Pazar Herkesin iyilik ikizi

Herkesin iyilik ikizi

26.02.2023 - 03:00 | Son Güncellenme:

İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen depremde ikizleri Sayra ve Çınar’ı kaybeden Tülin Batmaz, çocuklarının yarım kalan hikayesini “İyilik İkizim” hareketiyle sürdürdü, ardından bir vakıf kurdu.

Herkesin iyilik ikizi

TANSU YILMAZ- Binlerce kişinin hayatına dokunan projelere imza atan Batmaz, “Moralim bozuk olduğunda yeri gelir rolleri değişirdik ve onlar beni motive ederdi. Dünyanın böyle çocuklara, insanlara ihtiyacı var. Sayra ve Çınar’ın yarım kalan misyonu ve hikayesi var. Onların iyilik hareketini devam ettirmek adına, ikiz olmaları sebebiyle bu harekete ‘İyilik İkizim’ ismini verdik. Herkesin iyilik ikizi vardır. #BenYaptım başlığıyla yapılan iyilikler başkalarına aktarılacak, bu oluşum çoğalacaktı. Gençler arasında ilgi gördü, artık herkes ikizini buldu. Bu bizim için bir felsefe” dedi.

Haberin Devamı

Herkesin iyilik ikizi

Anne Tülin Batmaz, ikizleri Sayra ve Çınar’ın adını yaşatmak için başlattığı “İyilik İkizim” hareketini vakfa dönüştürdü.

Batmaz, “Sayra ve Çınar hayvanları çok severlerdi. Yaşlılara karşı hassaslardı. Özellikle Sayra engelli çocuklara çok daha farklı eğilirdi. O zaman bu yönde ilerlemeliydik. Kitap okumaya meraklılardı, kütüphane yapmalıydık. Ağacı, ormanı, toprağı çok severlerdi. Bir kaynak olduk, üretime başladık. Otizmli çocuklar için sınıf oluşturduk. Köy okullarındaki çocukların kütüphanesi yoktu, inşa ettik. Tanzanya ve Kamboçya’da su sebili açtık. Malavi’de uzun soluklu, sürdürülebilir, dönüştürülebilir projeler üretmeliydik. Mango, ananas, avokadodan tropikal bir meyve bahçesi oluşturduk. Afrikalı çocuklara o bahçeyi emanet ettik” diye konuştu.

Haberin Devamı

6 Şubat sabahı deprem felaketiyle uyandıklarını ifade eden Batmaz, “12 Şubat tarihinde hem Sayra ve Çınar’ın doğum günü anısına hem de vakfımızı duyuracağımız bir konser düzenleyecektik. Ancak 6 Şubat sabahı farklı bir dünyaya uyandık. İlk etapta insani yardım tırımızı gönderdik. Çocuk bezi, kadınlarımıza hijyen paketleri, yaşlı bakım bezleri, su, biberon, ıslak mendil, bebek mamaları, yemek yemek için kaşık, sızdırmaz saklama kapları koyduk. Battaniye ve ısıtıcıyla doldurduk. Deprem bölgesine bilinçli bir şekilde gitmedim. Çünkü fayda sağlayacak bir işimin olması gerekiyordu. Aşçı olmalıydım, kurtarma ekibinde olmalıydım, bir sağlık çalışanı olmalıydım. Eğer gitseydim, orada depremzede vatandaşlarımızın çorbasını, suyunu paylaşacaktım. Burada her akşam toplam 19 kişiden oluşan güçlü bir kadroyla projelerimizi yürüttük” şeklinde konuştu.

“Bu bizim için ilk yara bandıydı” diyen Batmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi de İzmir’e gelen depremzede kardeşlerimize dokunmamız gerekiyor. Buca’da bulunan çocuklarımıza yardımlarımızı ilettik. ‘Vakıf olarak misyonumuz çocukların yarınlarını şekillendirmekse sürekliliği sağlamalıyız’ dedik. Bu çok uzun soluklu bir hikaye. Herkes çok şey yapabilir, hepimize görev düşüyor. Öncelikle depremi unutmayacağız, unutturmayacağız.”