Otomobil Kaliteye doğru Focus’lanmış

Kaliteye doğru Focus’lanmış

30.06.2006 - 18:29 | Son Güncellenme:

Bu ay içinde piyasaya çıkan yeni Focus Sedan, kalite unsurları ön plana alınarak geliştirilmiş. Bir üst sınıfın özelliklerini de üzerinde barındıran Focus Sedan’ın, otomatik vitesli Ghia versiyonunu tanıyoruz birlikte...

Kaliteye doğru Focus’lanmış

Levent KÖPRÜLÜ

Kaliteye doğru Focus’lanmış

Artık son zamanlarda bizlerin de işi oldukça zorlaşmaya başladı. Sakın ola ki, şikayet ettiğimi filan düşünmeyin... Yani zaman zaman, son çıkan modellerle birlikte bildiğimiz tüm kalıplar, yerle bir oluyor, yahut “karman çorman" bir hal alıyor. “Abi, bu tamamen bir C sınıfı otomobili, baksana!" derken, bir diğerimiz, “İyi, anladık da, bunun şu özelliği, D sınıfını çağrıştırmıyor mu? Yani, bir üst sınıfın özelliklerini alma olayı..." diyalogları, eskisinden fazla olmaya başladı... Eh biz de insanız, bazen “sepet" doluyor, bilgiler taşıyor...
Bu kez anlatacağımız model, aslında Türkiye’de en çok konuşulacak araçlardan biri olmaya aday. Zira Türkiye’de 76 bin adet satılmış bir aracın, yine ülkemizde pek bir “tutulan" sedan karoseri tipini yazacağız. Tabii ki yenilenmiş haliyle... Haydi, artık konuya girelim. Geçtiğimiz yıl yenilenen Ford Focus, çok kısa bir süre önce satışa çıktı. Tabii artık Hatchback olanını yollarda iyice görmeye başlamış olmanız lazım. Ancak Sedan versiyonu, henüz yeterli çoğunluğa ulaşmadı. Bu yüzden anlatacağız...
Ön tasarımını, HB kardeşiyle birlikte “öncü kuvvet" C-Max’den alan Focus Sedan, arka tasarımıyla, (ortak düşünce bu) küçük bir Mondeo halini almış. Nitekim arka stopları ve bagaj kapağı bile benziyor. Sadece ufak değişiklikler var. Mesela “geri vites lambasının yeri, Focus’ta, Modeo’nun stop lambasında olduğundan daha büyük" gibi... Sanırım tasarımcılar, bunu Focus’a daha lüks bir hava vermek amacıyla yapmışlar. Zaten bu çabaların diğer sonuçlarını içeride de göreceğiz. Bununla birlikte, aracı, platformunu aldığı S40’a benzetenler de yok değil!

Şıklıklar dizisi
Eh geçelim artık içeriye, değil mi? Kapıyı açtık, ve o da ne? Ayak bölmeleri de aydınlatılıyor. İşte ilk “artı" puan geldi. Zira biliyorsunuz, bu tip “şıklıkölar, genelde bir üst sınıfta olur.
Bu arada hemen hatırlatalım, aracımız “Ghia" donanımlı. Yani üst donanım seviyesi... Dolayısıyla koltukların döşemeleri mükemmel görünüyor. Çift renkli konsol, efendime söyleyeyim, çift renkli kapı içi döşemeleri filan gayet iyi oturmuş. Deri kaplı direksiyon simidi, deri kaplı vites topuzu, orta konsoldaki abartısız ahşap kaplama da öyle. Bu arada gösterge paneli ve genel hava, C-Max ile aynı. Tabii kusursuz Sony müzik seti, yine Ghia ile gelen bir güzellik diyebilirim. Ön göğüs, tamamen yumuşak dokunuşlu malzemeden mamul. Bu arada kumanda birimleri konusunda tek yabancılığı, yol bilgisayarı konusunda yaşadım. Zira sinyal kolu üzerinde ve çevirmeli. Bir de müzik sisteminin direksiyon üzerindeki kumandasının hareketleri biraz kısıtlı. Bardaklıkların ikisini kullanabilmek için, kol dayama yerini kaldırıyorsunuz. Kol dayama yeri, aynı zamanda eşya koyma gözü de içeriyor. Küllük, son trendlere uygun ve “elden ele dolaştır" şeklinde... Arka koltukların yanlarında, çamurluğun üzerindeki ikişer adet eşya koyma gözü de, gözümüzden kaçmadı...
Kaliteye doğru Focus’lanmış

Yolda gayet iyiyiz...
1.6 lt. 100 HP’lik motorlu aracın, içerisinde çok fazla motor sesinin neredeyse duyulmaması, fare tıkırtılarının olmaması da, gerçekten “kalite" çıtasını yükseltme konusunda Ford mühendislerinin ne kadar çalıştıklarını gösteriyor.
Dört ileri, manuel de kullanılabilen otomatik vites kutusuyla kullandığımız araç, elbette konfor hissini ve kullanım kolaylığını beraberinde getiriyor. Manuel bölümüne aldığınızda da, “dört" ileriden fazlasını istiyorsunuz. Bu yüzden ben yine de manuel vites kutusu ya da dizel motor seçeneğinin daha keyifli olacağını düşünüyorum. Tabii `zevkler ve renkler` felsefesi (yani tartışılmaz) devreye girebilir...
Otomatik vites kutusunun da etkisiyle, 100 km.’de ortalama 8-8.5 litre tüketim değerlerine ulaştığımız araç, yol tutuş konusunda, bir önceki Focus gibi gayet iyi davranıyor. Tabii ESP’nin de bulunduğunu hatırlatayım. Türkiye koşullarına göre orta-sert ayarlı süspansiyonun da başarısı burada rol oynuyor.
Son olarak, yollarda sıkça görmeye alışacağımız yeni Focus Sedan, Ghia donanımıyla genişçe bir listeyi barındırıyor. Yani otomatik, çift bölgeli klimadan, Sony müzik sistemine, alarmdan elektrikli yükseklik ayarlı sürücü koltuğuna kadar pek çok şey mevcuttu. Bence bunun için, en yakın satıcıdan broşür istemelisiniz. Çünkü ilginç isteğe bağlı başka donanım seçenekleri de var...  (2005)