Gündem Selde kaybolan Asel bebeği arama çalışmaları devam ediyor

Selde kaybolan Asel bebeği arama çalışmaları devam ediyor

06.09.2023 - 22:48 | Son Güncellenme:

Aksaray'da, 3 gün önce etkili olan sağanağın neden olduğu selde annesi Hayriye Balcan ile birlikte otomobilden fırlayıp, akıntıya kapılan Asel bebeğin bulunması için çalışmalar son hızla devam ediyor.

Aksaray Valisi Mehmet Ali Kumbuzoğlu, arama yapan ekipleri ziyaret edip, inceleme bulundu. Asel bebeğin izine henüz rastlanılmadığını belirten Vali Kumbuzoğlu, ''3 Eylül'den bu yana 3’üncü günü doldurmuş durumdayız. Ama maalesef Asel bebeğimizi hala bulamamadık. İçimiz yanıyor. Ailesinin bütün üzüntüsüne yürekten hepimiz katılıyoruz. Hepimiz aynı acıyı hissediyoruz. Ama tüm heyecanımızla aramaya devam ediyoruz.

Haberin Devamı

Her gün farklı yerleri tarıyoruz. Bugünkü çalışmamıza 118 AFAD personeli, 51 jandarma arama- kurtarma personeli, 163 polisimiz, ayrıca sivil toplum kuruluşlarımızdan ADANA SAR ve Kayseri ANDA’dan da yardım aldık. Bunlar da aramızda onlara teşekkür ediyoruz.

Selde kaybolan Asel bebeği arama çalışmaları devam ediyor

4 UMKE personeli ve ayrıca İHH İnsani yardım vakfından çok büyük destekler görüyoruz. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz. 14 personelle bize destek veriyorlar. Ayrıca aramızda 4 arama- kurtarma köpeğimiz var. 20 dalgıç sürekli Melendiz Çayı'nı tarıyor. Yarın sabah 2 arama köpeğimiz de desteğe gelecek'' diye konuştu.

Selde kaybolan Asel bebeği arama çalışmaları devam ediyor

'BABA BİZ SELE KAPILIYORUZ'

Olay günü Güzelyurt ilçesinde oturan ailesini ziyaret ettikten sonra kent merkezindeki evlerine dönmek üzere yola çıktıklarını anlatan Hayriye Balcan, şunları söylemişti:

Haberin Devamı

Güzelyurt'tan, annemden dönüyorduk. Yağmur çok şiddetliydi. Kaza yapmak istemedik, çocuğumuz vardı arabada. Akaryakıt istasyonuna duralım, yağmurun dinmesini bekleyelim, daha sonra yola devam ederiz, dedik. Zaten akaryakıt istasyonuna durduktan 5 dakika sonra her şey o zaman başladı. Bir anda sular gelmeye başladı. Göremedik suyun geldiğini, yağmur çok şiddetli, aşırı rüzgar var. Sis gibi bir şey çöktü. Arabanın içinden dışarısı net gözükmüyor. Zaten onun için yolda ilerleyemedik. Sular gelmeye başlayınca, arabanın içine su dolmaya başladı. Elime telefon geçti bir anda. Kayınbabamı aradım, 'Baba biz sele kapılıyoruz. Yardım edin' dedim. O da, 'Geliyoruz' dedi. 'Siz bizi kurtaramazsınız. Haber verin herkese, siz tek başınıza kurtaramazsınız bizi' dedim. Akaryakıt istasyonuna bizle beraber 5-6 araç geldi, beklemeye başladı. Çünkü yolda ilerlemek mümkün değil. '

Selde kaybolan Asel bebeği arama çalışmaları devam ediyor

'SUYUN İÇİNDEYDİK ARTIK'

Otomobillerine çarpan kaya parçası sonrası aracın içinde kucağındaki bebeğiyle birlikte suya fırladıklarını ve sürüklendiklerini belirten Balcan, ''Sular gittikçe yükseldi. Nasıl olduysa bir kaya parçası mı, sert bir şey geldi, eşimin oturduğu tarafa sürücünün bulunduğu tarafa çarptı. O çarpmayla kapı açıldı. Çocukla ben suya fırladım. Eşim arkamdan 'Hayriye' diye bağırdı. Duydum ama suyun içindeydik artık. Taklalar atıyoruz, çocuk kucağımda. Çocukla epey sürüklendim. Sonra da ellerimin içinden kaydı gitti. Sonra su beni dereye attı ''dedi.

Haberin Devamı

KURTULMA MÜCADELESİ

Kapıldığı akıntıdan kurtulmak için dakikalarca uğraştığını belirten Balcan, ''Derede akıntıya kapılmamak için direndim, sonra artık canım kesildi, yoruldum. Kımıldayacak halim kalmadı. Ellerimi, kollarımı açtım, 'Öleceğim burada, hepimiz öleceğiz' diyerek kelimeişehadet getirdim. Nasıl olduysa Allah tarafından ot, çöp, işte ağaç parçaları etrafımı sardı. Ben hareketsiz halde kalınca su beni yukarı kaldırdı. Ondan sonra ağzım, burnum açılınca nefes almaya başladım; ama derenin içinde tabi gidiyorum bu sırada. Hani akıntı birden fazlalaşıyor. Suda batıp, çıkıp sürükleniyorum. Ağaçlardan tutunmaya çalıştım. Çok uğraştım ama akıntı kuvvetli olduğu için tutamadım. Daha sonra elime kalın bir ağaç parçası geldi. Ona tutundum. Biraz dinlenip, nefes aldım. Sonra gücümü toplamaya çalıştım. Çıkmaya çalışıyorum suyun içinden; ama deredeki su o kadar yükselmiş ki, topraktır, ağaç parçasıdır neye tutunmak istesem hepsi suya karışıp gidiyor. Sonra suyun içinde ayağıma ağacın kökü denk geldi. Oradan artık destek aldım ve ağacın üzerine çıktım. Ağacın üzerinden tarlaya indim. Yürüyecek halim yok. Ayağa kalkıyorum. Bir sağa düşüyorum, bir sola düşüyorum. Bir iki adım atamadan ayakkabılarımın altına çamurlar yapıştı, ayakkabı ağırlaştı. Ayakkabıları çıkardım, tarlanın içinden yürümeye çalıştım'' diye konuştu.