Ege İzmir için çarpıcı tespit: 313 bin bina dönüşümü bekliyor

İzmir için çarpıcı tespit: 313 bin bina dönüşümü bekliyor

29.06.2017 - 05:57 | Son Güncellenme:

Vatandaşların korku ve endişe içinde yaşamını sürdürdüğünü belirten Hüseyin Aslan, “İzmir, Türkiye’nin en riskli ikinci kenti. Sayıştay raporlarına göre, kaçak yapılaşma yüzde 60-65. TÜİK’e göre de, il genelinde 313 bin adet binanın yenilenmesi gerekiyor” dedi

İzmir için çarpıcı tespit: 313 bin bina dönüşümü bekliyor

Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, Ege Denizi’ndeki 6.2 büyüklüğündeki depremden sonra çok sayıda artçı sarsıntının meydana geldiği İzmir’de ‘kentsel dönüşüm’ün en önemli sorunlardan biri olduğunu vurguladı. Kentte depremle ilgili olarak bugüne kadar ciddi ve kalıcı projeler geliştirilemediği için vatandaşların her an korkuyla yaşadığını belirten Aslan, şu noktaların altını çizdi:

Haberin Devamı

Yasalaştırıldı ama...

“Bugüne kadar her platformda yerel ve merkezi yönetimleri uyardık. Panel ve toplantılarla İzmir’in 1. derece deprem kuşağında olduğuna dikkat çektik. 6306 sayılı afet riski alanların dönüştürülmesi hakkındaki kanun yasalaştı, ancak İzmir’de bir arpa boyu kadar yol kat edilemedi. Bu, ciddi bir sorumsuzluk. Büyük bir sevinç ve heyecanla yasalaştırılan 6306 sayılı kentsel dönüşüm uygulamalarına bağlı olarak kanun ve yönetmelikler çıktığından beri, zaman bireysel bazı örnekler hariç, vatandaş-müteahhit arasında sonuca varılmayan pay pazarlıkları ile geçti. Bilen, bilmeyen birçok kişi kafa karıştırdı ve vatandaşlarımız çaresiz kaderine terk edildi. Bütüncül bir anlayışla yeni bir imar planı çalışması, bugüne kadar ciddi bir şekilde gündeme getirilip tartışılamadı. Aynı bölgede hatta aynı mahallede bir sokakta 10 katlı, karşı sokakta 5 katlı binaların yapıldığı bir kentsel dönüşüm uygulamasıyla hiçbir sorunu çözmemiz mümkün değil.”

Haberin Devamı

Lloyd’s Şehir Risk Endeksi’nin 2015-2025 raporunun İzmir açısından alarm derecesinin yüksekliğini tescil ettiğini ifade eden Aslan, İzmir’in ekonomik kırılganlık açısından dünyanın en riskli 42., Türkiye’nin en riskli 2. kenti olarak belirlendiğine vurgu yaptı.

‘Sorumlu olursunuz’

Kent genelinde bina yaş ortalamasının 25 yılın üzerinde olduğunu, Sayıştay raporlarına göre kaçak yapılaşmanın yüzde 60-65 olarak tespit edildiğini belirten Ege-Koop Genel Başkanı, şunları söyledi:

“TÜİK verilerine göre de, il genelinde 313 bin adet binanın kentsel yenileme kapsamında değerlendirilmesi gerekiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na göre 918.16 hektar, 5393 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’na göre de 305.47 hektar olmak üzere 1 milyon 222 bin 63 hektar alan, kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri olarak ilan edildi. Merkezi ve yerel yetkilileri uyarıyorum. Siyasi hesapları bir tarafa bırakarak, insan yaşamını tehdit eden ve ne zaman hangi şiddetle olacağını bilemediğimiz depremler yaşamadan önlem alınmalı. Aksi takdirde, can kayıplarının sorumlusu olacaklarının bilinmesini isterim.”

Haberin Devamı

12 ilçede proje

32 yıldır İzmir’in 12 ilçesinde proje ürettiğini sözlerine ekleyen Hüseyin Aslan, “Ege-Koop’un Genel Başkanı olarak memnuniyetle ifade etmek isterim ki, depremlerden sonra, bu projelerde yaşayan vatandaşlarımız bizzat arayarak ve ziyaret ederek depremlerle ilgili herhangi bir korku yaşamadıklarını belirtti. Bundan büyük memnuniyet duyuyorum” dedi.

Narlıdere övgüsü

Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Zafer Akçığ’ın öncülüğünde, 2008-2010 yıllarında TÜBİTAK destekli İzmir metropol ve Aliağa ile ilgili sismik modelle yaptıkları çalışmada ‘güvenli yapı tasarımı’ oluşturduklarını, ancak bu baz alınarak kentsel dönüşüm planlama çalışmalarıyla ilgili bugüne kadar ciddi bir çalışma yapılmadığını da ekledi. Buna karşın iyi örneklerin de olduğunu belirten Aslan, “Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, hak sahipleriyle uzlaşarak yüzde 100 anlaşmalı kentsel dönüşümü 15 yıldır Narlıdere’nin en kritik yerlerinde uyguluyor. Batur’un 15 yıldır, Büyükşehir Belediyesi’nin de Uzundere’de yeni uygulamaya koyduğu model, geliştirilerek uygulanırsa bundan hem İzmir hem de depreme dayanıksız yerleşim birimlerinde zor koşullarda yaşayan yurttaşlarımız maddi ve manevi kazanç elde eder” diye konuştu.