Pazar “Takım arkadaşları Arda’nın saçlarını çok beğeniyor”

“Takım arkadaşları Arda’nın saçlarını çok beğeniyor”

28.02.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Salon Veysel’in sahibi Veysel Şenel, Arda Turan’ın saçlarını kesmek için İspanya’nın yolunu tutuyor. Arda’nın arkadaşlarıyla da tanışan Şenel: “Messi, Neymar ‘Arda ne güzel olmuşsun’ diyormuş”

“Takım arkadaşları Arda’nın saçlarını çok beğeniyor”

Henüz 9 yaşındayken Ardahan’dan İstanbul’a gelen bir çocuk... Berberlik mesleğini öğrenmek için gecesini gündüzüne katmış, para kazanamadığı zamanlarda bile yılmamış. O çocuk yani Veysel Şenel şimdilerde mesleğinin en popüler isimlerinden biri. Üstelik en popüler isimlerin saçlarını kesiyor... Şenel’den hikayesini dinledik...

Haberin Devamı

- Mesleğe ne zaman başladınız?

10 yaşında. Ardahanlıyım. 9 yaşında Ardahan’dan kaçarak İstanbul’a geldim. Bu işi çok severdim zaten. Öğrenmek
için de büyük çabalar gösterdim.
Tabii ki çok güzel insanlarla da karşılaştım; bu da benim şansım oldu. Böylece mesleğin zirvesine çıktım.

“İlk dükkanımı arkadaşımın annesinin üzerine yaptım”

- İstanbul’a gelince hemen çıraklığa mı başladınız?

Tabii... Hem çıraklık yaptım hem de başka işlerde çalıştım. Kaldığım yerin parasını çıkarmam gerekiyordu. O dönemler hayatım çok zordu. Yemek paramı çıkarmak için ayakkabı da boyadım örneğin.

- Hangi yıllara tekabül ediyor bu yaşananlar?

1970’lerin sonu. 1969’luyum ben. Ben bu işten ilk başlarda para kazanamadım. Ama ilgi duyuyordum mesleğe.

Haberin Devamı

- Bu ilginin sebebi neydi?

Ardahan’da babamın bir bakkal dükkanı vardı. Köyde bakkal dükkanı demek her şey demek... Dükkana bir berber gelirdi her hafta sonu. Köydeki halkın tıraşını o yapardı. Kış günlerinde tezgahını babamın dükkanında açıyordu; orada tıraş ederdi insanları. Ben o zamanlar dikkatle izlerdim; ilgimi çekerdi. Koç burcu da olunca bir insan her kafasına taktığını yapmaya gayret ediyor. Kafama taktım ve öğrendim. Ciddi emekler verdim.

- Eliniz ne zaman rahatladı; ne zaman kendi dükkanınızı açtınız?

O zamanlar Nişantaşı’ndaydım. İlk dükkanımı da Şişli’de açtım. Dört sandalyemiz vardı. Bu dört sandalyeden çok ciddi başarılara koştuk. ilk dükkanı açtığımda 15 yaşındaydım. Vergi mükellefi olamıyordum doğal olarak. Her şeyi bir arkadaşımın annesinin üzerine yapmıştım. Eskiden bu meslek çok kötü bir yerdeydi; çamurun altında. Ama verdiğimiz emek ve yaptığımız yatırım bizi inanılmaz yerlere getirdi.

- Hayatınızın dönüm noktası neydi? Ne zaman kendinizi başarılı olarak görmeye başladınız?

Ne zaman ki büyük düşünmeye başladım başarılar da geldi. Ulus’taki salonu açtığım zaman Türkiye’nin en büyük erkek salonuydu. Bana “Deli misin?” diyorlardı. Fakat bu işe büyük bir yatırım yaptığımı görmeye başladıklarında insanlar da akmaya başladı. Popüler insanlar geldi; futbolcular, sanatçılar, politikacılar...

Haberin Devamı

“En yeni müşterim 15 yıllık”

- Bu popüler isimleri daha önce tanıyor muydunuz yoksa Ulus’taki salondan sonra onlar mı sizi buldu?

Tanıdığım futbolcular vardı tabii ki Şişli’den. Ama sanatçılara Ulus’taki salondan sonra ulaştık. Çok faydaları oldu. Bunlardan biri de Mehmet Ali Erbil’dir. Çok katkısı olmuştur; hiç unutmam. Acun Ilıcalı da çok eski dostumdur. O da beni sever ve sayar. Bunlar yeni başlamadı.

- Hiç yeni müşteriniz oluyor mu? Yoksa hepsi müdavim mi?

Burada çok kalabalık bir kadromuz var: 25 kişi kadar. Hepimizin müdavimleri var ama yeni müşteriler de oluyor. Fakat benim yeni müşterim olmuyor. Çok fazla müşterim var çünkü. En yenisi 15 yıllık.

- Herkes size mi geliyor yoksa siz mi gidiyorsunuz?

Çoğunluk salona geliyor ama benim gittiğim birkaç müşterim var. İsim vermek istemiyorum. Çok sevdiğim isimler. Bu nedenle ben gidiyorum. Ama müşterilerimin yüzde 95’inin salona geldiğini söyleyebilirim.

- Arda Turan sadece size mi tıraş oluyor mesela? Her seferinde İspanya’ya gidiyor musunuz?

Haberin Devamı

Arda Madrid’deyken ben Madrid’e giderdim. Arda benim için çok özel bir isim. Dostluğumuz var. Beni de görmek istiyor. Bu nedenle ben gidiyorum. Keyifli de oluyor. Bir maç izliyorum, beraber yemeğe gidiyoruz... Arda saçlarına çok önem veriyor. Hep güzel olmalı. Tüm takım arkadaşları çok beğeniyormuş tıraş olduğunda; Messi, Neymar, hocası Luis Enrique... “Arda ne güzel olmuş” diye.

- Onlarla da tanışmışsınız....

Evet. Antrenmanına götürdü sağolsun. “Kuzenim” dedi benim için. Sevdiği insanlara “kuzenim” der o. Ben de 15-20 günde bir gidiyorum açıkçası.

“Milli takımdaki futbolcuların büyük bölümü müşterim”

- Sadece Arda Turan mı yoksa başka özel müşterileriniz de var mı?

Acun Ilıcalı var. Yakın dostumdur. Dünyanın öteki ucunda da olsa “Veysel gelemiyorum. Saçlarım da uzadı” dediğinde ben kalkar giderim. “Survivor” için yurt dışında uzun kaldığı zamanlarda ben gidiyorum. Çok enterasan şeyler de oluyor. Acun bazen Avrupa’da bir yere geliyor. Türkiye’ye gelmeden “Survivor”a geçecekse Avrupa’da bir yerde buluşuyoruz. Saçlarını kesiyorum ve buraya dönüyorum.

Haberin Devamı

- Fransa’daki Avrupa Şampiyonası’na da milli takımın berberi olarak gidecekmişsiniz.

Evet. Fatih Terim’le de güzel bir dostluğumuz var. Milli takımdaki futbolcuların büyük bir bölümü benim müşterim. Fatih hoca da benden rica etti. Zaten 2008’deki şampiyonaya da gitmiştim. Hafta sonları gidip herkesin saçını kesiyordum. Aynı koşturmacayı bu yaz da yaşayacağız. Fatih hoca futbolcuların saçlarının ve morallerinin düzgün olmasını istiyor. Ben de bunun için çalışacağım.

“Trendler çok çabuk yayılıyor”

- Futbolcular için saçları çok önemli. Trendleri de onlar başlatıyor neredeyse. Bugünlerde herkesin saçında bir çizgi var mesela...

Futbolcuları sürekli takip eden bir gençlik var. Saçları güzel olan herkese bu modeller yakışıyor. Ben de uzun zamandır bu modelleri kesiyorum. Fakat herkese de yapmam. Kibarca “Yüzünüze uygun bir model değil” diyorum bazen. Arda da istemiyor mesela. O yıkayıp hemen dışarı çıkabileceği modelleri seviyor. Rahat kullanmak istiyor.

- Futbolcuların başladığı trend çabuk yayılıyor mu?

Çok çabuk. Genç müşterilerimiz sayıca çok olduğu için iyi biliyorum. İnsanlar da kendi aralarında “Veysel’de mi kestirdin?” diye soruyor. Bu da çok hoşuma gidiyor.