Siyaset O gece hiç uyumayacağız

O gece hiç uyumayacağız

05.07.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümünde yapılacak anma etkinlikleriyle ilgili bilgi veren Ak Parti Sözcüsü Ünal, “Cumhurbaşkanımızın katılacağı nöbete katılacağız. Direnişin sembolü olan bütün mekanlarda olacağız. O gece uyumayacağız” dedi

O gece hiç uyumayacağız

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde anma törenlerine yoğun katılım sağlayacaklarını ifade ederek, “Ak Parti coşkunun parçası olacak. 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gecenin milletin zaferi ile sonuçlanması bir sevinci hak ediyor. Cumhurbaşkanımızın katılacağı nöbete katılacağız. Direnişin sembolü olan bütün mekanlarda olacağız. O gece uyumayacağız” dedi. Ünal, CHP’nin YSK’nın mühürsüz oy kararını AİHM’ye taşımasına ilişkin de, “YSK ve AYM kararları açıktır. AİHM’nin de kararı şimdiden bellidir. CHP sorun alanları üzerinden istismar siyaseti yapmaya devam edecektir” diye konuştu.
Ünal, 15 Temmuz’da yapılacak anma törenlerine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Konuşmasında “Adalet yürüyüşü” ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Ünal, şunları kaydetti:
GÜZEL BİR GELİŞME: Ak Partili iki yöneticimiz şehit edildi. Yılmadan mücadelemize devam edeceğiz. Orada yaşayan insanları vahşi terör örgütünün insafına bırakmadık bırakmayacağız. Ana muhalefet lideri de aileleri arayarak başsağlığı diledi, güzel bir gelişme. Başsağlığı sırasında ‘PKK’ diyebilmesini beklerdik. ‘Terör örgütleri’ derken; DHKPC, PKK, FETÖ’yü açık şekilde diyebilmesini de isterdik.
KILIÇDAROĞLU BUNU ANLAMALI: 15 Temmuz’un bir destan olduğunu hatırlamamız gerekir. Meşru hükümeti yıkmak için harekete geçen asker kılığındaki teröristlerle milletin nasıl mücadele içinde olduğunu da gördük. Millet, o gece kendi iradesine sahip çıktı. 15 Temmuz’un önemi perdelenmek itibarsızlaştırmak istense de önemi, kıymeti, milletin nasıl bir destan yazdığını unutmadık, unutturmayacağız. Birilerinin, ‘kontrollü darbe’ demesine, ‘Sarayın 15 Temmuz’u-halkın 15 Temmuz’u’ gibi ifadeler üzerinden 15 Temmuz’u perdelemesine izin vermeyeceğiz. Kılıçdaroğlu ve arkadaşları 15 Temmuz’u nasıl okuyorlar şaşkınlık içinde izliyoruz. Demokrasi nöbetleri için ‘sokakta demokrasi aramak’ diyorsa mesele anlaşılamadı ya da kasıtlı olarak ifade edildiği anlamına gelir. Sokakta yok edilmek istenen demokrasiyi kurtardık. Yıl dönümünde de bir anma bir hatırlama sembolü olarak tabi ki demokrasi nöbeti tutacağız. Nöbetler Cumhurbaşkanımızın talimatı ile birlikte başladı, Cumhurbaşkanımızın işareti ile tamamlandı. Cumhurbaşkanımızı kıymetli yapan milletin teveccühüdür. CHP bunu anlamlıdır. Recep Tayyip Erdoğan, Külliye önünden geçerken gidip oraya oturmuş değildir. Bu milletin demokrasisine sahip çıkması, Cumhurbaşkanına sahip çıkması aslında tercihine, oyuna sahip çıkmasıdır. Kılıçdaroğlu ve arkadaşları bunu anlamalıdır. Kimse kelime oyunları içine girmesin.
DON KİŞOT GİBİ: Gezi’de on binlerce insan sokağa çıktı. On binlerce insanın sokağa çıkması üzerinden CHP, 20 milyon oy alan hükümetin meşruiyetini tartışmaya açtı. Bugün 10 bin kişiyle yürüyen CHP, yüzde 52 oy alan cumhurbaşkanının meşruiyetini tartışıyorsa sorun vardır. Don Kişot’un yel değirmenlerini canavar sanması gibi. CHP yüzde 50 oy alsaydı kimseye su vermeyecekti demek ki. Kılıçdaroğlu’nun ‘sözümü dinlemeyenleri kapı önüne koyarım’ ifadesi demokrasi anlayışıdır. Siz meşru hükümet ile ilgili meşruiyet tartışması oluşturup; ‘dikta rejimi’ gibi ifadelerle seçilmiş hükümeti meşruiyet tartışmaya açarsanız ortada bir Don Kişot vardır.
NÖBETE KATILACAĞIZ: Toplumsal kesimler ile etkinliklere katılacağız. Biz de Ak Parti olarak o gece verilen mücadelenin bir parçası olarak 15 Temmuz etkinlikleri çerçevesinde anma etkinliği yapacağız. 11 Temmuz’dan itibaren anma törenleri başlayacak. Ak Parti coşkunun parçası olacak. 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gecenin milletin zaferi ile sonuçlanması bir sevinci hak ediyor. 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanımızın katılacağı nöbete katılacağız. Ayrım yapmadan o gece sokağa çıktık. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde, TBMM’de, direnişin sembolü olan bütün mekanlarda olacağız. O gece hiç uyumayacağız. Sokakta demokrasi aramıyoruz, şehitleri gazileri anıyoruz.

‘AİHM’nin kararı şimdiden belli’
(CHP’nin AİHM’ye başvurusu) CHP’nin adalet arayışı adalet arayışı değil. AYM’ye başvurusu AYM’ye başvuru değil. AİHM’ye başvuru da AİHM’ye başvuru değil. Eylemler üzerinden; hükümet krizi, meşruiyet tartışması alanı oluşturmak, farklı sorun alanlarında kriz üretmek ve sorundan beslenen bir siyasetin parçası olmak. YSK ve AYM kararları açıktır. AİHM’nin de kararı şimdiden bellidir. CHP sorun alanları üzerinden istismar siyaseti yapmaya; Kılıçdaroğlu’nun CHP’si üzerinden bu alışkanlığı yapmaya da devam edecektir. Teknik bir değerlendirmeye gerek olmadığını düşünüyorum.

‘CHP sözcüsü Ağzındaki baklayı mı çıkardı?’

(Adalet Yürüyüşü için provokasyon iddiaları ve CHP sözcüsünün, ‘Adalet nöbeti tutsunlar’ açıklaması) Provokasyon ve sabotaja fırsat vermeden güven içinde yürüyüşün devamını hükümet sağlıyor. Maalesef CHP sözcülerinin açıklamaları bizi şaşırtıyor. CHP 15 Temmuz’u gölgelemek, perdelemek için yaptıklarına uygulama olarak adalet yürüyüşünü de araç haline mi getirecek? CHP sözcüsünün bu açıklaması ne anlama geliyor. Anma törenlerinin karşısına adalet yürüyüşü gibi kimlerin destek verdiğinin açık olduğu bir yürüyüşü alternatif gibi sunması ‘Adalet Yürüyüşü’nü de dikkate alın’ gibi uyarının ne anlama geldiğini açıklamalarını bekliyoruz. CHP’li sözcüler ağzındaki baklayı mı çıkardılar? Bu yürüyüşün amacı 15 Temmuz’u itibarsızlaştırmak mıydı?