Gündem Kılıçdaroğlu'nun Rusya çıkışı! Bakan Çavuşoğlu: Yaptırım dediğiniz zaman turizmi de etkiliyor

Kılıçdaroğlu'nun Rusya çıkışı! Bakan Çavuşoğlu: Yaptırım dediğiniz zaman turizmi de etkiliyor

13.05.2023 - 10:13 | Son Güncellenme:

Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda Rusya'ya yaptırım uygulayacağını açıklayan Kılıçdaroğlu'nun sözlerine tepki gösterdi. Bu sözlerin Türkiye'de turizmi etkilediğini belirten Çavuşoğlu, mayıs ayında azalma olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, CNN Türk Hafta Sonu programında Hakan Çelik'e açıklamalarda bulundu.

Haberin Devamı

Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle; Bu sene ilk 3 aya baktığımız zaman tarihimizin rekorunu kırdık Türkiye olarak. Antalya da tabi buna en önemli katkıyı sağlayan ilimiz oldu. Mayıs ayında bir azalma oldu. Sayın Kılıçdaroğlu'nun 'Rusya'ya yaptırım uygulayacağız' sözleri etkiledi. Turistleri biraz Dubai, Mısır gibi farklı yerlere kaydı.

Sadece Türkiye'nin işini etkileyen değil yaptırım dediğiniz zaman doğrudan Rusya'yı, Rusya-Ukrayna savaşını denge politikasını etkiliyor. Yaptırım dediğiniz zaman herhangi bir uçak Türkiye'ye gelemez, gidemez. Dolayısıyla o derece onları etkiliyor. İşin doğrusu, 'gideriz Türkiye'ye dönemeyiz' endişesiyle tur şirketleri de bize aynı şeyi söyledi. Yine burada sektörün içindeki otelciler de aynı şeyi söyledi. Çokça telefon da almışlar.

Haberin Devamı

Türkiye'nin her zamankinden daha fazla istikrara ihtiyacı var. Sadece bölgemizde değil dünyada çok ciddi sorunlar var. O nedenle seçimler aslında ülkenin istikrarı için önemli bir vesiledir. Çünkü halkın iradesi yansıyor. Ve Türkiye'de seçimler her zaman şeffaf olmuştur. Yurt dışından da gözlem heyetleri geldiler. Hem uzun dönem gözlemciler hem de parlamenter heyetler de Türkiye'ye geldi. Her zaman olduğu gibi seçimleri gözlemliyorlar.

Kılıçdaroğlunun Rusya çıkışı Bakan Çavuşoğlu: Yaptırım dediğiniz zaman turizmi de etkiliyor

KILIÇDAROĞLU'NA TEPKİ: ŞAİBE VARMIŞ GİBİ GÖSTERMEK BU ÜLKEYE HAKSIZLIKTIR

Dolayısıyla ülkenin imajı bakımından seçimlerin demokratik, şeffaf şekilde geçmesini faydası var. Ama şimdiden 'Seçimlere Rusya karışıyor.' gibi dün akşam da izledim sayın Kılıçdaroğlu'nu. Bu ortamda sayın Kılıçdaroğlu'na saldırmak için söylemiyorum ama 'Böyle bir gözlemim oldu. Ondan söyledim.' gibi yani önceden bir şaibe varmış, bir hava göstermek de bu ülkeye haksızlıktır. Biz bu seçimlere hiçkimsenin ne Rusya'nın ne Batı'nın karışmasını istemiyoruz. Karışmaması gerekiyor, karışamaz da zaten. Sonuçta şeffaf olacak, kararı halkımız verecek.

Seçimlere karışmak ve herhangi bir tarafın kazanmasını istemek ayrı şeyler. Biz de farklı seçimlerde şu isim kazansa Türkiye için daha iyi olur diyebiliriz ancak seçimlere müdahale etmeyiz, 'şu isme oy verin' demiyoruz. Türkiye karşıtlığı olduğu yerlerde gereken cevabı vatandaşımız verecektir. Ama Türkiye karşıtlığı olduğu yerde, Türkiye düşmanlığı olduğu yerde. 

Haberin Devamı

Rusya Ukrayna savaşındaki rolümüz için, İstanbul Tahıl Anlaşması'ndaki başarımız için Cumhurbaşkanımızın kazanmasını isteyenler de var. Bu istikrarın devam etmesini isteyenler de var. Batı'nın içinde de var. Ben bunu biliyorum. Şimdi ülke ismi söylesem yanlış olur. Bizzat söyleyenler var. Seçimle ilgili bunlar yorum yapsa ben ona da 'yanlış' derim.

"BU TÜR MÜDAHALELERİ BİZ DOĞRU BULMUYORUZ"

Seçimlere karışmaları doğru değil, karışmıyorlar da. Diğer taraftan Rusya bizim kazanmamızı isteyebilir, karşı da olabilir. Ama seçime müdahalesi doğru değil. Bazı ülkeler var mı? Var. Açıkça var. 6'lı masadan çıkan her belgeyi Ankara'da bazı büyükelçiye götürdüler mi? Götürdüler. Açıkça ortadadır. Bu tür müdahaleleri biz doğru bulmuyoruz.

Hemen bazı ülkelerden basın aynı manşetleri atmaya başladı, 'Erdoğan gitmelidir' diye. Bunun da bir merkezden yönlendirildiğini aynı manşetlere baktığınız zaman görebiliyorsunuz. Bu tür müdahalelere, yönlendirmelere muhalefetin de karşı çıkması lazım. Muhalefet de iktidar da şunu söylemesi lazım; Herkesin gönlünden bir şey geçebilir. Ama bizim seçimlerimize ve içişlerimize karışmayın

Haberin Devamı

AB SÜRECİ: 5 BAŞLIK KALDI

İktidara geldiğimizde başlayan bir AB süreci vardı. Seçimleri kazanır kazanmaz tüm Avrupa ülkelerine bir tur yapıldı. Bazılarına ben de katıldım. Tarihi almak için adımlar atmak gerekiyordu. 5 başlık kaldı. Terörle mücadele kanunu mesela. Demokrasi ve hukuk çerçevesinde terörle mücadelenin devam etmesi gerekiyor. AB bunları müzakere etmeye yanaşmıyor. Son 4-5 yıldır bunlar görüşülmedi.

Bugüne kadar bu şekilde yavaş gitti ama hızlı gitseydi de bizim tek dış politikamız AB'ye göre olmamalı. Rusya, Çin... Biz neden Rusya ile kötü olalım? Afrika uyanıyor. Biz Afrika'yı görmezden mi gelelim? Latin Amerika mesela. Çok fazla turist geliyor. Güç merkezi Asya'ya kayıyor. Almanya Fransa Çin ile iyi geçinmiyor mu? Asya'ya açılmıyor mu? Biz bunları yaptığımızda eksen kayması diyorlardı, şimdi kendileri yapıyor.

Haberin Devamı

Yeniden Asya inisiyatifimiz 4 yıl önce başladı. Bizim ihracatımızı artırmamız lazım. Türkiye dünyanın her yerinde var olan 360 derece dış politika izleyen bir ülke. Bizi daha önce eleştirenler şimdi savaştaki rolümüz nedeni ile tebrik ediyorlar.

SURİYE İLE GÖRÜŞMELER

Aksayan bir durum yok. Bir yol haritası üzerinde mutabık kalındı. Bir çalışma grubu oluşturma kararı alındı. Önümüzdeki süreçte terörle mücadelede hangi adımlar atılacak, siyasi süreç nasıl işleyecek, hangi adımlar atılacak bunun üzerinde arkadaşlar görüşecek. Belki biz bir kez daha bir araya geleceğiz. Daha sonra liderler görüşebilir. Yani liderler görüşmesinin hazırlığını yapmak gerek.

Suriye'nin bazı istekleri var, Türkiye çekilsin gibi. Bizim Suriye'nin topraklarında gözümüz yok ancak bize Suriye tarafından gelen ciddi bir tehdit var. Bunun bir yol haritasında işlenmesi lazım.

GÖÇMENLERİN DÖNÜŞÜ GÜVENLİ VE ONURLU OLMALI

BM kayıtlarına göre en çok Suriyeli mülteci bizde. Biz göçmenleri önce güvenli bölgelere döndürmek istedik. Güvenli bölge oluşturulduğundan beri 550 bin kişi döndü. İnsanları kendi evlerine döndürmek lazım. Dönüşler güvenli ve onurlu olmalı. Onların can güvenliği çok önemli. Gittiklerinde nerede kalacaklar, ne yiyecekler ne içecekler? Temel ihtiyaçlar için altyapının oluşturulması gerekiyor. Bu yeniden inşa değildir, yeniden dönecek insanlara yardımdır. BM bu konuda bizimle işbirliği yapıyor. Esad rejiminin de işbirliği çok önemli. Suriye'de kalıcı bir istikrarı inşa etmek için bu elzemdir.

"SURİYE'NİN YENİDEN AYAĞA KALMASI İÇİN ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ ŞART"

Suriye'nin yeniden yapılanması konusunda Türkiye'nin avantajları var. Eskiden ilişkilerimiz iyiyken o avantajı gördük. Biz hemen sınır komşusuyuz. Suriye'nin ihtiyacının Türkiye'den karşılanması ilk seçenek. Önemli bir tedarik zinciri var. İnşaat sektöründe dünyada 2. sıradayız. Bu nedenle de bir avantaj var. Bir çok bakımdan Türkiye'nin önemli avantajları var ve biz Suriye'de istikrar istiyoruz ve Suriye'nin yeniden ayağa kalkmasını istiyoruz. Suriye'deki yıkımı göz önüne alırsanız uluslararası işbirliği şart.

"MÜZİK OLMASIN GİBİ BİR ANLAYIŞIMIZ YOK"

Konserleri özel şirketler yapar. Katılım da çok oldu. Bizim Cumhur İttifakı olarak müzik olmasın gibi bir anlayışımız yok. Türk'ün kültüründe bunlar hep vardır. Türk sanatı bizim yurtdışında öncelik verdiğimiz konulardan birisi. Antalya turizm dışında tekno kentleri ile de var.

TÜRKİYE-YUNANİSTAN İLİŞKİLERİ

Savaşı hiç kimse istemez. Biz niye savaştık zamanında? Ülkemizi işgal etmeye kalktılar diye. Şu anki atmosfer oldukça olumlu. Seçim sırasında bunun bozulmaması önemli bir mesaj, iyi bir şey. Bu durumun kalıcı olabilmesi için var olan sorunların çözülmesi gerekir. Bizim aramızda çok büyük anlaşmazlıklar var. Mesela silahsızlandırılmış adaların statüsünün ihlal edilmesi, kara suları, deniz yetki alanları ile ilgili anlaşmazlıklar...

Bunlar çözülmeden gerginlik olabilir. Esas sorunun çözümsüzlüğü şu, Miçotakis de söyledi sadece deniz yetki alanlarını görüşürüz dedi. Diğer sorunlar çözülmeden olmaz. Bir her sorunu konuşuruz. Neden bunu kendi aramızda çözemiyoruz. Sorunların çözülmesi o kadar kolay değil. Her iki taraf için hassas konular var. Yunan siyasetçiler üzerindeki halk baskısı bizim üzerimizdeki baskının belki 100 katıdır. Ama çaba sarf etmek lazım. Samimi adımlar atılırsa bu atmosferi koruyabiliriz.

"F-35'LERDE PARAMIZI GERİ İSTİYORUZ"

Biz artık paramızı istiyoruz. En son bizim Bakanlıktan arkadaşlarımızla, MSB'den arkadaşlarımız bir araya geldiler. Bundan sonra atacağımız adımları, yapacağımız müzakereleri gözden geçirdiler. Birlikte bu yönde mücadele edeceğiz. Bizim ödediğimiz parayı versinler. Biz artık kendi başımızın çaresine zaten bakıyoruz. Biz kongreden onay çıkacak mı, çıkmayacak mı işte patriot gibi yılan hikayesine dönmesini de istemiyoruz. Bizim ödediğimiz parayı geri versinler. Biz başımızın çaresine bakıyoruz. 1.4 milyar dolar...

'İNCE'NİN AÇIKLAMASI YÜREĞİMİZİ SIZLATTI'

Çok üzüldüm. Gerçekten açıklamasını duyunca yani '45 yılda çekmediğimi, 45 günde çektim' demesi yüreğimi sızlattı. Arkadaşlar, bizim partiden de ayrılanlar oldu. Ayrılıp başka parti kuranlar oldu, aday olanlar oldu. Bunlara karşı niye aday oldunuz diye baskı yapmak, tehdit, şanyaj doğru bir şey değil. Herkes kendi yolunu çizebilir. Adaylığı bize de zarar veriyordu oy bakımında. Elbette birbirimizi eleştiriyoruz, o da bizi eleştiriyor. Her iki tarafa da karşıydı. Kendi yoluna çıkmıştı. Siyasetin çirkinleşmesi o FETÖ yöntemlerinin tekrar Türk siyasetine geri dönmesi son derece yanlıştır diyorum. Herkesin fırsat eşitliği olması lazım.

SEÇİM GÜVENLİĞİ

Seçimlerle ilgili her tedbir alındı. Güvenlikle ilgili şüphesi olanlar devlete başvurur. En güçlü olduğumuz dönemde neden böyle bir atmosfer yaratılıyor. Türkiye'nin böyle bir zaafiyeti yoktur. Elinizde bir bilgi belge varsa verin. Bunlar seçimi kaybedeceğini anlayan muhalefetin bahanesi.