Gündem Sanki katliam hiç olmamış..!

Sanki katliam hiç olmamış..!

11.03.2010 - 00:20 | Son Güncellenme:

Yargıtay, 16 Mart 1978’de meydana gelen katliamla ilgili olarak açılan davanın 30 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğuna ilişkin Danıştay kararını onadı. Böylece zamanaşımı hükmü kesinleşmiş oldu

Sanki katliam hiç olmamış..

İstanbul Üniversitesi önünde 16 Mart 1978’de açılan ateş sonucu 7 öğrencinin ölümüyle ilgili dava, 30 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğuna ilişkin Yargıtay kararıyla ortadan kalktı. 16 Mart 1978’de İstanbul Üniversitesi’nden çıkan öğrencilerin üzerine bomba atıldıktan sonra ateş açılmış, olayda Cemil Sönmez, Baki Ekiz, Hatice Özen, Abdullah Şimşek, Murat Kurt, Hamdi Akıl ve Turan Ören hayatını kaybetmişti. Saldırıda 50 kadar öğrenci de yaralanmıştı.
İstanbul Sıkıyönetim Mahkemesi’nde açılan davada, Ülkü Ocakları İstanbul Şubesi Başkanı Orhan Çakıroğlu, Kazım Ayaydın, Mehmet Gül, Ahmet Hamdi Paksoy ve Sıddık Polat yargılandı. 30 Mart 1980’de biten davada Sıddık Polat’a 11 yıl hapis cezası verildi, diğer sanıklar beraat etti.
Askeri Yargıtay’ın 5 Ekim 1982 tarihli kararından sonra Sıddık Polat da beraat etti. Dava zaman aşımına uğramak üzereyken, Elazığ’da bir kahvehanede öldürülen eski ülkücü Zülküf İsot’un annesi, oğlunun katliamın tetikçilerinden olduğunu ve o tarihte polis memuru olan Mustafa Doğan’ın yönlendirmesiyle hareket ettiğini açıkladı.
Katledilen yedi öğrencinin okul arkadaşları 10 Eylül 1992 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulununca 2 Ekim 1995’te dava yeniden açıldı.

Dava 1995’te yeniden açıldı
İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada polis memuru Mustafa Doğan, Latif Aktı ve Özgün Koç ‘Taammüden adam öldürmek ve yaralamak’ suçlarından sanık oldu. Polat hakkında daha önce kesinleşmiş yargı kararı olduğu için dava açılamadı.
6. Ağır Ceza’da görülen davanın iki yıl önce gerçekleşen son duruşmasında esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı, üç sanık hakkındaki kamu davasının 30 yıllık zaman aşımı süresinin dolması nedeniyle 765 sayılı TCK uyarınca düşürülmesine karar verilmesini talep etti. Mahkeme talebi yerinde gördü ve dava zaman aşımından düştü.

Yargıtay onadı
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 1 Şubat 2010’da davayla ilgili temyiz incelemesini sonuçlandırdı. Daire, İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, Beyazıt’ta 30 yıl önce yedi öğrencinin ölümü, 41 öğrencinin de yaralanmasıyla sonuçlanan davaya ilişkin verdiği “zaman aşımı” kararında hukuka aykırılık bulunmadığına hükmetti. Hukukçular, bu tür davalarda zamanaşımı süresinin 30 yıl üzerinden değil, suç tarihinden itibaren 45 yıl olarak hesaplanması gerektiğini öne sürmüştü.
Mahkeme ise davanın zamanaşımı hükmünü düzenleyen eski TCK’nın 102/1 ve 104/2 maddeleri uyarınca düşürülmesine karar vermişti. Yargıtay’ın kararıyla, zaman aşımı hükmü kesinleşti ve katliam dosyası tarihe karıştı.

Haberin Devamı

YA BAKANLIK YA AİHM
Mahkemenin zaman aşımı kararından sonra dönemin Adalet Bakanı, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, kendisinin de katliamın görgü tanıklarından olduğunu belirterek, zaman aşımı kararında ihmali bulunanlar hakkında soruşturma açılacağını söylemişti. Şahin‘in talimatıyla başlatılan bu soruşturmadan henüz bir karar çıkmadı. Bu soruşturmada, davanın yeniden açılmasını gerektirecek bir kanıt çıkarsa, katliam davası yeniden açılabilir. Ancak kaynaklar, bunun çok zayıf bir ihtimal olduğunu belirtiyor. Bu durumda, mağdur yakınlarına AİHM’ye gitmekten başka çare kalmayacak. AİHM’nin vereceği karar, zaman aşımı nedeniyle yeniden yargılamayı sağlamayacak. Ancak Türkiye, büyük olasılıkla, katliamın hesabını soramaması nedeniyle tazminata mahkûm olacak.