Gündem Sahilde yapılaşmaya AYM’den izin çıkmadı

Sahilde yapılaşmaya AYM’den izin çıkmadı

25.07.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:

Anayasa Mahkemesi, kıyı ve sahil şeritlerinde mevzuat dışı yapılaşmaya izin vermedi. AYM, çevre ve kıyıların korunmasına yönelik kanunların bazı yerlerde uygulanmamasını öngören kuralların iptaline karar verdi.

Sahilde yapılaşmaya  AYM’den izin çıkmadı

Anayasa Mahkemesi (AYM), kıyı ve sahil şeritlerinde mevzuat dışı yapılaşmaya geçit vermedi.

Haberin Devamı

Danıştay 6. Daire, “3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun”da 2013’te yapılan değişiklikle eklenen “Sivriada’da yapılacak olan planlama, imar ve inşaat uygulamaları ile diğer düzenlemeler 4 Nisan 1990 tarihli ve 3621 Sayılı Kıyı Kanunu hükümlerine ve diğer mevzuatta yer alan kısıtlama ve prosedürlere tabi değildir” kuralının Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasıyla AYM’de iptal davası açtı.

CHP’nin 134 milletvekilinin imzasıyla açılan iptal davasında da Kıyı Kanunu’na Ocak 2019’da yapılan değişiklikle eklenen “krokiler ile listelerde sınır ve koordinatları gösterilen alanlarda; bu kanunun kıyılar, sahil şeritleri, doldurma ve kurutma yoluyla kazanılan arazilere ilişkin yapı ve yapılaşmaya dair sınırlayıcı hükümleri uygulanmaz” kuralının Anayasa’ya aykırı olduğu iddia edildi.

Haberin Devamı

‘Öncelik kamu yararı’

İptal başvurularını inceleyen AYM, çevre ve kıyıların korunmasına yönelik kanunların bazı yerlerde uygulanmamasını öngören kuralların iptaline karar verdi. Kararın gerekçesinde, Danıştay 6. Daire’nin açtığı iptal davasında, dava konusu kuralla bir alanda yapılacak olan planlama, imar ve inşaat uygulamaları ile diğer düzenlemelerin mevzuatta yer alan kısıtlama ve prosedürlere tabi olmaması, CHP’nin açtığı iptal davasında ise, dava konusu kurallarla kroki ve listelerle sınır ve koordinatları gösterilen bazı alanlarda kıyılar, sahil şeritleri, doldurma ve kurutma yoluyla kazanılan arazilere ilişkin yapı ve yapılaşmaya dair sınırlayıcı hükümler getiren mevzuatın uygulanmamasının öngörüldüğüne işaret edildi.

Yüksek Mahkeme, kıyı ve sahil şeritlerindeki yapılaşmaya getirilen sınırlayıcı hükümlerin, bu alanların tabiî servet ve kaynak olarak değerlerinin korunması ve onlardan yararlanmada öncelikle kamu yararının gözetilmesi amacıyla düzenlendiğine dikkati çekti.

‘Belirsizliğe yol açıyor’

Kararda, yapılan düzenlemelerin anayasada belirtilen esaslara aykırı olmaması gerektiğinin altı çizilirken, iptali istenen kurallarda, düzenlemeye konu olan kıyı alanlarında yapılacak inşaatlarda hangi ilkelere, kurallara ve sınırlara tabi olunacağının da belirtilmediği vurgulandı. Kararda iptallerin gerekçesi şöyle açıklandı:
“Devletin gözetim ve denetim görevini yerine getirmesini sağlayacak kurallara yer verilmeksizin belirli alanlardaki yapılaşmaların kanundaki sınırlamalardan istisna tutulması, anayasanın 43 ve 56’ncı maddelerinde belirtilen kıyı ve çevrenin korunmasına ilişkin hükümlerin uygulanma imkânını ortadan kaldırdığı gibi hukuki belirsizliğe de yol açmaktadır. Söz konusu belirsizliğin ortadan kaldırılması, devletin gözetim ve denetim yükümlülüğünün yerine getirilebilmesi için kurallara konu yerlerde anayasada öngörülen ilkelere uygun yasal düzenleme yapılması zorunludur. Bu zorunluluğun gereğini yerine getirmeyen kurallar, anayasa ile bağdaşmamaktadır. Açıklanan nedenlerle kurallar Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiştir.”