Gündem Öğretmenin sorunları dağ gibi

Öğretmenin sorunları dağ gibi

26.12.2010 - 01:02 | Son Güncellenme:

Baba Beni Okula Gönder kampanyasının dördüncü çalıştayında öğretmenlerin sorunları ele alındı. Sözleşmeli bir öğretmen eşiyle ayrı şehirlerde olduğunu belirterek “Boşanmamız mı lazım?” dedi

Öğretmenin sorunları dağ gibi

Milliyet gazetesinin Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile birlikte yürüttüğü Baba Beni Okula Gönder (BBOG) kampanyasının dördüncü çalıştayında öğretmenlerin yaşadığı sıkıntılar ve çözüm önerileri masaya yatırıldı.
Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi’nde önceki gün düzenlenen çalıştaya Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yerleştirme ve Eğitimi Genel Müdürü Ömer Balıbey, ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, İstanbul Üniversitesi Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Erdoğan, Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ata Tezbaşaran, Garanti Öğretmen Akademisi Vakfı Genel Müdürü Kayhan Karlı, Şanlıurfa Suruç YİBO Müdürü Deniz Orhon Doruk, Şanlıurfa Siverek Çağdaş Yaşam Hasan Orhan İlköğretim Okulu Müdür Vekili Hüseyin Toğrul, Milliyet gazetesi yazarları Nail Güreli ve Abbas Güçlü, Doğan Gazetecilik Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Hande Dolman Sabuncuoğlu ile Baba Beni Okula Gönder Kampanyası Koordinatörü Nilgün Yorgancılar Erekli’nin yanı sıra eğitimci ve akademisyen çok sayıda kişi katıldı.
Bu yılki konusu “Eğitim Sürecinde Öğretmenlerin Rolü” olarak belirlenen çalıştayın açılışında konuşan Milliyet gazetesi yazarı Abbas Güçlü, öğretmenlerin yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekti: “Kısa bir süre önce lise mezunlarının, üstelik liseyi 7 yılda bitirenlerin öğretmen olduğu bir dönemden eğitim fakültesinde doktorası ve yüsek lisansı olanların dahi öğretmen olamadığı bir noktaya geliyoruz. Yine aynı şekilde geçen yıl KPSS’de Türkiye birincisi olan ODTÜ Fizik mezunu bir arkadaşımızın öğretmenliğe atanmaması da öğretmen sorununun ne kadar vahim olduğunu ortaya koyuyor.”
Prof. Dr. Aysel Çelikel de eğitim konusunda son yıllarda yaşanan olumlu gelişmelere dikkat çektiği konuşmasında, “Ülke genelinde ortalama eğitim, kişi başı 3 yıldan 6’ya çıkmış durumda. Bu artışta ÇYDD’nin payı olduğunu da söylemeliyiz. 15 yıldan beri 47 bin çocuğa eğitim desteği vermiş bulunuyoruz” diye konuştu. Kaliteli öğretmenler yetiştirilebilmesi için sorunların en aza indirilmesi gerektiğini anlatan Çelikel, “Acaba Cumhuriyetin ilk yıllarında sahip oldukları saygınlığı yine taşıyabiliyorlar mı?” diye sordu.

Son sınıfa ‘intern’
Ömer Balıbey de öğretmenlerin sorunlarına çözüm bulmak için çalıştıklarını belirtti.
Farklı bir ile tayini çıkan öğretmenlerin dönmek istediğini de sözlerine ekleyen Balıbey, “O zaman orada yaşayan insanlar ne olacak? Eğitim fakültesi son sınıfta okuyan öğrenciler için ‘intern’ (stajyer öğretmenlik) sistemini düşünüyoruz. Sigortaları ödenip asgari ücret civarı bir maaş vererek deneyim kazanmalarını sağlayabiliriz” diye konuştu.
Türk Eğitim Vakfı (TEV) Genel Müdürü Turgut Bozkurt ise çarpıcı bir öneride bulundu. Türk Silahlı Kuvvetleri ve benzeri devlet kurumlarında personele giyim yardımı yapıldığını belirten Bozkurt, “Acaba eğitim ordusuna bu neden yapılmıyor? Öğretmenlerimizin görüntü kalitesini sağlamaktan devlet sorumlu değil mi?” diye konuştu.

‘Boşanmam mı lazım!’
İzleyicilerden Bağcılar Nene Hatun İlköğretim Okulu öğretmenlerinden Fatma Törün, kendisi gibi öğretmen olan eşinin 8 yıldır İzmir’de görevli olduğunu belirterek, “Sözleşmeli öğretmen olduğumuz için suçlu muyuz? Bizim çözümümüz boşanmak mı? Atamam yapılmadığı için psikolojim bozuk” dedi. Ağlamaklı bir ses tonuyla konuşan Törün’ün feryadı salondakileri de duygulandırdı.
İstanbul Lisesi Müdürü Sakin Öner de söz alarak, “Ben 40 yıldır eğitimciyim. Hâlâ 2 bin lira maaş almıyorum. Öğretmenlerin mali açıdan durumu düzeltilmeli. Mesleğimiz ancak bu şekilde cazip hala getirilir” diye konuştu.
Çalıştayın “Türkiye’de eğitimde öğretmenlerin sorunları” konulu ilk oturumunda konuşan Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan da eğitime ayrılan bütçenin artması için ülke gelirinin artmasının şart olduğuna dikkat çekti. Şanlıurfa’da kısıtlı imkânlara rağmen büyük başarılara imza attıklarını anlatan Okutan, “Ben güzel günlerin geleceği kanaatindeyim” diye konuştu