Siyaset Parlamento çalışamaz hale getirilirse erken seçim düşünülebilir

Parlamento çalışamaz hale getirilirse erken seçim düşünülebilir

14.01.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

›› Anayasa tartışmaları sırasında gündeme gelen erken seçimle ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Parlamento çalışmaz hale getirilirse düşünülebilir’ yorumunda bulundu

Parlamento çalışamaz hale getirilirse erken seçim düşünülebilir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, anayasa değişikliği teklifi görüşmelerinde gündeme gelen erken seçim tartışmasına değinerek, hiçbir zaman erken seçimin isabetli olacağını düşünmediklerini belirterek, “Parlamento çalışamaz hale getirilirse düşünülebilir, gündeme gelebilir; o ayrı bir konu” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hz. Ali Camisi’nde cuma namazını kıldıktan sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Anayasa değişikliği teklifi görüşmelerine ilişkin sorular üzerine 8 maddenin demokratik olmyan yaklaşımlarla da olsa parlamentoda müzakere edilerek geçtiğini kaydeden Erdoğan, “Bundan sonraki süreç temenni ederiz ki çok daha sakin bir havada ve demokrasinin adabına uygun bir şekilde devam etsin. Şu anda tabii bazı milletvekili arkadaşlarımızın, orada gerçekten bir milletvekili arkadaşımızın burnunun kırılmış olması, bir diğerinin afedersin ayağının dişlenmesi filan gibi böyle çok çok çirkin durumların olması hiçbir milletvekiline yakışır bir şey değil. Bunları arzu etmezdik ama ne yazık ki bunlar oldu. Fakat öyle veya böyle bu işin biteceğine inanıyorum. Öyle zannediyorum ki bu hafta içerisinde bu biter ve bittikten sona da işin asıl sahibine millete gidilecek. Millet bunun asıl kararını verecek. Öyleyse bu telaş niye?” ifadelerini kullandı.
“İkide bir böyle tek adamcılık filan gibi laflar ediliyor. Bir defa Türkiye’de tek adamcılık konuşulacaksa tek adamcılığın tek bugüne kadar uygulamasını yapan siyasi parti; Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Kuruluşundan beri tek adam üzerinden gelmiştir zaten. Hatta ve hatta daha ileri gitmişlerdir, onlardan il başkanlarının bu ülkede valilik yaptıklarını biliriz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelişmiş ülkelerde başkanlık veyahut da yarı başkanlık, bu tür sistemlerin oturduğunu görüyoruz. Şimdi burada eninde sonunda işin gelip dayanacağı yer neresidir? Başarılı yöneticilerdir, siyasilerdir. Eğer yönetici başarılıysa, siyasetçi başarılıysa orada bundan netice almak mümkündür ama değilse netice almak da mümkün değildir. Şu anda zaten parlamenter demokrasiyi uyguluyoruz alınan neticeler ortada. Bu kadar koalisyonlar yaşadık, bu koalisyonlarla bir netice alabildik mi? İstikrarın olmadığı bir ülkede netice alınabilir mi?”

Erken seçim

Erdoğan, hiçbir zaman erken seçimin isabetli olacağını düşünmediklerini de belirterek şunları kaydetti: “Ama şu anda gündeme gelen konu çok farklı. Bunun belli bir istikrar üzere giderken gündeme gelen bir konu değil ama parlamento çalışamaz hale getirilirse o zaman bunlar tabii düşünülmeyecek şeyler de değil. Bunlar da düşünülebilir, gündeme gelebilir; o ayrı bir konu.”

‘Kıbrıs’ta Karpaz’ın bırakılması söz konusu olamaz’

Kıbrıs müzakerelerine ilişkin bir soru üzerine de Erdoğan, şunları söyledi:
“Başbakanlığım döneminde imzalar atıldı ve referandum süreci gelindi. Plana KKTC “evet”, Rum Yönetimi “hayır” dedi. Bu sürecin ardından Güney Kıbrıs AB’ye alındı. Böyle bir samimiyet dışı uygulama var. Şimdi burada da tabii Kuzey Kıbrıs yoğun bir çalışmanın içinde ve bir samimiyet ortaya koyuyor ama Güney Kıbrıs ve garantör ülke olarak Yunanistan, hala farklı beklentiler içerisindeler. Biz bunları kendilerine açık ve net söyledik. Bir defa garantiler noktasında, güvenlik noktasında Türkiye’nin olmadığı bir garantörlüğü asla beklemeyin. İki, güvenlikte de daha önce de belirlendiği gibi Güney Kıbrıs’la, KKTC yönetimi eşit oranda, eşit derken daha önce onlar 950 orada asker bulunduracak, biz 650 bulunduracaktık. Aynen bu devam eder. Oradan tamamen Türk askerinin çekilmesi diye bir şey söz konusu olamaz. Biz daha önce de bu şekilde konuşmuştuk. ‘Eğer böyle bir şey düşünülüyorsa o zaman her iki tarafın da askerlerini tamamıyla buralardan çekmesi gerekir’ dedik.

Kıbrıs’ta en adili 1’e 2

Bunun yanında bir başka olay daha var. Eğer, Maraş’ı tamamen halkın istifadesine sunmak istiyorsanız, size bir teklifimiz var. Nedir? Erenköy, Erenköy’le Güzelyurt arası birleştirilmek suretiyle KKTC’ye bırakılır. Aynı şekilde açık Maraş, kapalı Maraş, o bölge de tamamıyla Rum Yönetimi’ne bırakılır. Ama bunun dışında ‘Yok Karpaz’ın belli bir bölümü bize bırakılsın, şurada şöyle bir yer var, orası bize bırakılsın, böyle bir şey söz konusu olamaz.’ dedik. Bunu da zaten temsilci arkadaşlarımız orada açık ve net söylediler. Sahil şeridinde şu kadar olsun, bu kadar olsun... Bunların hepsi bitmiş şeyler. ‘Annan’da şöyleydi, burada böyleydi.’ Annan Planı’nın artık geçerliliği yok. Şimdi yeni bir müzakere sürecidir. Bire dört, yani bir dönem KKTC Yönetimi başkanlık yapacak, 4 dönem Rum Yönetimi başkanlık yapacak, böyle bir şey de olamaz. Bunu daha önce de konuşmuştuk; 1’e 2. Bir dönem Kuzey Kıbrıs Türk Yönetimi liderliği alacak, iki dönem Güney Kıbrıs Rum Yönetimi yönetimi alacak. Adil olan budur. Yani biz orada adil, kapsayıcı bir barış istiyorsak ölçüsü budur. ‘Bunun dışında bizden kimse bir şey beklemesin.’ dedik, bunu yetkililerine söyledik. Bu konuda temennim odur ki bir anlaşma temin edilir. Adımları da atılır.”