Pazar Hani Okulu Sevecektim!

Hani Okulu Sevecektim!

13.08.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Hani Okulu Sevecektim

yural@milliyet.com.tr * * *Bu bir öykü kitabı değil. Ama öykü tadında. Çünkü bu kitapta, son derece akıllı oldukları halde okulda başarısız olan, sorunlarını çözümleyememiş, yetişkinlerle ilişkilerinde kendilerini anlatamamış çocukların ortak öyküleri anlatılıyor. Olcay Güner'in öylesine güzel bir Türkçesi ve anlatım dili var ki, kitabı elinize alınca bırakamıyorsunuz. Bazı bölümleri dönüp dönüp okuyor, aile-okul-başarı üçgeninin arasında sıkışıp kalan çocuğa ne denli bilgisiz, önyargılı ve akılcı olmayan bir yaklaşımla baktığımızı daha iyi anlıyorsunuz. Kitapla ilgili uzun uzun yazılar yazabilir, hatta sayfalar doldurabilirim. Ama bu onu size anlatmama, aktarmama yetmez. En iyisi Olcay Güner'in kitabın önsözünde önemle vurguladığı bölümlerden sizlere satırlar taşımak daha doğru olacaktır.* * *Söze şöyle başlıyor Olcal Güner: "Biraz gayret etse olacak sanki. Akıllı olduğu ortada, ama neden yapamıyor? Daha iyisini yapabileceğini biliyoruz." Daha sonra şöyle sürdürüyor sözlerini: "Bu ve benzer söylemleri, sürekli çocuğunuz ya da öğrencileriniz için kullanıyorsanız, ya da sıklıkla birilerinden işitiyorsanuz, bu kitap size ışık tutabilir."* * *Klinik psikolog Olcay Güner, dikkat eksikliği, öğrenme bozukluğu ve sosyal beceri eksikliği olan çocuk ve gençlerle yaklaşık 20 yıldır çalışıyor. Kitabın kahramanlarının her biriyle uzun soluklu, özel eğitim ve terapi çalışmaları yapmış ve görmüş ki; bir yönleriyle, bir elektronik ustası, şiir yarışmalarında birinci olan, münazaralardan başarıyla çıkan, spor yarışmalarında madalyalar kazanan bu çocukların şanssızlıkları okul sisteminin ağırlıkla talep ettiği hafıza, ardışık ve mekânsal düzenleme, ince motor, dil, yüksek düşünme becerilerinden birinde veya birkaçında zaafı olmak ve kalıplaşmış sistemler gereği güçlü alanlarını okulda sergileyememek. * * *Bu çocukların, sorunlarıyla baş edebilmeleri için yüreklendirilmeye, iyimserliğe ve sabra gereksinimleri olduğunu yazıyor. Özellikle de şunu vurgulamayı da unutmuyor: "Ben bu sorunlarla tek başına mücadele edebilen pek az çocuğa rastladım." Çocukluğunda fark edilmemiş, bugün yaşamın çeşitli alanlarında yaşamlarını sürdürmekte olan pek çok insanın neden başarısız olduklarının da ip- uçlarını bize verecektir. * * *MORPA Yayınları'ndan çıkan, klinik psikolog Olcay Güner'in hazırladığı, editörlüğünü Doç. Dr. Esra Aslan'ın yaptığı bu değerli yapıtı başta anne-babalar ve öğretmenler olmak üzere herkesin okumasını salık veririm. Uzunca bir süredir elimden düşürmediğim, sürekli yanımda taşıdığım, ne yapsam da okurlara, anne-babalara, öğretmenlere, yazar arkadaşlarıma varlığını duyursam dediğim bir kitap var. Yazıma da adının başlığını verdiğim bu kitabın yazarı klinik psikolog Olcay Güner. Ne yalan söyleyeyim, kendisini bir kitabıyla da olsa bu kadar geç tanıdığım için çok üzgünüm. Bilgiyi konunun uzmanından edinmek, özellikle de 18 yılını böylesine önemli bir alan üzerinde yoğunlaştıran bir bilim insanının gözüyle çocuklara bakmak çok önemli. Bütün çocuk yazınıyla uğraşan dostlarımın bu kitabı özellikle okumalarını isterim. Çünkü bu kitap yazara, yazdıklarına ve çocuklara bakışlarında onlara çok şey kazandıracaktır.