Oynatma Listesi
HABERLER

Şarkıcı Gülşen Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan tahliye oldu

İmam hatip liselilere yönelik sarf ettiği sözlerinden dolayı başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan şarkıcı Gülşen'in ev hapsi ile tahliyesine karar verdi. Mahkemenin tahliye gerekçesinde de dikkat çeken bir ayrıntı yer aldı.

Şarkıcı Gülşen imam hatiplilere yönelik sözleri nedeniyle geçtiğimiz hafta Perşembe günü tutuklanmıştı. Gülşen’in avukatları Cuma günü adliyeye giderek bir üst mahkemeye tutukluluğun kaldırılması için başvurmuştu.

Avukatlar Cuma günü geç saatlere kadar mahkemenin vereceği kararı bekledi. Ancak mahkeme herhangi bir karar vermedi. Bugün ise yine bütün gözler mahkemedeydi.

KARAR AÇIKLANDI

Yapılan tutukluluğa itirazı değerlendiren mahkeme Gülşen'in, tahliyesine ve konutu terk etmemek şartıyla adli kontrol altına alınmasına karar verdi.

Content Video - Gülşen için tahliye kararı! Avukatı açıklama yaptı

İŞTE TAHLİYENİN GEREKÇESİ

Mahkeme, gerekçe olarak ise toplanması gereken tüm delillerin toplanmış olması, şüphelinin delilleri karartma şüphesinin bulunmayışı, şüphelinin bakmakla mükellef olduğu yaşı küçük bir çocuğunun bulunması gösterdi.

EVDEN ÇIKAMAYACAK

Kararla birlikte ayrıca Gülşen hakkında ev hapsi adli kontrol tedbiri uygulanmasına da karar verildi. Kararın cezaevinde gönderilmesinin ardından Gülşen’in bugün cezaevinden çıkması bekleniyor. Ev hapsi adli kontrol tedbirleri sebebiyle ise Gülşen evinden dışarı çıkamayacak.

CEZAEVİ ÖNÜNDE HAREKETLİLİK

Karar sonrası Bakırköy Kadın Cezaevi önünde hareketlilik başladı. Gülşen'i tahliye için Ozan Çolakoğlu, Ağabeyi Özden Bayraktar ve şarkıcı Edis de gitti. Eşi Ozan Çolakoğlu basın mensuplarına, "mutluyum" dedi.

TAHLİYE SONRASI İLK GÖRÜNTÜ

Cezaevinden tahliye olan Gülşen'in ilk görüntüsü de ortaya çıktı.



GÜLŞEN’İN AVUKATI: EV HAPSİ KARARI HUKUKLA BAĞDAŞMAMAKTADIR

Mahkemenin kararı vermesini adliyede bekleyen Gülşen’in avukatı Emek Emre tahliye kararının ardından basın açıklaması yaptı. Açıklamasında tahliye kararına çok mutlu olduklarını söyleyen Emek Emre, “Perşembe gününden beri üzüntü ve endişe verici bir süreç yaşadık. Oradaki sözler müvekkile isnat edilen suçun oluşması için yeterli değil. Çünkü kamu güvenliğinde acil bir tehlike oluşturmuyor. O itibarla biz hep dedik ki tutuklama uygun değil. Buna itiraz edeceğimizi de belirtmiştik” dedi. Gülşen’in kaçma şüphesi ve delil karartma şüphesinin bulunmadığını söyleyen Emre, “Ev hapsi kararı bizim açımızdan hukukla bağdaşmamaktadır. Bu karara da itiraz edeceğiz” dedi.

"BUNDA DA İTİRAZLAR OLABİLİR"

Hukukçu Tarkan Erdal, Gülşen'in tahliye kararını CNN Türk canlı yayınında yorumladı. Erdal, "Adli kontrolün belli yöntemleri var. Ev hapsi bunlardan bir tanesi. Belli durumlarda, belli günlerde imza verilmesi ve adli kontrol uygulanması hususlardan bir tanesi. Ev hapsi de bu noktalardan bir tanesiydi. Mahkeme, tutukluluk konusunda serbest bırakılmasını hükmettiği zaman demek ki bunu uygun gördü ve ev hapsinin uygulanmasına hükmetti. İtirazlar olabilecek bir nokta, bunda da itirazlar olabilir. Ama mahkeme burada bunu takdir etti." dedi.

"AŞIRILIK SÖZ KONUSUYDU"

Hukukçu Pınar Hacıbektaşoğlu ise kararla ilgili olarak, "Bütün meslektaşlarım biz bu tutuklama eylemini duyduğumuz anda gerçekten hukuk, beğenin beğenmeyin hukuk, kanun insanı olmak, hukuk eğitimi almış insanın kanunlar karşısında bir şeyi eğip bükmesi kadar yanlış bir şey olamaz. Kanun neyi söylüyorsa onu söyleriz ve meslektaşlarım adına da çok mutluyum. Bu konuda bir konsensus oldu. Hiç birimiz bu tedbirin yasaya uygunluğunu savunmadık. Üst sınır, al t sınır vs. baktığınızda bu tedbir itibarıyla adalette gerçekten aşırılık söz konusuydu. Tedbir yerinde değildi. Kanunun 3 yıla kadar hapis cezası öngördüğü bir noktada bunun başka bir izahatı yoktu. İlk gün itibarıyla adli tıp olmak üzere tedbirin uygulanacağını söylemiştim. Ev hapsi konusu ilk ifade ettiğim tedbirlerden biriydi." şeklinde konuştu.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Gülşen Çolakoğlu, 30 Nisan 2022'de Ataşehir'de bir konser sırasında, "İmam Hatip'te okumuş daha önce kendisi, sapıklığı oradan geliyor" şeklindeki beyanda bulundu. Bunun üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 24 Ağustos 2022 gecesi şarkıcı Gülşen Çolakoğlu hakkında İmam Hatip Liselilere yönelik sarf ettiği sözlerinden dolayı "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan resen soruşturma başlatıldığı ve polis tarafından hazır edilmesi talimatı verildiği açıklandı.

Bunun üzerine şarkıcı, 25 Ağustos'ta polis tarafından gözaltına alınarak İstanbul Adalet Sarayı'na getirildi. Basın Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı tarafından ifadesi alınan Çolakoğlu, tutuklanması talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Çolakoğlu'nun Nöbetçi İstanbul 2. Sulh Hakimliği'nce tutuklanmasına karar verildi. 

GÜLŞEN'İN İFADESİ

Gülşen ifadesinde söz konusu konserin 30 Nisan 2022 tarihinde Ataşehir’de olduğunu söyleyerek, “Ben 25 yıllık sanatçıyım. Benim müzisyen çalışma arkadaşlarım var. Bu grupla birlikte konserlerde sahne alırım. Benim kadromda klavye müzisyeni olarak yer alan Miraç isimli arkadaşımın lakabı imamdır. Ayrıca arkadaşlara kendi aramızda aptal, salak, sapık olarak şakalaşırız. Talihsizlik olarak bu iki kelime bir araya gelmiştir. Arkadaşımız imam hatipte okumamıştır. Grupta tüm arkadaşlarımın lakabı mevcuttur” dedi.

“KİM SERVİS ETTİ BİLMİYORUM”

Konuşmanın konserin hatırlamadığı bir anında olduğunu söyleyen Gülşen, “Muhtemelen şarkı arasında Miraç ile aramızda geçen konuşmadır. Ben orkestrama hitaben, ‘Beni seyircilerimin arasında omuzlarınızda taşıyın’ demem üzerine bana orkestra arasından, ‘Seni imam taşısın’ şeklinde cevap verince bahse konu konuşma aramızda geçmiştir. Bu konuşma konsere katılanlara ya da medyada hitaben yaptığım bir konuşma değildir. Ben ülkesini seven, fırsat eşitliğine inanan, kimseyi ayırıp örselemeyen bir sanatçıyım. Bu kısa görüntü aylar sonra kim tarafından ne amaçla servis edildi bilmiyorum. Ancak provakatif amaçlı olarak servis edildiğini düşünüyorum. Aramızdaki esprilerin bu haliyle kamuoyuna yansıması sonucu yanlış anlaşıldığını düşünüyorum” dedi.

“ÜLKENİN TÜM DEĞERLERİNE SAYGIM SONSUZ”

İmam hatiplileri kötülemek için bu konuşmayı yapmadığını söyleyen Gülşen, “Ülkenin tüm değerlerine ve hassasiyetlerine saygım sonsuzdur. Kesinlikle atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ayrıca yaşanan olayın zamansız bir yerde gerçekleşmesi talihsizliktir.

Ben memleketimin bütünlüğünü din, dili ırk hiçbir şekilde kategorize etmeden ülkemin bütünlüğünü ve refahını görmek için mücadele ediyorum. En yakın arkadaşıma yaptığım esprinin insanları kışkırtıcı bir şekilde yorumlanmasını kabul etmiyorum. Ben yıllardır tanınan bir insanım. Şu ana kadar meslek hayatımda herhangi bir grubu veya insanı ayırt ya da kategorize etmedim. Şakalaşmanın herhangi bir gruba yönelik nefret içerikli olarak algılanması beni çok üzmüştür” dedi.

“BANA İHTİYACI OLAN BİR ÇOCUĞUM VAR”

Gülşen’in hakimlik sorgusunda verdiği ifadede de emniyet ve savcılıkta verdiği ifadeyi tekrar ettiğini söyleyerek, “Bana ihtiyacı olan bir çocuğum var. Ben suç işlemedim. Bana ihtiyaç olunan her an gelebilirim. Tutuksuz yargılanmak istiyorum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Serbest bırakılmayı talep ediyorum” dedi.

‘ÖZÜR’ PAYLAŞIMI

Gülşen sosyal medya hesabından da ‘Özür’ paylaşımında bulundu. Gülşen paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

Uzun yıllardır birlikte çalıştığım çalışma arkadaşlarım ile iş ve çalışma ortamında yapmış olduğum bir espri toplumu kutuplaştırmayı hedefleyen kimseler tarafından öne çıkarılarak yayınlanmıştır. Sözlerimin ülkemizdeki kutuplaştırmayı hedefleyen kötü niyetli kimselere malzeme vermiş olmasından dolayı üzgünüm. İnandığım özgürlüğü savunurken, eleştirdiğim radikal uca kendimin savrulduğunu görüyorum. Videodaki söylemimden rahatsızlık duyan ve incinen herkesten özür diliyorum. Daha başka bir dil bulmalıydım; bulacağım.

 

GÜNCELLENME
DETAYLARI GÖSTER