Kültür Sanat ‘Masalların iyimserliğine ihtiyacımız var’

‘Masalların iyimserliğine ihtiyacımız var’

20.01.2022 - 07:01 | Son Güncellenme:

Yerdeniz Masalcısı adıyla masalların tarihini anlatıp farklı kültürlerden örnekler okuyan Nuray Önoğlu, "Masallar ortak hafızamız aslında. Binlerce yıldır insanlık masallarla öğreniyor” diyor

‘Masalların iyimserliğine ihtiyacımız var’

Seyhan Akıncı - Masal dendiğinde kulağımda anneannemin sesi tınlamaya başlar. Kim bilir belki de hikâyelere tutkum onun sıcak kucağında başımı okşayarak anlattığı masallardan gelmekte. Yedi kız kardeşiyle büyüdüğü masalsı evde kışları evin tavanına çıkıp karanlıkta ürkek bir şekilde tırmandığı merdivenlerden kucağında ayvalarla indiği anlarda ben de onunla birlikte korkardım. Sonra anneannem dünyayla ben de dünyanın masalsı tarafıyla vedalaştım. Ta ki çevirmen ve kitapçı Nuray Önoğlu'nun YouTube'daki masal anlatılarına denk gelene dek. Önoğlu bir süredir pazar akşamları YouTube kanalında masalların tarihini anlatıyor ve bizi hiç duymadığımız masallarla buluşturuyor. Sahi, masal dinlemeyi neden bırakırız? Mutlu sonlar sadece masallarda olduğu için mi? Peki ya bu bir yanılgıysa? Tıpkı masalların sadece çocuklar için olduğu gibi... Nuray Önoğlu ile masal dünyasını konuştuk.

Haberin Devamı

Kısa bir süre önce YouTube kanalınızda “Yerdeniz Masalcısı” olarak masallar üzerine sohbet etmeye ve masal anlatmaya başladınız. Öncelikle bu fikir nasıl doğdu?

Büyük ölçüde pandemiden doğdu elbette. Çocukluğunda çok masal dinlemiş, erişkinliğinde televizyona, sinemaya, bilgisayara dalıp masalları unutmuş biri olarak, altı yıl kadar önce yeniden masallarla ilgilenmeye başladım. Hem masal okuyorum hem de masalların tarihi, işlevi, kullanım alanları ve anlamlarına dair eserleri. Masallarla bu denli hemhal olunca da paylaşma ihtiyacı doğuyor. Pandemiden önce okullar, kitabevleri, kafeler gibi çeşitli mekânlarda masal anlatıyordum. Pandemiyle birlikte bu olanak ortadan kalkınca, ilkin, tam kapanma döneminde, sosyal medyadan, dil bilen arkadaşlarıma, “evlerinde kapalı insanların, çocukların okuması için masallar çevirip bir blogda yayınlayalım” diye bir çağrı yaptım. Müthiş bir karşılık buldu. Pek çok çeviri geldi, onları gözden geçirip masal diline yaklaştıracak küçük katkılarda bulundum. Masallar https://coronagunlerinde dunyamasallari.blogspot.com/ adresinden okunmaya devam ediyor. Pandemi uzayıp masal anlatma arzum nüksedince, bunu neden çevrimiçi olarak sürekli yapmayayım fikri düştü aklıma. Dokuz haftadır, pazar akşamları saat 21.00’de YouTube kanalımda masal anlatıyorum. Hayli de ilgi görüyor, beni pek şaşırtmayan bir biçimde; çünkü masalların büyüsünün bizi bir araya getireceğinden şüphem yoktu.

Haberin Devamı

‘Masalların iyimserliğine ihtiyacımız var’

Masallar pek çok kültürde olduğu gibi bizim kültürümüzde de oldukça önemli bir yere sahip… Masallarla nasıl bir bağımız var?

Masallar ortak hafızamız aslında. Binlerce yıldır insanlık masallarla öğreniyor, kültürü aktarıyor, ahlak dersleri veriyor, zorlukları aşmanın yollarını gösteriyor ve eğlenceli zaman geçirtiyor. Bütün bu işlevleri üstlenen başka araçlar da ortaya çıktı şüphesiz insanlık tarihi boyunca. Ama temelde kullandıkları yol ve yöntemlerin benzer kaldığını söylemek abartı olmaz. Artık kurgu ve çizgi filmler, animasyonlar, diziler izliyor; romanlar, öyküler okuyoruz ama hepsi dönüp dolaşıp aynı şeyi yapıyor: Bize bir hikâye anlatıyor. Masalların hayatımızdan çıktığını sanabiliriz ama aslında hiç çıkmadılar. Biçim değiştirerek devam ediyorlar. Bir diğer önemli bağımız da şu olabilir belki; masallar daima umut aşılar: Masalların sonunda daima iyiler kazanır; zayıflar el birliği edip yeteneklerini birleştirerek güçlüleri yener; beceriksiz denilen delikanlı ejderhayı öldürür, sevenler daima kavuşur. Bu iyimserliğe çok ihtiyacımız var sanırım.

Haberin Devamı

Pazar akşamları farklı kültürlerden masalları takipçilerinizle buluşturuyorsunuz. Hangi kriterlere göre seçiyorsunuz yayında yer vereceğiniz masallara?

Genel olarak iki ölçütüm var; masalın görece uzun olması ve mümkünse karmaşık bir olay örgüsünün bulunması. Dünyanın bütün kültürlerinin masallarını okumak, öğrenmek isterim. Bulabildiğim ölçüde buna gayret ediyorum. Her hafta, genişçe sayılabilecek masal kitaplığımı karıştırıp çeşitli masallar okuyor ve o hafta hangi masalı anlatmak istediğime karar veriyorum. Örneğin bu hafta bir Vietnam masalı anlatmaya karar vermiştim. Çok sevdiğim bir Vietnam masalı var. Sonra internette biraz gezindim Vietnam masalları konusunda ne var ne yok diye ve bende daha çok anlatma arzusu uyandıran başka bir masalla karşılaştım. Onu çalıştım, onu anlattım.

Haberin Devamı

‘Masalların iyimserliğine ihtiyacımız var’

‘Masalların çocuklar için olduğu büyük bir yanılsama’

Bir dönem çocuklar Adile Naşit’in TRT ekranlarından anlattığı masallarla büyüdü. Sizi izleyenler kimler peki, o büyük çocuklar mı? Yoksa daha çok ebeveynler ve çocukları mı?

Masalların çocuklar için olduğu büyük bir yanılsama. Elbette çocuklara da masal anlatılır ama masallar esasen sırf çocuklara yönelik değildir. Adile Naşit’in televizyonda masal anlattığı yıllarda ben üniversite öğrencisiydim. Sanırım o zamanlar ben de büyük bir yanılsama içindeymişim ve masal dinleme yaşımın geçtiğini düşünerek hiç ilgi göstermemişim. Bu düşüncem artık değişti. Masalların çocuklar dahil herkese yönelik olduğunu düşünüyorum. Beni de her yaştan insan izliyor bildiğim kadarıyla.