Gündem ‘Evladımız için adalet istiyoruz’

‘Evladımız için adalet istiyoruz’

13.12.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanlığı önünde yaptığı açıklamada, “Çok öfkeliyim. 6 yaşındaki bir çocuğa sistematik tecavüz edildi bu ülkede. Kızımız için, evlatlarımız için adalet istiyoruz” dedi.

‘Evladımız için adalet istiyoruz’

MEHTAP GÖKDEMİR- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, olağanüstü toplantıya çağırdığı parti grubunun ardından dün milletvekilleriyle birlikte Adalet Bakanlığı’na yürüyerek 6 yaşında dini nikahla evlendirilerek, cinsel istismara uğrayan H.K.G. için “adalet” istedi. Kılıçdaroğlu, önce TBMM’de partisinin MYK üyeleriyle bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, MYK üyelerine 6 yaşındaki çocuğa cinsel istismar konusuna dikkat çekmek için Adalet Bakanlığı’na yürüyeceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “6 yaşında bir çocuğa istismar olmuş. Sözde baba, sözde koca tutuklu değiller. Bu çocuğun sesini Türkiye’ye, dünyaya duyurmamız lazım. Onun için Adalet Bakanlığı’nın önüne gideceğim” dedi. CHP lideri ardından olağanüstü toplantıya çağırdığı parti grubunda konuştu. Kılıçdaroğlu, basına kapalı gerçekleşen bu toplantıda da “Çok üzücü, sıkıntılı bir olay yaşanıyor. Bu kızımızın adalet arayışının, sesinin duyurulması lazım. Kurumlar çalışmıyor. Bakanlar görevini yapmıyor. Sessiz kalınmaması gerekir. İktidarın bir şey yapmasını bekledim. Ne Adalet ne İçişleri ne Aile Bakanlığı harekete geçmedi. Biz sessiz kalamayız. Ben Adalet Bakanlığına yürüyorum” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

‘Çok öfkeliyim’

CHP lideri toplantının ardından milletvekilleriyle birlikte TBMM Dikmen kapısından çıkarak, Adalet Bakanlığı’na yürüdü. Kılıçdaroğlu, bakanlık önünde yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Gerçekten çok öfkeliyim. Böyle bir haksızlığı, adaletsizliği kimsenin duymasını ve yaşamasını istemem. 6 yaşındaki bir çocuğa sistematik tecavüz edildi bu ülkede. Günlerdir bekliyorum, acaba siyasal iktidar, bir ses verecek mi diye. Konu parlamentoda dile getirildiğinde Aile Bakanı açıklama yapıyor; ‘İki yıldır biz bu meseleyi biliyoruz’ diyor. Biliyorsunuz da iki yıldır Allah aşkına ne yaptınız? Ya yüzünüze gözünüze dursun ya. Sistematik bir tecavüz var ve iki yıldır bunu biliyorsunuz ve gıkınız bile çıkmıyor. Bereket versin gazeteciler var bu ülkede, olayı haber yaptılar da bizler de duyduk.

Haberin Devamı

‘Sesi olacağız’

Adaleti sağlayacak olan kurumun önündeyiz. Adalet Bakanlığı sessizliğini koruyor. Aile Bakanlığı’nın zaten ne yaptığını kimse bilmiyor. Bir de fotoroman var. Polislerin elini kolunu bağlamış durumdalar. Polislerimiz bu olayları bilmiyorlar mı? Kim onların görevlerini yapmasına engel oluyor? Savcılar hangi gerekçeyle bu dosyaları kapatıyorlar? Güçlerini kimden alıyorlar? 6 yaşındaki bir evladımızın uğradığı bu haksızlık karşısında kimler suskunluğunu koruyor? Buraya bu evladımızın, bu kızımızın sesi olmak için geldim. Adalet istiyor bu evladımız. Buradan kızımıza da seslenmek isterim. 84 milyon insan, senin yüreğinle aynı acıyı paylaşıyor. Bizler hep birlikte bu haksızlığa karşı mücadele etmek zorundayız.

Bu haksızlığa dayanamıyorum. Hepimizin evlatları var. Ve biz devletin görev yapmasını, haksızlığın üzerine gitmesini istiyoruz. Adalet istiyoruz. Biz adaletsizlik karşısında susanın dilsiz şeytanlar olduğu bir ülke olmak istemiyoruz. Artık siyasal iktidarın; polisin, savcının elini kolunu bağlamasını istemiyoruz. Haksızlıkla ilgili tablo, tahammül edeceğimiz bir tablo değil. Ülkenin bu kadar derdi varken, bu kadar büyük acılar yaşarken, siyasal iktidarın hala görevini yapmaması, devlet aygıtını çalıştırmaması tahammül edilecek bir durum değil. Devletin kurumlarının çalışması lazım. Önündeki tek engel siyasi otoritedir.

Haberin Devamı

‘Baskı mı var?’

Devleti yönetemiyorlar, haksızlıkları sindirebiliyorlar. ‘İki yıldır biz bu meseleyi biliyoruz’ ne demek? İki yıldır kimin arkasına saklandınız? İki yıldır fotoğraf çektirdikleriniz mi size ‘aman bu olayı kapatın’ diye baskı kuruyorlar? Devlet baskıların altında görev yapamaz. Devlet dediğiniz kuruma saygınlık kazandırmanız lazım. Adalet Bakanlığı’nın önüne gelmemin temel nedeni budur zaten. Kızımız, evlatlarımız için adalet istiyoruz.

Eski başkanlardan destek istedi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçime giden süreçte gönderdiği mektupla eski belediye başkanlarını partinin çalışmalarına destek vermeye çağırdı.

CHP lideri, “değerli yol arkadaşım” hitabıyla başlayan mektubunda “Demokratik kurumların etkisiz hale getirildiği bir otoriterleşme sürecinden geçildiğini” ifade ederek, “CHP olarak işte bu koşullarda halkımızı içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtarmak ve cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yaraşır bir Türkiye’yi inşa etmek için mücadele veriyoruz. Ancak bu mücadelenin bir kişinin ya da bir partinin değil, otoriter bir rejime karşı demokrasiyi savunanların ortak ve tarihi mücadelesi olduğunu bilmeliyiz” dedi. CHP lideri şöyle devam etti:

Haberin Devamı

“Sizler geçmişte belediye başkanı olarak topluma hizmet vermiş, bulunduğunuz bölgelerin saygın kanaat önderlerisiniz. Ülkemizde demokrasiyi, adaleti ve özgürlüğü sağlama hedefine ulaşmak için topyekün bir gayrete ihtiyaç olduğunu ve burada sizlere de önemli sorumluluklar düştüğünü unutmayınız. Aktif siyasette yer almasanız dahi, halkın ihtiyaçlarını en iyi bilen, toplumun beklentilerine en fazla hakim olan sizlerin, bu mücadeleye vereceği katkıların, gücümüze güç katacağını bilmenizi isterim.”

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ: İsteseydi görüşürdüm

‘Evladımız için adalet istiyoruz’

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Kılıçdaroğlu’nun bakanlığının önüne yürümesi ve yaptığı açıklamayı sosyal medya hesabından değerlendirdi. Bozdağ paylaşımında şunları kaydetti:

Haberin Devamı

“Sayın Kılıçdaroğlu Adalet Bakanlığı’ndan randevu istemedi. İstemiş olsaydı kendisine randevu verirdim. Randevusuz geldiği halde görüşmek isteseydi, kendisiyle yine görüşürdüm. Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanı ile görüşme yerine basın açıklaması ile yetindi. Canı sağ olsun. Biz, memleketimizin her meselesini Türkiye’nin 2’inci büyük partisinin genel başkanıyla her daim görüşmeye ve konuşmaya hazırız. Ama belli ki Sayın Kılıçdaroğlu’na doğru bilgi aktarılmıyor. Yargılama süreci, kanunlarımızın öngördüğü usulde devam ediyor. Yargılama sonunda maddi hakikat, ortaya çıkacaktır. Yargıya güvenelim.”