi yerine Ramazan Tuğluoğlu'nu gözaltına aldı. Ancak Emniyet Genel Müdürlüğü, kilit isim olarak değerlendirilen Hilmi Tuğluoğlu'nun Suriye'de yakalanması için Jandarma Genel Komutanlığı'ndan diplomatik destek istedi. Tuğluoğlu ve eşinin yakalanmasıyla sonuçlanan süreçte şu gelişmeler yaşandı:
Adana Mutabakatı
Jandarma Genel Komutanlığı, 1998 yılında gerçekleştirilen Adana Mutabakatı çerçevesinde Suriye'deki muhataplarından yardım talebinde bulundu.
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur devreye girerek, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın güvenlik danışmanı Gazi Kenan ile görüştü.
Mutabakat kapsamında iki ülke arasındaki "özel telefon hattı"yla gerçekleştirilen operasyonun ikinci aşamasına geçildi ve Hilmi Tuğluoğlu'yla irtibatı olan kişiler izlemeye alındı.


Suriye'den Türkiye'ye iade edilen zanlıların aileleri, çocuklarını eğitim için bu ülkeye gönderdiklerini söyledi.
E.K.G.'nin (14) Bayrampaşa'da oturan ailesi, kızlarının tesadüfen zanlılar arasında olduğuna inanıyor. Baba Seyfullah G., "Ezgi 14 yaşında bir lise talebesi. Bir yıldır Şam'da Ebulnur Lisesi'nde Arapça ve İngilizce dil kursuna gidiyor. Beş, altı çocuk, aynı evde kalıyorlar. Yıllık 80 dolar ücret ödüyoruz" dedi.
Seyfullah G., şunları kaydetti: "Göndermekteki amacımız; İngilizce ve Arapçayı bir arada öğrenmesiydi. Okulu bitirince bir meslek sahibi olsun istedik. Biz modern bir aileyiz. Bence bu olay tamamen tesadüf. Suç işlemişse, benim kızım bile olsa, cezasını sonuna kadar çeksin. Bu devlete zarar vermeye kimsenin hakkı yok."
Oraya okula gönderdik
Muhammed Nurullah K. (19) ile M.K.'nın (16) babaları Halil K., "Üç ay önce Şam'a İngilizce ve Arapça öğrenmeye gittiler. Çocuklarımın olayla bir ilgisi yok. Gözaltına alınmasından sonra oğlumla görüştüm. Bayramlaşma sırasında gözaltına alındıklarını söyledi. 26 çocuğu toplamışlar. Oraya okula gönderdik" diye konuştu. 23 yaşındaki Abdullah Bayrak'ın Küçükçekmece'deki evinde de şaşkınlık var. Babası Mehmet Bayrak, Abdullah'ın üvey annesi İnci Bayrak, "Ben oğlumu biliyorum, ona güveniyorum. Müslüman Müslümanı öldürmez. Yanlışlık olmuştur" diye konuştu.
Türban nedeniyle gitti
21 yaşındaki Hanife Şahin'in ailesi de türbanı nedeniyle Türkiye'de okuyamadığı için üç yıl önce El Ezher Üniversitesi'ne bağlı Şam'daki İslami İlimler Akademisi'ne okumaya gittiğini belirtti. Ailesi, genç kızın teröre bulaşacak bir insan olmadığını öne sürdü.
Cenazesine sevinirdim
22 kişi arasındaki Elif Akbayrak'ın babası Emin Akbayrak, "Kızımın böyle bir haberi yerine, cenazesinin gelmesine daha çok sevinirdim" dedi. Yalova Çiftliköy Atatürk İlköğretim Okulu'nda Din Bilgisi öğretmeni olarak görev yapan Akbayrak, Arapça ve İngilizce eğitim alması için kızını Suriye'ye gönderdiklerini belirtti.
Getirsinler, ellerimle keseyim
İstanbul saldırılarında rol aldığı gerekçesiyle aranan Gürcan Baç'ın (32) babası Bayram Baç, teröristlere lanet yağdırdı. Baç, "Getirsinler, oğlumu kendi ellerimle keserim" dedi. Kırkağaç'ın Bakır beldesinde yalnız yaşayan Baç (63), "Gürcan, liseyi dışarıdan bitirmek istedi, başaramadı. Oğlum dini konulara yönelmişti" diye konuştu. Baç, "15 yıl önce oğlumu sarıklı bir adamla dini konularda konuşurken gördüm. Tartıştık, tokat attım. Bakır'ı terk etti. İrtibatımız kalmadı" şeklinde konuştu.


İngiliz Başkonsolosluğu'na yapılan saldırıda canlı bomba olduğu DNA örnekleriyle saptanan Feridun Uğurlu (27), 22 Ekim 2001'de 24 yaşındaki Elif Uğurlu ile Kartal Evlendirme Dairesi'nde evlendi. Yalnızca aile büyüklerinin katıldığı nikâhtan sonra Tamirhane Merkez Camii'nin toplantı salonunda dualı düğün yapıldı. Salonun alt katında kadınlar, üst katında da erkekler harem selamlık oturdu. Dualar okundu, dini sohbetler yapıldı. Takı töreninin ardından misafirlere pilav ve ayran dağıtıldı. Uğurlu çifti 1.5 yıl önce doğan çocuklarına Yasin adını verdi. Feridun Uğurlu'nun evlendikten sonra baba evine pek gelmediğini anlatan komşuları, "Gelinlerini de hiç görmedik. Feridun işsizdi. Onu yurtdışında okuyor diye biliyorduk" diye konuştular.




GÜNCEL


Suriye'ye örgüt eğitimi için gidiyorlardı...
Bombacılar kapı komşusu çıktı!..
'El Kaide'nin ikinci adamıyla görüşüldü'
'Bizi Hizbullah'la anmayın'
Kamyonetler korkutuyor
Marmara, tsunamiyi 2 bin yıl önce yaşadı
Uçakta namaz panik yarattı
Özkök: Saldırılar dini motifli...
'El Kaide'ye yakın görünüyor'
Teröre karşı beton bariyer
Afganistan'a dönecek
PKK mayınına 5 şehit
Kısa kısa..
Serin Duruş