Siyaset 15 Temmuz, karşı darbe girişimidir

15 Temmuz, karşı darbe girişimidir

24.05.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, ‘15 Temmuz kontrollü darbe girişiminden sonra, bunun da ipliğini çıkaracağız pazara. Türkiye Cumhuriyeti, bir karşı darbe girişimiyle karşı karşıyadır’ dedi

15 Temmuz, karşı  darbe girişimidir

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ak Parti’nin parti programından bölümler okuyarak, “Türkiye, Avrupa’nın en büyük kara para aklayıcısı ülke konumundadır. Düşüncelerini özgürce açıklayan akademisyenler kapının önüne kondu. Demokrasi oksijen çadırında” dedi.

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu, dün TBMM’de Fenerbahçe’nin Basketbol Avrupa Ligi kupasını kazanmasını kutlayarak başladığı partisinin grup toplantısında şunları kaydetti:

GÜVENCENİZ CHP: Taşeron işçilerin derdini seçim bildirgemize koyduk. İktidardaki parti, oyları aldı, taşeron işçileri unuttu. Adalet ve Kalkınma Partisi adaleti ve kalkınmayı içine sindiremediği bir gelenekten geliyor. Taşeronların iş güvencesi yok. CHP, iş güvencenizin güvencesi olacaktır.

VALİYE TEPKİ: Geçen hafta 19 Mayıs’ı kutladık, Beşiktaş belediyemize valilik, izin vermedi, bunun üzerine başkanımız ilan verdi. Toplumu tahrik edici ilan verdiği gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldı. Sen kim oluyorsun Vali Bey de geri adım atacağımızı düşünüyorsun. Asıl toplumun huzurunu bozan sensin. Valiysen valiliğini yapacaksın. Bize sarayın değil, devletin valisi lazım.

Haberin Devamı

YÜREKLİ SAVCI ARIYORUZ: Ne Cumhuriyet gazetesini ne Sözcü’yü susturabilirsiniz. Savcı kardeşim, sen sarayın savcısısın, cumhuriyet savcısı değilsin. Cumhuriyet savcısı saraydan talimat almaz, yasalara bakar, dik, onurlu durur, iktidarın maşası olmaz. FETÖ’cü arıyorlar. Sen FETÖ’cü arıyorsan Bakanlar Kurulu’na, Ak Parti Grubu’na, saraya bakacaksın. Star gazetesi 24 Kasım 2013; ‘Erdoğan bugüne kadar cemaatten gelen talepleri yerine getirdiklerini belirterek, ‘Bizim birlikteliğimiz var. Erdoğan’a ne getirdiler de geri döndü, Rabbim şahit’ dedi’. Biz biliyoruz senin ne haltlar ettiğini, Türkiye’yi nasıl 15 Temmuz darbe girişimine teslim ettiğini gayet iyi biliyoruz. Bunları soruşturacak yürekli bir savcı var mı? Dürüst, yürekli bir cumhuriyet savcısı arıyoruz.

KONTROLLÜ DARBE: 15 Temmuz kontrollü darbe girişiminden sonra, bunun da ipliğini çıkaracağız pazara, binlerce mağdur yarattılar. FETÖ’cü diye baklavacı, çikolatacı, esnaf, sanayici, er, erbaş, subay, hâkim, kaymakam, savcı, vali buldular, siyasetçi bulamıyorlar. Nerede bu darbenin siyasi ayağı? Siyasi ayağını gizliyorlar, hani komisyon kurmuştun? Kontrollü darbe açığa çıkmasın diye, bilgi vermiyorlar komisyona. Bugün ağır ağır ipuçları çıkıyor ortaya. 15 Temmuz, karşı darbe girişimidir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti, bir karşı darbe girişimiyle karşı karşıyadır. ‘FETÖ’nün siyasi ayağı yok’ diyor Binali Bey. Bunu söylerken biz de buna inanacağız sanıyor. Saraydan başlayarak AKP grubuna kadar gelirsen siyasi ayağı göreceksin. FETÖ’yü beslediler, büyüttüler. FETÖ’cünün en büyüğü sensin kardeşim, kendi suçunu gizlemek için garibanların üzerine gidiyor.

Haberin Devamı

DİKTA REJİMİ ÇIKTI: Size kısaca bir partinin nerelerden nerelere savrulduğunu anlatacağım. Bir siyasal partinin demokrasi diye yola çıkıp totaliter bir rejimi savunur noktaya nasıl geldiğini anlatacağım. 14 Ağustos 2001; Erdoğan, “Bugün Türk siyaset hayatına lider oligarşisinin çöktüğü gün olarak geçecektir” diyor. Bugün, tam bir dikta yönetimi. Oligarşiyi çökertecekti, oligark oldu. (Ak Parti programından bazı bölümler okuduktan sonra) Bugün hapishanelerde 221 bin 607 kişi var. Yolsuzluklar sıradanlaştı. Zarrab’ı kurtarmak için Amerika’ya sefer düzenliyorlar, el, etek öpüyorlar. Türkiye, Avrupa’nın en büyük kara para aklayıcısı ülke konumundadır. Bir parti düşünün parti programında demokrasiden söz etsin, 16’ncı yılın sonunda dikta rejimi olarak ortaya çıksın. Bir siyasal partinin nereden nereye savrulduğunu herkesin bilmesi gerekiyor. AKP’nin genel başkanı İbn-i Haldun’dan bahsetmiş, adım gibi eminim tek satır okumamıştır. İbn-i Haldun, ‘ilme yasak koyanlar aklın ve insanlığın en büyük düşmanıdır” diyor. Okusa, yasaklayacak.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı demedi

Kılıçdaroğlu, konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, “Cumhurbaşkanı” diye hitap etmek yerine, “Ak Parti’nin genel başkanı” olarak hitap etti. Kılıçdaroğlu’nun bundan sonra, “Cumhurbaşkanı” hitabını kullanmasının beklenmediği belirtildi.

Nerede bu namus nerede bu şeref?

Kılıçdaroğlu konuşmasında şunları söyledi: “Bir karşı darbe süreciyle karşı karşıya olduğumuzu biliyoruz. OHAL’de bütün istediklerini gerçekleştirmeye çalışıyorlar, demokrasiyi askıya aldılar, anayasayı değiştirdiler. Bu anayasanın Cumhurbaşkanlığı’nın yemini bölümünü okumak isterim: “Üzerime aldığım görevi, tarafsızlıkla yerine getirmek için, bütün gücümle çalışacağım büyük Türk milleti ve tarih huzurunda namusum ve şerefim üzerine andiçerim.” Ben merak ediyorum, tarafsızlık gidip bir partiye üye olduğunuz andan, bir partiye genel başkan olduktan sonra biter. Bu namus ve şerefi nerede bıraktınız? Nerede bu namus? Nerede bu şeref?”