Siyaset Başbakan: "Bu ülkede yasaları yalama ettiler"

Başbakan: "Bu ülkede yasaları yalama ettiler"

27.02.2010 - 16:04 | Son Güncellenme:

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yasama kurumlarına ve muhalefete sert çıktı

Başbakan: Bu ülkede yasaları yalama ettiler

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anadolu Aslanları İşadamları Derneğinin (ASKON) Grand Cevahir Otel’de "Marufun Egemenliği" ana temalı 6. Genel Kurul Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, ASKON ve yöneticilerine ülkenin ekonomisine, ticaretine, üretimine, ihracatına ve istihdamına yaptıkları katkılardan dolayı teşekkür etti.

Sağduyunun, aklıselimin, yapıcı ve birleştirici üslubun her zamankinden çok daha fazla anlam ifade ettiği zor bir süreçten geçildiğini vurgulayan Erdoğan, özellikle zor ve hassas dönemlerden geçerken söylenen sözlerin daha farklı bir anlam taşıdığını kaydetti.

Erdoğan, demokrasi ve hukuk alanında büyük bir mücadelenin verildiği, dengelerin milli irade lehine değişmeye başladığı bir dönemde kimin nerede durduğu, kimin moral verdiği, kimin de moral bozduğunun ayrı bir önem taşıdığını ifade ederek, şöyle konuştu.

"Türkiye’nin her meselesi belli kesimler tarafından maalesef büyük bir gürültüyle ve keskin cepheleşmelerle tartışılıyor. Ortaya çıkan her meselede başta muhalefet olmak üzere söz söyleyenlerin çok keskin, adeta köşeli bir duruş sergilediklerini, uzlaşmaz bir tavır takındıklarını, en basit meseleyi bile bir gerilim zeminine dönüştürmek istediklerini görüyoruz. Böyle bir atmosferde ASKON gibi sivil toplum örgütlerinin sağduyuya ve aklıselime davet eden mesajları önem taşıyor."

Haberin Devamı

"ELEŞTİRİNİN YAPICI OLANI"

Eleştiriden hiçbir korkuları ve çekinceleri olmadığını vurgulayan Erdoğan, tam tersine, yapıcı eleştirilerin kendilerine yol gösterici olduğuna, politikalarına ışık tuttuğuna inandıklarını söyledi.

Eleştirinin yapıcı olanının fayda sağlayan, yol gösteren ve ışık tutan olduğunu anlatan Erdoğan, eleştirinin özellikle yıkmak yerine yapmayı, bozmak yerine düzeltmeyi esas aldığı takdirde bir kıymet taşıdığını belirtti.

Erdoğan, "Eğer eleştiri adı altında aşağılanmayı, tahkiri, çarpıtmayı, aka kara demeyi ön plana çıkartırsak bunun hiçbir kimseye faydası olmaz. Aksine büyük zararı olur" diye konuştu.

"Hiç kimseden bizi yüzde 100 desteklemesini, her işimizde, her politikamızda yüzde 100 arkamızda durmasını beklemiyoruz, bekleyemeyiz. İlk insan Hazreti Adem’den bu yana önderler, rehberler geldi. Hiçbirisi yanında yüzde 100’ü bulamadı. Bizim görüşlerimize katılırlar, katılmazlar, görüşlerimizi benimserler, benimsemezler ama takdir etmek de bir erdemdir ve biz bu erdemin gösterilmesinin gerçekleşmesini çok arzu ediyoruz. Birbirinin dünyasına sağır kesilmiş, birbirini duymayan, görmeyen, peşin hükümlerle her yapılana karşı çıkan anlayış Türkiye’yi ileriye taşıyacak bir anlayış değildir."

"KURUMLAR İÇİNDE TEMİZLİK YAPILIYORSA KİMSE RAHATSIZ OLMASIN"

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, "Kurumlar kendi içinde adeta bir temizliğe tabi tutuluyorsa bundan kimsenin rahatsız olmaması lazım ve bunun gerçekleştirilmesi lazım. Eğer bu gerçekleştirilmeyecek, böyle devam edecek olursa o zaman bu sıkıntıyı bizim yavrularımız, torunlarımız yaşayacaktır ve bedeli daha da ağır olacaktır" diye konuştu.

Şu anda kuvvetler ayrılığı prensibine göre yasama, yürütme ve yargının birbirinden ayrı olması gerektiğini ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"İfade olarak güzel, hoş, peki ayrım? Ne yazık ki ayrı değil. Yasamada yaşanan bir ayrı durum var, yürütmede ayrı bir durum var ama bir bakıyorsunuz ki hepsini geç, ne yasama, ne yürüme hepsi bir kenara yargı bir anda hepsini silip atabiliyor. Hani birbirinden ayrıydı? Ne oldu? Şu anda yargı istediği şekilde yürütmeye müdahale edebiliyor. Ama bakıyorsunuz ki bir taraftan da parlamentonun yüzde 65’ine sahip bir siyasi parti veya en küçüğü fark etmez, bir siyasi partinin kapatılması noktasında iki dudak arasından çıkacak bir sesle bu, bu ülkede konuşulabiliyor. Bunu kabullenmek mümkün mü? Varsa ortada bir suçlu, bedelini ödesin ama bir tüzel kişiliği bedele mahkum etmek, bu bedeli o tüzel kişiliğe ödetmek demokrasi ile bağdaşır bir şey değil"

Haberin Devamı

Parlamentonun halkın, milletin temsilcisi olduğunu belirten Erdoğan, "Öyleyse bu alanda millet adına tasarruf yetkisini de bu parlamento kullanmak durumunda" dedi.

Milletin her bir ferdinin emanetini üzerlerinde taşıdıklarını belirten Erdoğan, kendilerini bu makama onların hayır duasının getirdiğini, hayır duası ile de yollarına devam ettiklerini söyledi.

"BU ÜLKEDE YASALARI YALAMA ETTİLER"

Başbakan Erdoğan, muhalefetin dedikodu ve söylentilerden yola çıkarak arka arkaya gensoru önergeleri verdiğini kaydederek, şunları söyledi:
"Çalışma bakanım hakkında gensoru önergesi verdiler. Meclis grup konuşmamda da ifade ettim. Affınıza sığınarak söylüyorum, gensoru Türkiye’de artık yalama oldu. Ana muhalefet de diyor ki ’Türkiye’de gensoru değil, hukuk yalama oldu’. Hukuk yalama olmaz, yasalar yalama olur. Bu ülkede yasaları yalama ettiler. Hukuk doğuştan bir haktır. Doğuştan elde edilen bu hakların kurumsallaşmasını kimse yalama yapamaz. Kimsenin buna gücü yetmez. Biz genel kurulda, hem milletin temsilcilerinin önünde hem de milletin huzurunda yaptıklarımızı anlatırız ve anlattık. Daha da önemlisi bizimle ilgili gensoru önergesi verenlerin dönemleriyle bizim dönemimizin karşılaştırmasını yapma fırsatımız oldu."

IMF İLE GÖRÜŞMELER

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, ekonomide en önemli unsurlardan birinin moral ve iyimser beklentiler olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

IMF ile 2 yıldır masadayız. Stand-by anlaşmasını imzalamadık. İşimize gelmezse yine imzalamayız, işimize gelirse imzalarız. Fakat IMF’nin adını duyunca kaçmanın, korkmanın, irkilmenin anlamı yok. Niye korkuyor, niye irkiliyoruz? O masadan ülkenin lehine bir kararla kalkabiliyorsam, oturup konuşurum. Konuşmamamın anlamı yok. Konuşmazsam gaflet olur."

Haberin Devamı

Ekonomide maharetin, finansı, bilgiyi ve insanı yönetmek olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu üçünün sağlanması durumunda başarının yakalanacağını söyledi.

Başbakan Erdoğan, "En ucuz parayı IMF’den satın alabiliyorsam, ben oradan bunu alırım, hiç de çekinmem. IMF bizden önce olduğu gibi davranmaya kalkarsa o zaman IMF’ye ’Bizim yolumuz burada ayrılıyor’ deriz. Biz bugüne kadar böyle yaptık" diye konuştu.

Kendilerinden öncekilerin yaklaşım tarzının AK Parti iktidarı felsefesinde bulunmadığını kaydeden Erdoğan, "Filanca ile masaya oturalım, filancayla oturmayalım. Eğer güçlüyseniz masadan kaçmazsınız. Güçlüyseniz, düşünce hürriyetinden korkmazsınız. Güçlüyseniz, inancınıza güveniyorsanız inanç hürriyetinden korkmazsınız" dedi.