Gündem Depremde oğlunu, gelinini ve torunlarını kaybetti! 'Fotoğrafları dahi çıkmadı'

Depremde oğlunu, gelinini ve torunlarını kaybetti! 'Fotoğrafları dahi çıkmadı'

01.02.2024 - 09:31 | Son Güncellenme:

Kahramanmaraş'ta 6 Şubat depremlerinde doktor olan oğlunu, gelinini ve iki torununu kaybeden Adeliye Semerci, "Fotoğrafları dahi çıkmadı" dedi.

Depremde oğlunu, gelinini ve torunlarını kaybetti Fotoğrafları dahi çıkmadı

Onikişubat ilçesindeki Expo konteyner kentte yaşamını sürdüren 64 yaşındaki Adeliye Semerci, 6 Şubat depremlerinde Azerbaycan Bulvarı'ndaki Gökhan Abartmanı'nda oturan 23 yıllık doktor oğlu Ahmet Semerci'yi (47), gelini Samar Semerci'yi, torunları Meyer Semerci (5) ve Mira Semerci'yi (2) kaybetti.

Haberin Devamı

Semerci, deprem sonrası torununun cenazesinin 8'inci gün, oğlunun 9'uncu gün bulunduğunu, gelini ve diğer torununun ise kimsesizler mezarlığında 4 ay sonra bulunduğunu söyledi.

Oğlunun oturduğu evin yerle bir olduğunu anlatan Semerci, "Evimiz merkezdeydi. Doktor oğlum daha önce Ankara Hacettepe Hastanesi Radyoloji Bölümü'nde uzman olarak görev yapıyordu. 4 yıl sonra memleketi Kahramanmaraş'a geldi ve burada da depreme yakalandı. Depremde oğlumu, gelinimi ve iki torunumu kaybettim. Dairemiz 1. kat olarak geçiyor ama altta asma kat vardı. Oğlum buraya geleli 4 yıl oldu. Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi'nde görevliydi. Oturduğu ev yerle bir oldu. 3 saniyede yıkıldığını söylediler. Hepsini kaybettik. O binadan hiç sağ çıkan olmadı" dedi.

Haberin Devamı

Depremde oğlunu, gelinini ve torunlarını kaybetti Fotoğrafları dahi çıkmadı

"YOKLUKLARI ÇOK KÖTÜ VE BEN HİÇ UNUTAMIYORUM"

Semerci, "Fotoğrafları dahi çıkmadı. Yoklukları çok kötü ve ben hiç unutamıyorum. Biz malı mülkü düşünmüyoruz. Biz çok kötü günler geçirdik ve hep Maraş'taydık. Hiçbir yere gitmedik, sürekli mezarlıktaydık. Her şeyi canlı canlı gördük. Onlardan kalan sadece fotoğraflar ve onu da sağdan soldan aldık. Mezarlığa gittiğimizde torbadakileri görünce ben delirme derecesine geldim, dondum kaldım orada. Binalardan eller, kafalar hep sarkıyordu. Biz merkezde her şeyi yaşadık. Benim oğlum kimseyi incitmezdi, çok iyi biriydi" ifadesini kullandı.