Gündem d’MUN Zirvesi Budapeşte’de

d’MUN Zirvesi Budapeşte’de

30.04.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Türkiye’nin dört bir yanından öğrencilerin katıldığı Model Birleşmiş Milletler Konferansımız d’MUN, 17-22 Mayıs 2015 tarihlerinde Budapeşte’de gerçekleştirilecek. Üç gün boyunca tamamen İngilizce düzenlenecek oturumların ana konusu “Kırım Meselesi” olacak

d’MUN Zirvesi  Budapeşte’de

Yabancı dil öğreniminin gelişiminde yurtdışı deneyimleri çok önemli. İşte bu noktada, okulumuz İngilizce bölümünün 7 yıldır düzenlediği Model Birleşmiş Milletler Konferansı - d’MUN, hem dil pratiği yapmak hem de dünya meselelerini daha iyi tanımak adına büyük fırsat sunuyor. Türkiye’nin dört bir yanından Doğa Koleji öğrencilerinin katıldığı Model Birleşmiş Milletler Konferansımız d’MUN, 17-22 Mayıs tarihlerinde Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de gerçekleştirilecek. Ana konusu “The issue of Crimea - Kırım Meselesi” olacak Gençlik Zirvesi’nin tüm oturumları tamamen İngilizce yapılacak. Konferanslar, okulumuzun İngilizce Bölümü tarafından 7 yıldır düzenleniyor. Kapadokya’da gerçekleştirdiğimiz bir önceki konferansta, üç gün boyunca tüm oturumları tamamen İngilizce gerçekleştirerek, bol bol yabancı dil pratiği yapma imkânı bulmuştuk.
BM delegesi olacağız
Her bir arkadaşımın ayrı bir ülkeden BM delegesi rolünde dünya meselelerini tartıştıkları bu konferanslar, hem diplomasiyi öğrenmemize hem de gelecekteki kariyerlerimize hazırlanmamıza katkı sağlıyor. Pearson tarafından “Pearson Assured” belgesiyle onaylanmış olan ve her yıl farklı illerde ve farklı konularda düzenlenen, konferansımız, ödül almış komite başkanları ve Doğa Anadolu Liselerinde öğrenim gören deneyimli d’MUN komite başkan yardımcıları tarafından yönetiliyor.
Uluslararası arenada
d’MUN Konferanslarında Ortadoğu meselesi, göçmenlik, ırkçılık gibi güncel konular da tartışılıyor. Daha çok üniversite ve lise düzeyinde yapılan bir çalışma olan dMUN’un bizim okulumuzda daha ortaokul dönemindeyken başlaması Türkiye’de bir ilk. Erken bir yaşta bu çalışmalara katılmaya başlamamız ve lisede de devam etmemiz hem dil açısından hem de evrensel konularda farkındalık sahibi olmamız açısından büyük önem taşıyor. Konferansta öğrencilere verilen “Pearson Assured” onaylı sertifikalar ise dünya çapında geçerli. dMUN’da ayrıca, performansımıza göre aldığımız ‘Best delegate’ ya da ‘Outstanding delegate’ gibi unvanlar da motivasyonumuzun artmasını sağlıyor. Uluslararası sertifikasyonla gelecek yıllarda daha fazla katılımın sağlanmasıyla d’MUN Konferansları uluslararası arenaya açılacak.
D’Pals ile sosyalleşmek
d’MUN konferanslarının yanı sıra sosyal bireyler olarak yetişmemize katkı sağlayan projelerden biri de D’Pals. Avrupa’nın kültür uyumunu sağlamak ve kültürel çeşitliliği desteklemek amacıyla ortaya koyduğu tematik öncelikleri konusunda farkındalık yaratma amacını taşıyan D’Pals Projesi’nde, öğrenci arkadaşlarımızdan oluşturulan eğitmen grubu ile “Akran Öğrenme” metodu kullanılıyor. Proje kapsamında insan hakları, kültürel çeşitlilik, kimlik, ayrımcılıkla mücadele, demokrasi, aktif vatandaşlık, cinsiyet eşitliği, sosyal dahil olma konularında bir sosyal öğrenme platformu yaratılıyor.
Dil eğitimi öncelikli
Okulumuzda yabancı dil öğrenimi konusunda önemli projelere imza atılıyor. Örneğin Cambridge Sınavlarına en fazla öğrenci katılımını sağlayan okuluz. Bu sınavlara hazırlık sınav başarısında da Türkiye’de önde gelen okulumuzda, İngilizce öğrenimimiz uluslararası standartlarda belgelendiriyor. Bu kapsamda 13-14 Haziran tarihlerinde Starters, Movers, Flyers, Key, Pet, Fce sınavlarına gireceğiz.
Yine okulumuzda, ailemizin, bizim yabancı dil öğrenme sürecimizde yer almaları ve doğru tutumlar sergileyerek takipçi ve aktif olmaları amaçlanıyor. Bu kapsamda hayata geçirilen ELTParents uygulamasıyla, veli-öğrenci-öğretmen işbirliği gerçekleştiriliyor.

Haberin Devamı

‘Türkiye’ye anchorman modelini getirdim’

Türkiye’ye ‘anchorman’ modelini getiren insan olduğunu kaydeden usta televizyon programcısı ve gazeteci Ali Kırca, “Haber sunmaya geri dönmeyi düşünmüyorum. Çünkü bu işi 20 yıl boyunca ‘anchorman’ olarak aralıksız yaptım” diyor

Ünlülerle röportaj köşemizin bu haftaki konuğu usta televizyon programcısı ve gazeteci Ali Kırca. Kendisiyle televizyonculuk ve gazetecilik üzerine sohbet ettik.
- Gökhan Dereli: Çocukluğunuzda gazeteci olmayı hiç düşündünüz mü?
- Ali Kırca: Çok fazla düşündüğümü söyleyemem. Ya da gazeteciliğin tam olarak ne olduğunu, nasıl yapıldığını bilmiyordum. Televizyonculuğu hiç bilmiyordum çünkü televizyon yoktu. Ama eğer gazeteciliğin temeli yazıp çizmekse, ben yazıp çizmeye meraklı bir çocuktum. Çocukken gazetedeki haberleri, fotoğrafları kesip dosyaladığımı hatırlıyorum. Ama bunun gazetecilik olduğunu bilmiyordum. Habere, haberlere, olup bitenlere merakım ile ilgili bir şeydi.
- Hayat Doğan: Siyaset Meydanını yapmayı nasıl planladınız?
- Ali Kırca: Uzun yıllar TRT’de çalıştım. 1980’deki 12 Eylül Askeri Darbe dönemi sonrasında TRT’de ‘Açık Oturum’ adlı programa başlamıştık. Bu program, TRT’nin o günkü şartlarıyla çok kısa sürdü. Açıkçası benim içimde bir ukte kaldı. ‘Bir gün bu programın daha da ses getirenini yapacağım!’ demiştim. O arada Amerika’ya gittim, geldim. Hatta Amerika’ya giderken bunu düşünmüştüm. Kafamda ‘Siyaset Meydanı’ vardı yani. Çok sesli, çok kişili, çok katılımlı ve çok gürültülü. Amerika’dan döndükten sonra ATV’ye başladım. Çalışmaya başladığım birinci ayında da Siyaset Meydanı programı ekrana geldi.
- Gökhan Dereli: Çok başarılı olduğunuz haber sunuculuğuna dönmeyi düşünüyor musunuz?
- Ali Kırca: Düşündüğümü söyleyemem açıkçası. Çünkü bu işi 20 yıl boyunca ‘anchorman’ olarak aralıksız yaptım. Türkiye’ye anchorman modelini getiren insan benim. Türkiye’de daha önce haber spikerliği vardı. Çeşitli büyük kanallarda her gün ekranın karşısına çıkıp evlere konuk olmak ve bunu 20 yıl kesintisiz yapmak, benim için yeterli diye düşünüyorum. Bundan sonra televizyona dönersem farklı bir program ile dönerim.
- Hayat Doğan: Öteki Bahçe romanı nasıl doğdu?
- Ali Kırca: Roman çoktan beri yazmak istediğim şeydi. Bunu yapmayı istiyordum. İşte o haberciliği bırakmak, yani her gün haber işini bırakmak bu roman için bana önemli bir süre verdi; şans verdi. Ben de o şansı değerlendirdim.
- Gökhan Dereli: İyi bir Galatasaraylısınız. Galatasaray’ın bu yıl 4. yıldızı takacağına inanıyor musunuz?
- Ali Kırca: Türkiye’de Galatasaray birçok ilkleri gerçekleştirdi. 3. yıldızı da ilk defa Galatasaray taktı Türkiye’de. O zaman ilkleri yapan takıma ilk 4. yıldızı takan takım olmak da yakışır diye düşünüyorum.

Haberin Devamı

Rengarenk sabunlar yaptık

Haberin Devamı

Okulumuzda çeşitli deneyler yaparak öğrendiklerimizi pekiştirme fırsatı buluyoruz. Geçen haftaki dersimizde mis kokulu sabunlar yaptık. İlk önce 22 gram kostiği 100 mililitre suda çözüp dinlendirdik. Bu işlem sırasında fazlaca ısınan su dışarıya bir gaz verdiği için bu kimyasal gazı solumamak amacıyla maskelerimizi taktık.
Bir süre bekleyen bu çözeltinin iyice soğuduğundan emin olunca, sızma yağımızı çözeltiye ekleyerek karıştırmaya başladık. Uzunca bir süre devam eden bu işlemin ardından istediğimiz kıvamı elde ettiğimiz karışıma beğendiğimiz bir renkte gıda boyası ekleyerek sabunumuza rengini de vermiş olduk. Koku esansımızı da ekledikten sonra biraz daha karıştırarak çeşitli şekillerdeki kalıplarımıza karışımı döktük, sabunumuzu tamamladık. Öğretmenimiz sonrasında sabunlarımızın kuruması için 4 gün beklememiz gerektiğini söyledi. Sabırsızca ve heyecanla geçen dört günün sonunda kalıplardan çıkardığımız rengârenk ve mis kokulu sabunlarımız hazırdı. Benim yaptığım sabunlarla ailecek ellerimizi yıkamamız bütün bu bekleyişe değmişti. Artık korksun benden mikroplar…

Haberin Devamı

Eyfel Kulesi yazın 15 cm uzuyor!

Eyfel Kulesi’nin yaz aylarında 15 santimetre uzadığını biliyor muydunuz? Ben, okulda “genleşme” konusunu işlediğimiz sırada bu bilgiyi öğrendiğimde çok şaşırdım.
Öğretmenimiz “Bugün dersimiz laboratuvarda yapılacak!” deyince dünyalar bizim oluyor. Çılgına dönüp laboratuvara ilk giren olmak için birbirimizle yarışıyoruz.
En son laboratuvar dersimizde, akıllı tahtada “Eyfel Kulesi, yazları güneşin ısısıyla 15 cm. uzuyor, kışları ise tekrar eski haline dönüyor” yazıyordu. Öğretmenimiz bugünkü konumuzun “genleşme” olduğunu söyledi ve deneyimize başladık.
İlk deneyimiz zincirle bağlı bir küreyi ‘gravzant halkası’ adı verilen delikten geçirmekti. Sonra küreyi ispirto ocağında ısıtarak halkadaki delikten geçirmeye çalıştık ama olmadı, küre delikten geçmedi. Isınmış küreyi tekrar soğutmak için suya daldırarak bir süre bekledik ve halkadaki delikten tekrar geçirmeyi denediğimizde geçebildiğini gördük. Bu deneyle katıların ısıtıldığında hacminin arttığını, yani genleştiğini, soğuduğunda ise hacminin azaldığını öğrenmiş olduk. Öğretmenimiz su için bu durumun tam tersi olduğunu belirterek, suyun donduğunda hacminin arttığını, ısıtıldığında ise hacminin azaldığını söyledi.
Basket atarken?
Bu bilgiyi öğrendikten sonra günlük hayattaki bazı olayların sırrını da öğrenmiş oldum. Örneğin, annemin iki gün önce dondurucuya koyduğu su dolu cam şişenin kapağının neden sıkışarak açılmadığını şimdi daha iyi anlıyorum.
Ancak tüm bu bilgilerden sonra aklımı kurcalayan bir soru var: ‘Yazın daha rahat basket atabilir miyim?’

Haberin Devamı

Dans dolu bir gece

Doğa Koleji’nin her yıl düzenlediği Geleneksel Halk Oyunları ve Dans Yarışması’nın finali Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirildi.
Yarışmaya yıl boyu heyecanla çalışarak hazırlanırken, çalışmalarımızda sanatsal aktivitelerin ve yaratıcılığın doğasını tanıdık. Gerçekleştirilen final gecesinde uzun süredir gerçekleştirdiğimiz yoğun hazırlıkların ürünleri olan halk oyunları ve dans gösterilerini izleyici ve jürinin karşısında sergiledik. Finale katılan okul takımlarının birbirinden renkli koreografilerini sergilediği gecede, jüri ‘halk oyunları’ kategorisinde Ordu Doğa Koleji’ni, ‘dans’ kategorisinde Kartal Doğa Koleji’ni birinci seçti.
Geleneksel Halk Oyunları ve Dans Yarışması’nın final gecesinden elde edilen gelir, Çanakkale’deki “Bir Can Bir Fidan” projesi kapsamında binlerce fidanın toprakla buluşması için bağışlandı.

ABD’de finaldeyiz

ABD’de düzenlenen Genius Olimpiyatları’nda 10. sınıf öğrencisi arkadaşımız Zeynep Duru finale kalmaya hak kazandı. “Creative Writing” kategorisinde yazmış olduğu kısa hikâye finale çıkma şansını yakalayan arkadaşımız, 15-20 Haziran tarihleri arasında New York’ta yapılacak olan finallere katılacak. Çalışması bin 171 proje arasından finale seçilen Zeynep Duru, “Yabancı dil eğitiminde bizlere sunulan imkânlar ve farklı öğrenme ortamları bu başarıyı yakalamamı sağladı” dedi. New York Oswego Üniversitesi tarafından her yıl düzenlenen Genius Olimpiyatları, gençlerde çevre bilincini uyandırmak amacını taşıyan birçok farklı alanda projeyi bir araya getiriyor.