Kariyer Eğitimciler, ÖSS’de İngiliz sistemine tepkili

Eğitimciler, ÖSS’de İngiliz sistemine tepkili

12.05.2008 - 00:35 | Son Güncellenme:

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’ın üniversiteye giriş sisteminde değişiklik yapılacağını açıklarken dile getirdiği İngiliz modeli eğitimcileri endişelendirdi

Eğitimciler, ÖSS’de İngiliz sistemine tepkili

Üniversiteye giriş sisteminde bugüne kadar çeşitli değişiklikler yapıldı. YÖK’ün yeni Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan geçtiğimiz günlerde tekrar değişikliğe gidileceğini belirtirken, imam hatip ve meslek liselerinden yükseköğretime girişte uygulanan farklı katsayıyı kaldıracak yeni sistemi açıkladı. Prof. Dr. Özcan’ın anlattığı bu sistemin İngiltere’de halen kullanılan üniversiteye giriş modeli olduğu belirtilirken, eğitimciler İngiliz modelini Türk eğitim sisteminde uygulama düşüncesine itiraz ederek, “Türkiye’nin kaderiyle oynanıyor” diyor.

Haberin Devamı

‘TÜRKİYE’NİN KADERİYLE OYNUYORLAR’

YÖK eski Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, “İngiltere’de uygulanan sistem çok farklı. YÖK Başkanı ne dediğini bilmiyor. Oradan buradan bir şeyler duyarak söylenmiş sözler. YÖK Başkanı bunları söylüyor ama dünyadan haberi yok. Türkiye’nin kaderiyle oynuyorlar. Bu olacak şey değil.

Şu anda yapılması gereken, milli eğitim sistemini değiştirmeden önce bizim yaptığımız değişikliğe sahip çıkıp ortaöğretim başarısını artırmaktır” diyor.
Türkiye’nin nasıl bir üniversiteye giriş modeline ihtiyacı olduğunun tartışılması gerektiğini belirten Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere ise “Sadece imam hatiplerin kat sayılarının ortadan kaldırılması için ÖSS’ye İngiliz modeli öneriliyorsa ilk önce eğitim sisteminin de tamamıyla ele alınması gerekir. YÖK Başkanı merkeziyetçi bir tutumla bu tür önerilerde bulunuyor. Bu işi bilen uzmanların bir araya getirilip üniversite bileşenlerinin tartışılması gerekiyor” diye konuşuyor.

Haberin Devamı

Yıldız Teknik Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Ayhan Alkış da Türk eğitim sistemi için alınacak önemli kararlarda belli bir yöntemin izlemesi gerektiğine işaret ediyor:
“Öncelikli olarak ortaöğretimin ve yükseköğretimin bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerekir. İngiltere modelinde bir meslek, bir de üniversite ayağı var. Bizde ‘Liselere, üniversiteye gidersin; meslek liselerine, sadece meslek yüksek okullarına gidersin; imam hatip liselerine, ayrıcalıklı olarak hem liseye gidersin hem de meslek adamı olursun’ deniyor. Acaba İngiltere’de böyle bir sistem var mı? Bu sistemle imam hatip çıkışlıları nasıl yerleştirebilirler. Böylesine önemli, kapsamlı bir konu ancak bütüncül bir yaklaşımla ele alınmalı.”

‘ÇOCUKLARI ETKİLEYECEK’

Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Baykal ise ÖSS’nin okulları kurtarmak, dershaneleri kapatmak, liseleri hizaya sokmak için yapılmadığını ifade ediyor:
“Biz ÖSS’nin sakıncalarına ‘yükseköğretim için ayrılan kaynaklar en çok hak edenlere verilsin’ diye katlanıyoruz. ÖSS’de mezhepleri, lobileri, sınıfları, bölgeleri, cinsleri, kastları, okulları, kişileri kayıran her yaklaşım bilim ve adalet adına utanç vericidir. ÖSS bir sıralama sınavıdır. Lise bitirme sınavı değildir.

Haberin Devamı

Bütün lise mezunları hak edilmiş ‘pekiyi’ notlarla mezun olsa bile arz-talep dengesizliği nedeniyle bu sınav yapılacaktır. Lise bitirme notları ise lise kazanımlarını ölçüt alır. ÖSS’nin ileri lise müfredatından seçilmesi gerekli uyumu kendiliğinden ve yeterli ölçüde sağlar.

Elbette yeni bir sistem getirilirken o anda lisede okuyan öğrencilerin birikimlerini ve hazırlıklarını göz önünde tutacak bir yaklaşım zorunludur.”
“Bu düzenlemenin esas amacı özellikle katsayı meselesini kaldırmaya dönük” diyen Eğitim-Sen Genel Başkanı Alahattin Dinçer de, şöyle devam ediyor:
“Onlara göre katsayının yarattığı bir takım kesimler için dezavantajlı durumu ortadan kaldırma çabası. Bilimsel ve akademik çalışmalar uzun zamana yayılır.
Böyle akşam yatıp rüyasını görüp, sabah kalkıp ya da birilerinin yaptığı servis üzerinden ortaya model tartıştırmak olsa olsa bu anlayışın bü-rokratlarına uygun olur. Dolayısıyla bu durum doğru değil, bilimsel ve etik hiç değil. Çocukların ve aileleri olumsuz etkileyecek.”

Haberin Devamı

İngiltere’deki sistem

Peki İngiltere’deki sistem nasıl işliyor. YÖK’ün eski Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, İngiltere’de uygulanan sistemi özetle şöyle anlatıyor: “İngiltere’de 11 yıllık zorunlu eğitimden sonra öğrencilerden bazıları iş öğretimi kulvarını seçer, yani meslek eğitimi veren kurumlara gider. Üniversiteye gitmek isteyenler ise iki yıl daha okur. Bu okullar bağımsız olabildiği gibi normal öğretim kurumlarının içinde onun uzantısı şeklinde de olabiliyor. Burada çocuklar iki senelik eğitim boyunca bir takım dersler alır. Sınavların sonunda çocuklar, gidecekleri yükseköğretim alanıyla ilgili iki yıl boyunca, Advanced Level dedikleri, 5-6 ders okur. Yani tıp fakültesine gidecek öğrenci biyoloji okumaz. Sonunda her bir dersten aldığı Advanced Level notu ortaya çıkar.
İngiltere 2005’ten itibaren yeni bir sistemi deneme sürecinde. Üniversiteye Advanced Level notlarıyla öğrenci alınıyor. Ancak bunun yeterince ayırıcı olmadığına dair ciddi endişeler var. Bu nedenle bunun üzerine de çoktan seçmeli test usulü bir sınav deneniyor. O sınavda müfredata dayalı tek kelime bilgi sorusu yok. Sadece şekilsel ve sayısal muhakeme kabiliyeti ölçülüyor. Denedikleri bu sistem 2009 yılında sonuçlanmış olacak.”