Gündem Ölene kadar lider olarak kaldı

Ölene kadar lider olarak kaldı

28.02.2011 - 00:03 | Son Güncellenme:

Saadet Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, 5 gün önce tedavi gördüğü hastanede kurmaylarını toplayıp 12 Haziran’daki genel seçimlere yönelik hazırlık çalışması yapmıştı. Eski Başbakan Erbakan 85 yaşında vefat etti

Ölene kadar lider olarak kaldı

ERBAKAN'A ÖZEL DONANIMLI CENAZE ARABASI

Haberin Devamı

(VİDEO)

(VİDEO)

Eski başbakanlardan Saadet Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, dün koroner arter ve kalp yetmezliği sonucu 85 yaşında vefat etti. Cenazesi uzun süredir tedavi gördüğü Güven Hastanesi’nden Balgat’taki evine taşınan ve ambulans içinde uzun süre bekletilen Erbakan için, vasiyeti gereği Ankara’da resmi tören düzenlenmeyecek. Erbakan yarın, İstanbul Fatih Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından eşi Nermin Erbakan’ın da bulunduğu İstanbul Merkez Efendi Mezarlığı’ndaki aile kabristanına defnedilecek. Erbakan’ın vefatı, başbakanlık koltuğunu bırakmak zorunda kaldığı 28 Şubat sürecinin 14. yıldönümünden bir gün önceye, Başbakanlığı sırasında ziyaret ettiği Libya lideri Kaddafi’nin sarsıldığı bir döneme denk geldi. Erbakan, uzun süredir sol ayak damarlarındaki iltihaplanma nedeniyle tedavi gördüğü Güven Hastanesi’nde dün saat 11.40’ta yaşamını yitirdi. Erbakan’ın ölümü, hastanenin yazılı açıklamasıyla kamuoyuna duyuruldu. Açıklamada “kalp rahatsızlığı ve tromboflebit nedeniyle 19 Ocak günü Güven Hastanesi’ne kaldırılan Erbakan’ın tüm tedavilere karşın kalp hastalığının ilerlediği, dün sabah saatlerinde de vücut fonksiyonlarının tam desteğe alındığı ve tüm yaşam desteklerinin uygulanmasına karşın saat 11.40’ta koroner arter hastalığı ve kalp yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdiği” ifade edildi.

Sevenleri akın etti

Açıklamanın ardından Erbakan’ın sevenleri ve partililer hastaneye akın etti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de evine giderek yakınlarına başsağlığı diledi. Hastane başhekimi Tevfik Ali Küçükbaş “Bugün (dün) sabah durumu daha da ağırlaşmıştır. Sabahtan itibaren uygulanan tüm yaşam desteklerine cevap alamayarak kendilerini saat 11.40’da kaybetmiş bulunuyoruz. Saat 08.50’ye kadar şuurunun yerindeydi. Aniden kalp ritminde bozulma gerçekleşti. Anında müdahale ettik. Kalbin pompalamasında ciddi problemler yaşandı. O andan itibaren herhangi bir acı, rahatsızlık hissetmediler. Tüm tedaviler saat 11.40’a kadar sürdü. Tüm yaşam fonksiyonlarını destekledik ancak sonuç alamadık” diye konuştu.

‘Felç’ iddiası

3 Ocak günü Güven Hastanesi’ne kaldırılan Erbakan, uygulanan tedavilerin ardından 13 Ocak’ta taburcu edilmişti. Daha sonra yeniden rahatsızlanan Erbakan, 19 Ocak’ta yine Güven Hastanesi’ne kaldırılmıştı. İkinci kez hastaneye kaldırılması üzerine Erbakan’ın felç geçirdiği ve şuurunu kaybettiği iddia edilmişti. Ancak Başhekim Küçükbaş, 25 Ocak’ta bu iddiaları yalanlamış ve durumun kontrol altına alındığını duyurmuştu. Erbakan, ikinci kez hastaneye kaldırıldığının 40. gününde vefat etti.;

Tören yok

Erbakan’ın yoğun bakımda olması nedeniyle ziyaretine izin verilmediğini anlatan eski SP lideri Recai Kutan, vefatı sırasında çocuklarının yanında olduğunu kaydetti. Bir soru üzerine Kutan, “Ankara’da resmi tören yapılmayacak” dedi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da Erbakan’ın Balgat’taki evinde kızları Zeynep Baykoç ve Elif Erbakan Altınöz’e taziye ziyaretinde bulundu. Davutoğlu, gazetecilerin resmi törenle ilgili sorularına, “Kendisi sağlığında nasıl uygun görmüşse, mutlaka onu en iyi ailesi bilir. Önemli olan vasiyetinin yerine getirilmesidir. Ailesi nasıl uygun görüyorsa, öyle yapmak lazım” diye yanıt verdi. Kızları Erbakan’ın evinde, oğlu Fatih Erbakan ile parti yöneticileri ise Saadet Partisi Genel Merkezi’nde taziyeleri kabul etti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Saadet Partisi Genel Merkezi’ni ziyaret ederek başsağlığı dileğinde bulundu.

Eşinin yanına defnedilecek

Erbakan yarın öğle namazından sonra İstanbul Fatih Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından Merkez Efendi Mezarlığı’nda 2005’te ölen eşi Nermin Erbakan’ın yanında toprağa verilecek.

Ambulansta kalacak

Erbakan’ın cenazesi hayatını kaybettiği Güven Hastanesi’nden morg özellikleri taşıyan özel donanımlı bir ambulansla Balgat’taki evine getirildi. Cenaze eve sokulmayarak, kliması aralıksız çalıştırılan ambulansın içerisinde bekletildi. Eski SP lideri Recai Kutan, cenazenin yarın sabah saat 08.00’de özel uçakla İstanbul’a götürülene kadar ambulansta tutulacağını bildirdi.

MC’den ne zaman çekilinecek?

Kadayıf kızarınca

Erbakan’ın Türk siyasi hayatında yer bulan ilk önemli sözü “kadayıfın altı” oldu. 1960 sonrası Süleyman Demirel’in başbakanlığında kurulan Milliyetçi Cephe hükümetinin ortaklarından olan Erbakan, hükümete verdiği desteği ne zaman çekeceğini “kadayıflı söylem”le anlattı. Erbakan, “Kadayıfın altının kızarıp kızarmadığına bakacağız” derken, kadayıfın altının kızarmasının hükümeti düşürme zamanının geldiğini göstereceği yorumları yapıldı. Ancak “kadayıfın altı kızarmadı” ve Erbakan hükümetten desteğini çekmedi.

12 mart sonrası NEREDEYDİ?

Zayıflamaya gittik

12 Mart muhtırası sonrası Anayasa Mahkemesi MNP’yi kapatınca İsviçre’ye giden Erbakan, Türkiye’ye döndükten hemen sonra, “Bizim için kaçtı diyor melunlar, oysa biz zayıflamak için gittiydik” dedi. 19 Temmuz 1983’te kurulan RP’nin Mart 1984 seçimlerinde yüzde 4.8 oyla Meclis’ e girmesinin ardından yapılan referandumda liderlerin siyaset yasakları kaldırılınca, Erbakan “Biz beraat ettik” diyerek partinin genel başkanlık koltuğuna oturdu.


RP’ye oy vermeyenler NEYE MENSUP?
Patates dini

Erbakan’ın Sivas’ta yaptığı bir konuşmada Refah Partisi’ne oy vermeyenlerin “patates dinine mensup oldukları”nı iddia etmesi, “Okullarda çocukları ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ diye bağırtıyolar. Bu yanlış. Türk böyle derse Kürdün de ‘Ne Mutlu Kürdüm Diyene’ deme hakkı doğar” ifadelerini kullanması, Türk siyasi tarihinde büyük polemikler yaşanmasına neden oldu. “Fırtınalara yön veren kelebeklerin kanat çırpışıdır” gibi bir sözünü hatıralarda olan Erbakan, “İmam hatipler arka bahçemizdir”, “Gün gelecek, rektörler başörtülü kızlarımızın önünde selam duracak” gibi açıklamalarıyla da bir döneme damgasını vurdu.


‘Adil düzen’e nasıl geçilecek?
Kanlı mı, kansız mı!

Necmettin Erbakan, sarf ettiği sözleriyle de tartışma yarattı. Kendisine muhalif isimlere “Hadi oradan” diyerek seslenen Erbakan, başbakanlığı dönemindeki Susurluk kazası sonrası sivil toplum hareketi olarak başlayan “Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık” eylemini “gulu gulu dansı” olarak nitelendirdi. Erbakan, Susurluk sürecini “fasa fiso” olak niteledi. Erbakan’ın Refah Partisi hakkında açılan kapatma davasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın en önemli argümanlarından biri olan Türkiye’nin “adil düzene geçişi”ne ilişkin şu sözleri de uzun süre tartışıldı: “Türkiye Refah Partisi’yle Adil Düzen’e geçecek, bu kesin. Geçiş dönemi yumuşak mı olacak, sert mi olacak; kanlı mı olacak, kansız mı olacak; 60 milyon buna karar verecek. Biz diyoruz ki, bu geçişi tatlı yapalım. Bu geçişi barış içinde yapalım. Biz barışçıyız. Biz huzurcuyuz. Bizim yolumuz kardeşliktir.”

Saadet Partisi ne yapar?
Üç çiviyle şuurlu Müslüman

Erbakan Balıkesir’de partililerle yaptığı bir konuşmasında ise şunları söylemişti: “Saadet Partisi bir fabrikadır. Müslümanı alır, şuurlu müslüman yapar. Nasıl şuurlu müslüman yapıyor? Alıyor müslümanı, başına üç tane çivi çakıyor. Bir tanesi cihat çivisi, ikincisi haftalık toplantı çivisi, üçüncüsü de Milli Gazete çivisi. Bir insanın başına cihat çivisi, haftalık toplantı çivisi, Milli Gazete çivisi çakılmışsa, bu insan artık şuurlu müslüman olmuştur.”