11.07.2019 - 01:30 | Son Güncellenme:
SEYFETTİN ERSÖZ - Ankara
1998 yılında Türkiye Ermenileri Patrikliği’ne seçilen Mesrob Mutafyan’ın görevini yapamayacak derecede hasta olduğu gerekçesiyle İstanbul Valiliği’ne yeni bir patrik seçimi için iki ayrı başvuruda bulunulmuştu. Bu başvurulardan biri Ruhaniler, diğeri ise “siviller grubu” olarak adlandırılan Türkiye Ermenileri Patrik Seçimi Müteşebbis Heyeti tarafından yapıldı.
Ruhaniler, Türkiye Ermenileri Eş Patriği unvanıyla yeni bir ruhani önder seçilmesini önerdi. Siviller grubu ise yeni patrik seçimi yapılması gerektiğini bildirdi. Valilik sivillerin talebine cevap vermeyerek zımni olarak reddetti. Ruhanilerin önerisi ise Patriklik makamı boşalmadığı için kabul edilmedi. Ancak “Patrik Genel Vekili” seçimi yapılabileceğini kaydedildi. Bunun üzerine Türkiye Ermenileri Ruhaniler Genel Meclisi tarafından patrik genel vekili seçimi yapıldı. Bu göreve, Aram Ateşyan getirildi.
Sivillerin taleplerinin valilikçe reddine ilişkin karara karşı İdare Mahkemesi’nde iptal davası açıldı. İdare Mahkemesi davayı reddettti. İtiraz üzerine dosyayı inceleyen Danıştay ise, temyiz talebini kabul etmedi. Bunun üzerine, “siviller” grubu AYM’ye başvurdu. Başvuruyu inceleyen AYM oy çokluğuyla din özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
AYM kararında, özetle şu ifadelere yer verdi: “Yeni bir dini liderin hangi hâllerde seçileceğine veya dini liderin seçim usulüne devlet karar veremez. Bir din veya inancın gerekliliklerine, ancak söz konusu din veya inancın mensuplarınca karar verilebilir.”