Gündem Aristo: Eserlerini Avrupa’ya Abbasi ve Emeviler tanıttı

Aristo: Eserlerini Avrupa’ya Abbasi ve Emeviler tanıttı

13.12.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:

Aristo, Plato ve Socrates gibi filozofların eserleri Antik Yunan medeniyetinin temelini oluşturur. Ancak o dönemlerde ve daha sonraki yıllarda Avrupalılar, bu filozoflar hakkında bilgi sahibi değildi. Aristo’nun öğrencisi olan Büyük İskender, Mısır’ı ele geçirince Yunan filozoflarının bazı eserleri Mısır’a ulaştı. İskender’in generallerinden Ptolemy I, Mısır’a yönetici oldu. Oğlu Ptolemy II İskenderiye Kütüphanesi’ni yaptırdı. Aristo bazı kitaplarını İskenderiye’ye bağışlamıştı. İskenderiye Kütüphanesi’ne Yunanlı filozofların eserlerinin asılları veya kopyaları getirtildi.

Aristo: Eserlerini Avrupa’ya Abbasi ve Emeviler tanıttı

 

Mısır, 642’de Amr bin As’ın ordusu tarafından ele geçirilince Aristo ve diğer filozofların kitaplarına Müslümanlar sahip oldu. Bu tür kitaplar, önce Bağdat’ta ardından da Emeviler tarafından Endülüs’te toplanıp tercüme ettirildi. Aristo’nun eserlerini yazdığı dönemlerde; Avrupa’da okul olmadığı için okuma yazma bilen çok azdı. Felsefe ve bilimle ilgilenen yoktu. Ardından Doğu Roma İmparatorluğu 476’da yıkılınca Avrupa’da otorite boşluğu doğdu. Otorite boşluğunu kiliseler doldurdu ve M.S. 600’lerde kiliselerde okullar açılmaya başlandı. Okullaşma yavaş ilerlediği için halkın, Aristo’nun adını duyma şansı olmadı. Avrupa’da 900’lerden itibaren feodalizm ortaya çıktı ve derebeylikler kuruldu. Halk şatolarda yaşayan arazi sahiplerinin himayesinde yarı köle durumundaydı. İç savaşlar ve kıtlık nedeniyle halk Orta Çağ karanlığından çıkamadı.

Haberin Devamı

Bağdat ve Endülüs dünyanın bilim merkeziydi

Avrupa’da okullar yaygınlaşmaya başladığında Emeviler, Yunan filozoflarının eserlerini Arapça’ya tercüme ettirmekteydi. Ardından Yunan, Mısır, Asur ve Hintlilerin kitapları Abbasi halifesi El-Mansur tarafından 754’ten itibaren Arapça’ya tercüme ettirildi. Tercümanlar Süryani veya Harranlı idi. El-Mehdi döneminde, Aristo’nun Topika adlı kitabı ile bazı Yunanca eserler Arapça’ya çevrildi. Harun Reşit döneminde, 786’da başlatılan tercüme faaliyetleri, Anadolu’dan derlenen Yunanca eserlerin Bağdat’a getirtilmesiyle hızlandı. Halife El-Memun döneminde de tercüme faaliyeti devam ettirildi.

El-Kindi, 801-873 yılları arasında yaşayan saygın bir filozoftu. Bağdat’ta onun başkanlığındaki tercümanlar, Aristo’nun ve çoğu Yunan filozofunun eserlerini tercüme etti. El-Memun ve Mütevekkil dönemlerinde Huneyn bin İshak, Yunan eserlerini Arapça’ya çevirdi. Abbasiler, Emevi hanedanına son verince Emevi Halifesi Hişam’ın torunu Abdurrahman, Müslümanların yönettiği Endülüs’e gidip 756’da Endülüs emiri oldu. Endülüs, Müslüman filozof ve bilim insanlarının toplandığı bir bilim merkezine dönüştü.

Haberin Devamı

Endülüs’te Müslüman, Hristiyan ve Yahudiler birlikte çalışarak Arapça’ya çevrilmiş olan Aristo’nun ve diğer filozofların eserlerini Latince’ye çevirdiler. İbn-i Rüşt, Aristo’nun eserleri hakkındaki kendi görüşlerini detaylı olarak kitaplaştırdı. Toledo ve Cordoba’da tercüme kitaplar ve Müslüman bilim adamlarının yazdığı çok sayıda değerli kitapların bulunduğu kütüphaneler vardı. Toledo, 1085’te Araplar’dan Hristiyanlar’a geçti. Hristiyanlar, Yunanlıların ve Müslümanların tüm eserlerini Toledo Tercüme Okulları’nda Latince’ye çevirdi. Bu sayede Avrupalılar, Aristo’nun ve Müslüman bilim adamlarının değerli eserlerini tanıma fırsatı buldu. Abbasi ve Emeviler sayesinde Aristo’nun fikirleri geç de olsa Avrupa’da yayıldı.

Oxford Üniversitesi’nde 27 Ekim 1993’deki konuşmasında Prens Charles “İspanya Müslümanları, eski Yunan ve Roma uygarlıklarının eserlerini derleyip korumakla kalmadı, bu eserleri yorumladı ve genişletti” demişti.