Gündem Özel hak değil eşitlik istiyoruz

Özel hak değil eşitlik istiyoruz

31.10.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Alevilerin özel hak değil Anayasa’nın 10’uncu maddesindeki eşit yurttaşlık hakkının işletilmesini istediğini belirten Doğan, “Yeni anayasa eğer hem Kürt hem de Alevi sorununa çözüm getirmezse Türkiye’ye barış getirilemez” dedi

Özel hak değil  eşitlik istiyoruz

‘Aynı bahçe içinde cami-cemevi’nin Ankara Tuzluçayır’da temeli atıldı, ama etrafındaki tartışmanın ve protestoların harareti dinmedi.
Kimi, ‘Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan’ın Fethullah Gülen’le ortak projesini cemevlerine ibadethane statüsü kazandıran ve mezheplerarası barışa hizmet eden değerli bir adım olarak görüyor. Kimi de ‘derin bir elle’ Alevileri asimile etmenin, birbirine düşürmenin amaçlandığı gizli bir enstrüman olarak. Alevi kesimin kanaat önderlerinden İzzettin Doğan, davası uğruna 30 yıldır ter döküyor. Cami-cemevi projesiyle bazı Alevilerin de sert eleştiri ve protestolarına maruz kalan Doğan, hükumetle aynı dili kullanıyor olmakla da itham edildi. Kendisiyle yaptığım ve hepsini buraya sığdıramadığım uzun söyleşide benim izlenimimse tam tersi oldu.

Haberin Devamı

‘Namaza giden Alevi var’

Uygulama nasıl olacak Ankara’daki bahçede?

- Bir kapıdan giriyorsunuz. 4 bin küsür metre kare yer. 4 bin metrenin içerisinde caminin de cemevinin de büyüklükleri çok sınırlı. 350’şer metre kare. İsteyen cemevine isteyen camiye gidiyor.

Cemevine ibadet için gelen kadınlar nispeten daha rahat kıyafetler-sözgelimi-kısa kollu bluzlar ile geldiğinde cami avlusundaki erkek grubunun tepki vereceğini düşünebilir miyiz? Cemevinden yükselecek bir saz sesi camiden duyulursa sıkıntı olur mu?

- Bence olmayacaktır çünkü oradaki dini önderlerin telkin yeteneğine bağlı bu. Herhalde orada birtakım elemanlar tayin edilirken o hassasiyetler göz önünde bulundurulacak.

Siz bunu asimile olmak olarak yorumlar mısınız?

- Hayır. Ben kiliseye de gidiyorum. Kiliseye gittiğim zaman bir mum alıp yakıyorum. İzzeddin Doğan Hıristiyan mı olmuş oluyor ki bu durumda. Aleviler isterse namaz da kılar. Bunun asimilasyonla ilgisi olamaz. Namaz dediğiniz, tanrının önüne çıkmaktır çıplak. Af dilemek. Arınma olayıdır. Kuran-ı Kerim’de Tanrı demiyor mu ki ‘Yeryüzünün tümünü sana mescid olarak yarattım’. Yani Kuran’da cami değil, mescit kelimesi var.

Haberin Devamı

‘TC. mahkûm olmasın’

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ile cami-cemevi temel atma töreninde görüştünüz. AİHM davalarının sonuçlanmasını bekliyorlar Alevi sorununda belirgin bir adım atmak için. Öyle mi?

- Gibi. Ben T.C.’nin mahkûm olmasını istemiyorum. Uluslararası kesimde çok önemlidir insan haklarından dolayı bir hükümetin mahkumiyet giymesi. Her tarafta karşınıza çıkartırlar. Onun için de ‘Biz istemiyoruz ama siz ısrarla mahkum olmak istiyorsunuz. Bize davaları geri çekme şansı bırakmıyorsunuz,’ dedim. O da ‘Hocam, biz davaları kaybedersek kazanacağız aslında’ dedi.

Bekir Bozdağ mı diyor bunu?

- Evet. Sıcak bir ortamdı, o anda çay falan içiyorduk ondan dolayı mı söyledi, belki de espri yapmıştır. Ama politikaları açısından şaşırtıcı değil. Orada kaybetmiş olacaklar. Kamuoyuna dönüp diyecekler ki, ‘E ne yapalım. Şeriatın kestiği parmak acımaz’.

Haberin Devamı

Ve bunun karşılığında size ne gibi haklar tanınacağını düşünüyorsunuz?

- Şimdi, özel bir hak istediğimiz yok. Anayasa’nın 10’uncu maddesi var ya, din dil ırk cinsi ne olursa olsun, yurttaşların eşit olması gerektiğine ilişkin. O işletilsin. Bu devletin üzerine bina edildiği temel hüküm.
Genel bütçeden payını almalı Aleviler de. Her inanç grubu almalı bence payını. Cemevlerinin statüsünün tanınması, sonra bu cemevlerini kim yönetecek, oraya gelen insanlara kim İslam’ı anlatacak, onların özlük haklarının garanti altına alınması lazım. Alevi dedeleri, Bektaşi, Mevlevi dedeleri. Haklarını vermek gerekir.

‘Kürt ve Alevi sorununu yeni anayasa çözmeli’

‘Akil adamlar’ toplantılarında sizin varlığınız dolayısıyla Alevi sorunu kendine yer buldu mu?

- Akil adamlar olayı çok ilginç şeyler ortaya koydu. Bizde genel kanaat neydi, silah kullanılması, acıların yaşanması ve asıl Kürt sorunu. Ama Alevilik kimsenin aklında değildi. Oysa gidilen her yerde ortaya bir gerçek çıktı: Yeni anayasa eğer hem Kürt hem de Alevi sorununa çözüm getirmezse Türkiye’ye barış getirilemez. Yoksa Türkiye’nin altını üstüne getirirler.

Haberin Devamı

Nasıl getirirler? Sosyal huzursuzluk dolayısıyla mı?

Sadece huzursuzluk değil. Türkiye sürekli olarak büyük güçlerin ilgi alanında olmaya devam ediyor. Alevilere siz de devlet kurun siz de silaha sarılın diyenler yok mu?. ‘Biz size gerekli dersleri verelim, örgütleyelim’ diyenler?

Var mı?

- Olmaz mı? Bu olaylar uluslararası adalet divanının önünde senelerce tartışıldı. ABD’nin Kosta Rika’da, Honduras’ta, Nikaragua’da yapmış olduğu müdahaleler sonrasında. Büyük ülkeler uygun ortam ve kitleyi bulduğunda kendi çıkarları için bunları yapar. Kendi ülkemizde görüyoruz, kaydığını, gözümüzün önünde... Olacak olan nedir, hadi eyvallah arkadaş seninle uğraşamam deyip başka bir ülkede yaşamak.

Hiç düşünüyor musunuz?

- Kendime yediremiyorum. Yoksa düşünmüyor değilim.